WB-Yeongyu/Beomjun

GÖSTERİ

"ARKADAŞLAR ŞU YAPILACAK MÜZİKAL TİYATRO GÖSTERİSİNİ DUYDUNUZ MU?"Kahakaha atarak kantine girdi Kai.O kadar sesli gülmüştü ki kantindeki tüm öğrenciler oldukları masaya bakmıştı.
"Evet yavrum,noldu ki?"Soobin sordu.

Tam o sırada bağırarak Beomgyu kantine girdi.Nefes nefese kalmıştı.Sınıftan kantine kadar koştuğu belliydi.
"BİR KELİME DAHA EDERSEN BU SENİN SONUN OLUR HUENİNG KAİ!"Masadakiler onlara anlam veremezken Kai hemen konuya girmişti aceleyle.

"Hoca sınıfa rol almak isteyen var mı diye sormuştu.Bizim gerizekalı Beomgyu ben ben diye atladı.Hocayı nasıl kandırmışsa rolü cidden kaptı.Asıl komik ol-"

Beomgyu hızla ağzını kapattı Kai'nin.Cidden söylemesini istemiyordu.Elinden gelse utancından eve kaçacaktı.Kai ani hareket yapıp elinden kurtuldu Beomgyu'nun.

"Asıl komik olan kazandığı rolün bir prenses olmasıydı!Bu salak rolü bilmeden atladı tabi."Kai gülerken Beomgyu gözlerini kapattı.Gelecek şeyi biliyordu.Bunun 10 yıl makarasını yaparlardı.

Masadaki ilk 10 saniye sessizdi.Yavaş yavaş düşüyordu jeton.

"Beomgyu.Prenses.Olmuş."Soobin şaşkınlıkla konuştu.
"ULAN BEOMGYU PRENSES OLMUŞ" Taehyun aydınlanmış gibi bağırınca masada büyük bir kahkaha pornosu sergilendi.Gözleri Yeonjun'a kaydığında onunda güldüğünü gördü al işte rezil olmuştu.

Yeonjun kahkahların arasından konuşmaya çalıştı
"Bu rol için..Bu rol için en doğru kişi seçilmiş sanki."

"Ya gülmeyin orospu çocukları.Sizin ben babanızı sikeyim."Fevri kararlarına bi kere daha lanet etti.

"Babancılık yapma it.Babamı yavaşça yere bırak ve beni al."Soobin konuşunca güldü Beomgyu.Bu itlere kızgın kalamıyordu.

En son gülmeler kesildiğinde konuştu Yeonjun.
"Pekala bu gösteri ne zamanmış?"

Çaresizce mırıldandı Beomgyu.
"Yarın."

_______________________________

Gösteri saati yaklaşırken endişeliydi Beomgyu.Aynada kendisine bakıyor,biraz etrafta dolanıyor,sonra koltuğa oturup bacağını sallıyordu.Geçmiyordu işte stresi. Geçmiyordu.Üzerindeki zorla giydirilen pembe etek ve yine zorla yaptırılan hafif makyaj...Onu biraz geriyordu.Şimdi herkes onunla dalga geçecekti.

Oturduğu odanın kapısı tıklatıldı hafifçe.Beomgyu gelmesi için onayladı o kişiyi.Ve gelen kişi...Yeonjun.İşte şimdi sıçmıştı.

"Hey Beomgyu seni bir ziyaret edeyim de-"

Karşısında gördüğü manzara Yeonjun için çok fazlaydı.Prenses rolü için giydirilen eteği,başındaki tacı ve dudakları.Gözlerini ayıramıyordu karşısındaki çocuktan.Daha önce hiç bu kadar güzel bir erkek görmemişti.Gerçi bu kadar güzel bir kız da görmemişti.O gözlerini ayıramazken Beomgyu daha çok stresleniyordu.

"Çok kötü olmuş değil mi?Ah cidden rezil olacağım tüm okula.Ya ben dedim 'Hocam değiştirin beni' dedim dinlemedi ki kimse.Cidden yaşımdan utanmasam oturup ağlayacağım.Yeonjun lütfen sende bana daha çok bakma cidden kötü hissediyorum."

"Üzgünüm bunu yapamam.Sen karşımda bu kadar güzel dururken sana bakmazsam gözlerim bana lanet okur.Beomgyu sen,sen çok güzel olmuşsun.Lütfen saçma şeyler düşünme kimseye rezil falan olmayacaksın."

Kızardı Beomgyu.Bunlar duymayı beklediği şeyler değildi.Alt dudağını ısırarak gözlerini tüm odada gezdiriyor,inatla Yeonjun'un gözlerine bakmıyordu.

Yeonjun Beomgyu'ya doğru ilerledi.Yavaşça çenesini tuttu ve kendisine bakmasını sağladı.Beomgyu ona çok şey bakıyordu.Çok masum.

"Bana güven tamam mı?Çok güzelsin ve rezil olmayacaksın.Dalga geçen olursa bana bildirmen yeterli.Onların iflahını sikerim."