Sabahın ilk ışıklarıyla birlikte uyanan Amelia ona dolanan kolları fark etti. Kalkmak istemişti ama o kollar onu çok sıkı tutuyordu. Kendini biraz zorlayınca bacağına giren sancıyla nefessiz kaldı.
"Rahat dur!" diyen sesi duydu. Sesin sahibini tanıyan Amelia'nın heyecanla kalbi sıkıştı. Bu adamla aynı yatakta sarmaş dolaş ne işi vardı.
"Beni bırak!" diyen genç kıza aldırmayan Alex uyumaya devam etti.
"Kes kıpırdanmayı. Zaten dün gece çok yorucuydu. İzin ver de biraz uyuyalım." Adamın dedikleriyle kıpkırmızı kesilen kız geceyi hatırlamaya çalıştı. Gece bu kadar yorucu ne yapmış olabilirlerdi ki.
"Aklını saçma sapan şeylere çalıştırma. Dün geceki evden kaçma girişimin bayağı kanlı bitti. Yatağını kan gölüne çevirdin. Bu yüzden seni kendi yatağıma taşımak zorunda kaldım. Kan kaybettiğin içinde vücut ısın düşmüştü. Seni ısıtmak için kendi vücudumu feda ettim." diyen genç adam hem konuşuyor hem de pis pis sırıtıyordu.
"Olanları hatırlayamıyorum. Bacağım neden bu kadar acıyor ve artık bana sarılmayı da bırakabilirsin."
"Sana sarılmayı canım istediğinde bırakırım. Bacağına gelince attan düşünce bir dal parçası saplanmıştı. Yara bayağı bir derindi mutlaka izi kalacaktır." durdu ve söyleyeceği şeye kızın vereceği tepkiyi merak etti.
"Diğer izlerine bir yenisi daha eklendi."
Duyduğu kelimelerle kaskatı kesilen kız onu saran panik duygusuyla adamın kollarından kurtulmak için kendini iyice zorladı.
"Sana bunları kocan mı yaptı?" Onun bu ani sorusuyla ağlamaya başlayan kız genç adamın içini sızlatmıştı.
Amelia adama cevap vereceği sırada kapı hışımla açıldı.
"Siz ne yaptığınızı sanıyorsunuz!?"diye bağırarak içeri giren yaşlı kadın önce oğluna sonra da onun yanında yatan gelinine baktı.
"Seni sürtük şimdi de bu oğlumun mu koynuna girdin. Ahlaksız utanmaz seni!" diyerek hem bağırıyor bir yandan da kızı yattığı yataktan kaldırmaya çalışıyordu. Kızı kolundan tutup aniden kaldırdığında Amelia bacağına giren ağrıyla acı dolu inledi. Alex annesini ellerinden tutup durdurmaya çalışıyordu.
"Anne kendine gel. Senin bana karışmaya hakkın yok. Ben Henry değilim. Bana istemediğim hiç bir şeyi yaptıramazsın." diyerek annesine bağırdı.
Yaşlı kadın duyduklarıyla afallayıp ellerini kızın kolundan çekti. Sonra oğluna kırgın gözlerle bakmaya başladı.
"O zaman bu kadının burada üstelik senin yatağında ne işi var. Bana bunu açıklar mısın?"dedikten sonra derin bir nefes alıp yatağın ayak ucuna oturdu. Eğer biraz daha ayakta durursa yere yığılacağını biliyordu.
Alex annesinin gözlerinin içine bakarken Amelia ise kadınla göz göze gelmemek için odaya yorgun bakışlarıyla göz gezdirdi. Yorgundu çünkü canı yanıyordu. Bacağı yine acımaya başlamış ve sanki hiç uyumamış gibi uykusu vardı. Ama ne yapacağını bilemez halde öylece bekliyordu. Zaten başka ne yapabilirdi ki.
Adam annesinin bu tavırlarından dolayı sıkılmıştı. Hem de çok.
"Çık dışarı!." Parmağını kapıya doğru uzatmış annesine çıkmasını söyledi.
Yaşlı kadın bir anda oturduğu yerden kalktı.
"Sen şimdi bu fahişe için anneni mi kovuyorsun? Hem de bu kadın için. Sana inanamıyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ESARET
RandomKocasının ölümü çok ani olmuştu. Genç kadın yasını mı tutsun yoksa kurtulduğu için sevinsin mi bilemeden kendini yeni bir evlilik ile karşı karşıya buldu. Hem de kocasının daha önce hiç görmediği abisiyle ve bu evlilikten kurtuluşu yoktu. Kardeşi...