READY?

~35~

Bucky aşık olduğu kadına baktı.

-Ne geldi?

-Uyuyamadığımda motorsikletle turlamaya çıkarım ama yenisini almadığım için arabayla çıkıcam. Benimle gelmeye ne dersin kafan dağılır :)

-Rahatsız etmeseydim seni...

-Saçmala Bucky ne rahatsız etmesi! Hadi üstünü değiştirip gel bekliyorum :)

-Peki :)

Kat beklerken Bucky hızlıca üstünü değiştirip geldi. Otoparka inip Katerina'nın arabasına bindiler. Üsten çıkınca Kat gökyüzüne bakıp aşık olduğu adama baktı.

-Dolunay var... Kabus gördüğün geçen gece de dolunay vardı kurtlarla bir akrabalığın var mı acaba :)

Kat ona göz kırpıp kahkaha attı. Bucky gülerek başını iki yana salladı.

-Hiç sanmıyorum :)

Bu kadın ona o kadar iyi geliyordu ki... Bucky çoktan bunun farkına varmıştı. Bir süre sonra Kat arabanın üzerini açıp gülümseyerek Bucky'e baktı.

-Bu gece özgürlüğün tadını çıkar beyaz kurt :)

Bucky mutluluktan parlayan gözlerle aşık olduğu kadına baktı.

-Beyaz kurt ha sevdim bunu :)

Kat gülüp radyoyu açtı. Yüksek ses verip bağırarak şarkıya eşlik etmeye başladı.

(Çalan şarkı)

Bucky gülümseyerek aşkla güzel kadını izliyordu. Bu manzara onun için New York manzarasından daha güzeldi. Bir süre sonra Kat arabayı park edip indi. Bucky'nin kapısını açıp gülümseyerek ona baktı.

-Hadi gel biraz yürüyelim :)

Bucky gülümseyerek arabadan indi. Birlikte yürümeye başladılar. Saat 01.30 olmasına rağmen New York sokakları hala hareketliydi. Katerina'nın gözüne bir çift çarptı. Kadın ayakta duruyor; adam dizinin üzerine çökmüş bir eliyle kadının elini tutuyor, bir elinde yüzük kutusu tutuyordu. Kat durup onları izlemeye başladı. Bucky güzel kadının yürümediğini fark edip onun baktığı yöne baktı. İzledikleri adam yüzüğü kadının parmağına takıp kalktı, kadına sarılıp dudağından öptü. Kat gülümseyerek Bucky'e döndü.

-Evet dedi, insanların böyle mutlu anlarına şahit olmak çok güzel :)

Beraber yürümeye devam ettiler. Bucky ellerini ceplerine koyup aşık olduğu kadına baktı.

-O adam çok şanslı. Bir kadın tarafından hiç bu anlamda ve karşılıksız sevilmedim, sevileceğimi de sanmıyorum...

Kat şaşkınca Bucky'e baktı. Ciddi miydi? Onu görmüyor muydu? Kat daha fazla dayanamadı. Durup aşık olduğu adamı kendine çevirdi. İstemsizce sesi yükselmişti.

-BEN SEVDİM, SEVİYORUM DA! NEDEN BENİ GÖRMÜYORSUN BUCKY? BEN SANA TANIŞTIĞIMIZ İLK GÜNDEN BERİ AŞIĞIM! SENİ OLDUĞUN GİBİ HİÇBİR KARŞILIK BEKLEMEDEN SEVDİM AMA SEN BENİ DE AŞKIMI DA GÖRMEDİN, GÖRSEN DE BİR ŞEYİN DEĞİŞECEĞİNİ SANMIYORUM...

Kat artık gözyaşlarına hakim olamıyordu. Durmadan akıyorlardı. Gözlerini kapatıp derin nefes aldı. Bucky duyduklarının karşısında şok olmuştu. Ne yapacağını bilmiyordu. O da Katerina'ya ilk günden beri aşıktı ama bunun karşılıklı olduğunu düşünmüyordu. Kalbinin sesini dinlemeye karar verdi. Aşık olduğu kadının yüzünü ellerinin arasına alıp dudağına yapıştı. Kat şaşkınlıkla gözlerini açıp onu öpen adama baktı. Kollarını onun boynuna dolayıp tekrar gözlerini kapattı. Şimdi ikisi de gözleri kapalı, uzun zamandır bekledikleri öpücüğün tadını çıkarıyorlardı. Bir süre sonra Kat çekilip gülümsedi.

-Yani s-sen...

-Evet güzelim ben de ilk günden beri sana aşığım ama beni sevme ihtimalin hep uzak geldi bana...

Kat aşık olduğu adama sarıldı sıkıca.

-Seviyorum ama, hem de çok seviyorum :)

Bucky gülümseyerek güzel kadının sarılışına karşılık verdi.

-Ben de seni çok seviyorum bebeğim :)

Bucky elini aşık olduğu kadının yanağına koyup başparmağını dudağındaki yaranın üzerinde gezdirdi yavaşça.

-Acıdı mı?

Kat kızararak gülümsedi.

-Acımadı, ilaç gibi geldi...

Bucky gülümseyerek sevgilisinin dudağına yumuşak bir öpücük kondurdu. Kat aşkla karşısındaki mavi gözlere baktı. Sonunda bu gözlerin, bu gözlere baktığında gördüğü kalbin ona ait olduğuna inanamıyordu hala. Bir süre sonra aşık olduğu adamın ellerini tutup parmaklarını kenetledi.

-Üsse dönelim mi artık sevgilim :)

-Bunu senden duymak o kadar güzel ki... Dönelim sevgilim :)

Birlikte üsse döndüler. Kat odasına yönelecekti ki Bucky bileğinden tutup onu kendine çekti.

-İyi geceler öpücüğümü vermeden nereye güzelim 😌

Kat küçük bir kahkaha atarak sevgilisinin dudağından öptü.

-Bugünü beklediğinizi çok belli ediyorsunuz Çavuş Barnes 🤭

-Madem bugün geldi tadını çıkarmalıyım Ajan Romanoff 😌

Kat gülümseyerek aşık olduğu adama sarıldı ve odasına gitti. Bucky, onun odasına girmesini bekledikten sonra kendi odasına gitti. Sabah Kat ve Bucky kahvaltı hazırlamak için mutfağa indiler. Bucky çoğunlukla Katerina'nın verdiği küçük işleri yapıyordu. Biraz sonra Mila mutfağa girip Katerina'ya sarıldı.

-Günaydın ablacım :)

Kat kardeşine sarılıp saçlarından öptü koklayarak.

-Günaydın portakallı çikolatam :)

Mila gülümseyerek ablasının yanağından öptü. Gidip Bucky'e sarıldı.

-Günaydın abicim :)

Bucky güzel kızın sarılışına karşılık verip saçlarına öpücük kondurdu.

-Günaydın havuçlu turtam :)

Mila kıkırdayıp abisinin yanağına öpücük kondurdu. Kendisine bir bardak su alıp bir sandalyeye oturdu. Bucky elindeki tabağı Katerina'ya gösterdi.

-Olmuş mu bebeğim?

Mila duyduğu kelimeyle ağzındaki suyu püskürttü.

-NE? S-siz yoksa... 😳

Kat gülümseyerek başını olumlu anlamda salladı. Mila'nın ağzından büyük bir sevinç çığlığı çıktı.

Mila: Aaaaaa sonunda ya sonunda! Favori çiftimsiniz, çok yakışıyorsunuz 😌 Tebrik ederim ikinizi de :)

Kat: Teşekkür ederiz bebeğim :)

Bucky: Teşekkür ederiz güzelim :)

Biraz sonra kahvaltı hazırdı ve herkes masadaydı. Kahvaltıdan sonra Kat çalışmak için labaratuvara indi. Bucky kimseye çaktırmadan Mila'yı kenara çekti. Mila şaşkınlıkla abisine baktı.

-Ne oldu bir sorun mu var abicim 😳