~20~

61 5 0
                                    

Yaşların yeniden gözlerine dolduğunu hissetti. Adını görmesi bile bu etkiyi yapıyorsa bir daha nasıl onunla karşı karşıya gelecekti? Katerina'nın geldiğini görünce gözlerini silmeye çalıştı. Telefon hala çalıyordu.

-Kim arıyor güzelim :)

Kat telefonunu eline aldı. Pietro'nun aradığını görünce endişeyle kardeşine baktı. Aramayı reddedecekti ki Mila bileğini tuttu.

-Aç lütfen a-ama hoparlöre al 🥺

-Emin misin güzelim 🥺

-Evet b-benimle değilmişsin g-gibi konuş 🥺

-Peki 🥺

Kat derin nefes alıp aramayı cevapladı.

-Efendim Pietro?

-Yardım et Kat... Mila gitti...

Ağlamaktan sesi kısılmıştı, hala da ağlıyordu belli ki. Mila onun sesini duyunca ağlamasını bastırmak için eliyle ağzını kapattı, yine de yaşları sessizce akıyordu. Kat dolu gözlerle kardeşine bakıp haberi yokmuş gibi davranmaya karar verdi.

-Gitti mi? N-nereye n-neden?

-Nereye bilmiyorum... Hepsi benim suçum, her şeyi fena batırdım, büyük eşeklik ettim...

Genç adamın ağlaması artık daha da şiddetlenmişti.

-Nolur yardım et bana Kat... Bir kez olsun onunla konuşup af dilemek istiyorum... Onsuz yapamam ben... Benden nefret ederse nefes alamam...

Kat ne yapacağını bilemiyordu. Kardeşi gibi gördüğü iki insan da şu anda acı çekiyordu.

-Ben o-onu bulup k-konuşurum tamam mı sen s-sakin olmaya çalış biraz dönünce sen de bana her şeyi anlatırsın.

-Peki... Haberini bekliycem...

Kat telefonu kapatır kapatmaz Mila kendini daha fazla tutamayıp hıçkırarak ağlamaya başladı. Kat dolu gözlerle ona sarılıp başını göğsüne yaslamasını sağladı. Mila da ona sıkıca sarılıp ağlamaya devam ediyordu. Kızıl ajan, sakinleşmesi için güzel kızın saçlarını ve sırtını okşamaya başladı.

-Dök içini güzelim, istediğin kadar dök. Ben yanındayım 🥺

Yaklaşık yarım saat böyle geçmişti. Mila ağlamış, Kat onu sakinleştirmeye çalışmıştı. Mila derin nefes alıp ablasının uzattığı suyu içti. Ağlamaktan bitkin düşmüştü. Ablasının kucağında sessizce öylece duruyordu şimdi. Biraz sonra çenesini kızıl ajanın göğsüne koyup ona baktı.

-Seni aradığımda nerdeydin? İşinden de alıkoydum seni özür dilerim 🥺

-Sen benim için işten daha önemlisin bitanem 🥺 b-ben B-bucky'nin yanındaydım zaten 👉🏻👈🏻

Mila konu değiştirip düşüncelerini dağıtmak istiyordu ve fırsat ayağına gelmişti. Katerina'ya gülümseyip göz kırptı.

-Eniştem kızmasın bana sizi ayırdığım için 🤭

-Ne eniştesi Mila saçmalama istersen 😳

-Yakında olacak sonuçta 🤭

-Nerden çıkardın bunu yok öyle bir şey b-biz arkadaş bile değiliz...

-Sevgili olmak için arkadaş olmaya gerek yok 😌

-Konu nasıl buraya geldi ki? Kapatabilir miyiz lütfen 👉🏻👈🏻

-Peki ama bilseydim eniştemi de çağırırdım tanışırdık 🤭

-MİLAAA 😳

-Tamam tamam sustum 🤭

Mila parmağıyla ağzına fermuar yapıp kıkırdadı. Bilgisayarı kucağına çekip Katerina'ya sokuldu kedi gibi.

-Hadi daha fazla bozmayalım gecemizi :)

Kat gülümseyip daha sıkı sarıldı kardeşine. İki güzel kızıl, açtıkları filmi izlemeye başladılar. Film bittikten sonra Kat ikisinin yüzüne, getirdiği kağıt maskeleri yaptı. Şimdi yan yana uzanmış, birlikte tavana bakıyorlardı. Kat, içini kemiren o soruyu sormaya karar verdi.

-Ne zaman döneceksin üsse 🥺

-Bilmiyorum... Biraz daha yalnız kalıp düşünmeye ihtiyacım var. Hem şu an onunla yüz yüze gelecek cesaretim de yok 🥺

Kat, kardeşinin elini sıkı sıkı tuttu.

-Elini hiç bırakmıycam biliyorsun değil mi 🥺

-Biliyorum 🥺

Bir süre sonra yüzlerindeki maskeleri çıkarıp yatağın üzerini temizlediler. Mila, giymesi için ablasına kendi kıyafetlerinden verdi. Kat üstünü değiştirip yatağa uzandı. Mila'ya kollarını açtığında güzel kız vakit kaybetmeden kollarının arasına girip ona sarıldı. Çok geçmeden ikisi de günün yorgunluğuyla uyuyakaldılar.

𓆩♡𓆪

Pietro bütün gece gözünü bile kırpmamıştı. Aşık olduğu kızın nerde ya da nasıl olduğunu bilmiyordu. Üstelik her şeyin tek sorumlusu kendisiydi. Havanın aydınlanmasıyla bahçeye çıktı. Mila'nın her zaman oturduğu ağacın altına oturdu. Belki biraz olsun varlığını hissederdi. Gideli 14 saat 11 dakika 37 saniye olmuştu. Saymıştı... Ona ulaşamadan geçirdiği her saniye cehennem gibiydi. Cebinden ona ait olan bandanayı çıkardı. Konuşmak için odasına gittiğinde aynasının önünde görüp almıştı. İzinsiz alması belki yanlıştı ama buna ihtiyacı vardı. Bandanayı burnuna koyup kokusunu derince içine çekti. Bunu değil Mila'nın saçlarını koklamak istiyordu ama kendi aptallığı yüzünden bu şansı kaybetmişti. Orda öylece ne kadar süre oturduğunun farkında değildi. Ona doğru gelen kişiyi görünce hızla ayağa kalktı.

READY?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin