HİKAYELERİN YAŞADIĞI YER

4.BÖLÜM

"Lizge, Lizge. Annecim uyan hadi."

Annemin beni fısıldayarak uyandırmasından sonra sabah olduğu kafama dank etti. O an hüngür hüngür ağlama isteği ile yanıp tutuştum ama maalesef ağlamak bir şeyi değiştirmiyordu.

"Anne beş dakika daha."

"Kızım geç kaldın, saatini de kurmayı unutmuşsun zaten.

Ah bıktım şu okuldan. Sabahın altısında kalkmaktan bıktım. Daha hava bile aydınlanmadı.

"Tamam, kalkiyorum."dedim bıkkınlıkla.

Annem odayı terk ettikten sonra zor bela yatakta doğrulabildim. Dün erken uyumama rağmen hayvan gibi uykum vardı.

Üstümdeki yorganı attıktan sonra ışığı açmak için ayağa kalktım ve ilerledim. Gözüm yarı kapalı yarı açık tahminen ilerliyordum.

"Ahhh parmağım!"

Bu saatte mükemmel cırlamam ile yaklaşık 2 saat sonra kalkacak olan babamı ve komşuları uyandırdığım için kendimle gurur duydum.

Kitaplığımın kenarına serçe parmağını vurmuştum ve feci acımıştı.

"Noldu kızım?" diye telaşla gelen annemi farkettim.

"Parmağımı vurdum anaa!"

"Ay kız bende bir şey oldu sandım yüreğime indirdin gerizekalı."

"Ama anne parmağım."

"Lizge geç kaldın kızım bırak şimdi parmağını."

Tabi okul yaralı bir parmaktantan daha önemli.

Annemden azarı yedikten sonra ışığı açıp koridora çıktım ve kendimi banyoya attım. Yüzüme buz gibi bir soğuk su çarptım. Dişlerimi fırçaladım. Bunları yaptıktan sonra uykum biraz daha açılmıştı.

Ardından hızlıca odama ilerledim. Dolabından siyah bir eşofman üzerine beyaz bir tişört ve gri bir hırka çıkararak giydim. Telefonumdan ders programını açıp çantamı hazırladım ardından makyaj masama geçtim ve şişmiş yüzüme baktım. Burnum ve dudaklarım şişmişti. Sorun yoktu, yarım saate şişlik inerdi.

Yüzüme çok hafif bir kapatıcı biraz rimel ve lipbalm sürdükten sonra sevdiğim parfümlerden birini sıktım ve hazırdım. Çantamı tek koluma takıp mutfağa ilerledim. Annem mutfakta bir şeyler yapıyordu.

"Kızım masanın üzerinde sandviç var. Hemen iki dakika ye tansiyonun düşmesin gidene kadar. Aç aç gidilmez.

Yemek istemiyorum desemde zorla yedireceğni bildiğimden ısrar etmedim. Elime aldığım sandviçi mutfakta turlarken yemeye başladım.

7.10 da dışarıda olmam gerekiyordu. Servisim gelecekti ve benim sadece 5 dakikam vardı. Eğer serviste ilk alınanlardan biriyseniz erken kalkıp hazır olmanız gerekirdi.

"Hadi ben gidiyorum anne, öptüm."

"Görüşürüz kızım, iyi dinle derslerini bak."

Hızlıca ayakkabılığa ilerleyip beyaz spor ayakkabılarımı aldım ve kapıyı açtım. Ayakkabılarımı giydikten sonra kendimi asansöre attım ve saniyeler içinde dışarıdaydım.

Birkaç dakika bekledikten sonra servis geldi. Melike ablaya günaydın dedikten sonra en arkanın bir önündeki koltuğun cam kenarında yerimi aldım. Yaklaşık 10 dakika sonra servis Nisa'yı alacaktı. Bu yüzden ikili koltuğa oturuyordum.