5.BÖLÜM

28 9 1
                                    

1 Gün sonra...

Bir gün daha geçmişti ve savaş tekrardan başlamıştı...
Yine uyumamıştım,  uyumamıştık...
Sabaha kadar ardanın kollarında ağladım...
Ağlamak bir insan için ne kadar değerli olur bilmem ama benim için artık çok değerliydi...

Arda benim için artık neydi?  Hala bir yabancımı? 
Hayır artık bir yabancı değildi...  Ama neydi...  Arkadaş mı? Yoksa daha fazlası mı?

Ve odanın kapısı açıldı,  yeni odaya geçişimiz çok zor olmuştu çünkü geçiş için bir koridor vardı ve çok fazla dardı bazlırı hiç geçemiyordu diğer odada kalmıştılar bunlar
Dursun sessiz ve eşi Emine sessiz di...  Yaşlılıktan dolayımı bilmem ama şişman olduklarından geçememişlerdi biz koridoru yavaş yavaş ilerledik ve yeni odaya girdik yeni oda aydınlıktı içinde kocaman bir ekran vardı hepimiz girmiştik ancak iki kişi hariç Dursun Temiz ve Emine Temiz birden bire kapı kapandı ama o ikisi yoktu gelememiştiler ve birden ışıklar söndü Arda elimi tutuyordu onun yanına doğru kendimi biraz daha çektim çünkü gerçekten korkmuştum...
Ve birden bire o büyüm ekran açıldı ve ekranda sadece 2 kişi vardı Dursun Temiz ve Emine Temiz...
Hala koridordan geçmeye çalışıyolardı...  Birden bire içeriye bir gaz sıktılar ve ikisinin birden bire yüzü elleri ayakları hatta büttün bedenleri yanmaya başladı ve yere yığıldılar kan revan içindelerdi...  Arda gözlerimi kapattı sonrasını göremedim ama çığlıkları yetiyordu...

Bir insan sağır olmayı dilermiydi bu hayatta... Ben diledim... Tam da şu an sağır olmak istedim... Çünkü bu çığlıklar beni delirtecekti... Ve sesler kesildi... Büttün dünya durmuştu sanki... Nefesler kesilmişti...

Arda gözümü kapatmıştı ama parmaklarının arasındaki küçük boşluktan yerde kanlar içinde ölmüş iki bedeni gördüm... Ve bu benim delirmene yetmişti... Arda beni sakinleştirmeye çalıştı , bana sıkıcana sarıldı yine... Sakinleşemedim bu sefer , ama nefes ala biliyordum... Kulaklarımda sesini hissetim " İntikam alıcaz... Ama önce bu oyundan kurtulmamız lazım... Ve bunun için beynimizi , aklımızı korumamız lazım... Ben senin yanındayım , ve hepte yanında olucam..." bedenim sesi ile birlikte sakinleşmişti onun kolları arasında yarı baygın bir şekilde kala kalmıştım... 'Sana aşık olabilirmiyim arda' içimde bir nevi aşkımı haykırmıştım ona ama o duymadı... Ya duyduysa! Hayır emindim içimden kutmuştum bu cümleleri... Halsizce ona fısıldadım " Beni bırakma olurmu... Her zaman yanımda kal..." ve gözlerimi kapattım onun kollarındayken bütün kaosu unutuvermiştim sanki... Uyudum, evet bu kaosta uyudum , onun kollarında uyudum, ve rüyamda hep onu gördüm, yapa yalnızdım ama yanımda o vardı , simsiyah saçı ve gözleri karanlıkta bile parlıyordu...
Ve uyandım... Hala aynı odadaydık herkes bir köşeye dağılmış uykuya dalmıştı Arda da uyumultu yavaşçana kalktım herkese tek tek baktım... Yüzlerinde yorgunluk , açlık , sussuxluk belirginleşmişti... Halbuki hepsi eğlenmek için binmişti o otobüse... Eğlenmek için almıştılar o biletleri... Ölmek için değil... Sonra Arda ya kaydı gözlerim yüzünde yaralar oluşmuştu, o daracık yerden geçerken oluşmuştu... Dudakları da çatlamaktan hafif kanamıştı, ama hiçbir şekilde belli ettirmiyordu , yaklaşık 4 gün olacak hala burdaydık ve ne birşey yemiş ne de içmiştik... Birden bire bir ses işitti kulaklarım "Uyanmışsın..." sesin geldiği yöne korkuyla baktım Tahir di bu bana hafif tebessüm etti " korkma " ona zar zor gülümsedim " şey... Kusura bakma " bana baktı " yok ne kusuru..normal olarak korktun " ona hüzünle baktım sonra bakışlarımı düzelttim " sen uyumamışmıydın az önce uyuyor gibiydin " " açlıktan bir türlü uyku tutmuyor ki." haklıydı hemde çok... Çaresizce Tahir e baktım " Acaba ne zaman kurtulacağız bu kabustan..." bana umutsuzca baktı " Bilmiyorum ama çıktığım gibi ilk işim yemek ve su içmek olacak " şakalaşırcasına yapmıştı konuşmasını ona hafifçene hüzünle kıkırdadım ama kıkırdamam hıçkırıklara dönüştü bana şaşkınlıkla bakıyırdu " Şaka yapıyordum... Ağlama lütfen..." yanıma geldi ve omzuma dokunarak beni sakinleştirmeye çalıştı " sakin ol kurtulucaz..." dedi umutsuzca " Biliyomusun normalde karanlıktan çok korkarım... Ama sırf yıldızlar için geceyi çok sevmiştim... Şim de karanlık ama yıldızlar yok..." bana sarıldı " merak etme kurtulacağız " ama bu sarılma baana hiç sakinleştirici olarak gelmedi kendimi hafifçe ve yavaşça geri çektim ama bırakmıyordu! Bu sefer biraz sertçe çektim kendimi " Bırakırmısın!" dedim sessiz çığlığımla beni yavaşçana bıraktı " kusura ba-" derken birden bire onu sertçe tutan kollar kakdırdı ve birden bire bir yumrukla Tahir i yere vurdu Şok olmuştum kim olduğuna baktığımda Arda olduğunu fark ettim... Tahir yerde eliyle dudağındaki kanı temizledi o da şok olmuştu sinirle o da kalktı " Napıyosun Lan!" diyip o da bir yumruk vurdu ama arda düşmemişti ama geriye savrulmuştu ikisi de öfke soluyırdu ben hala şok olmuştum ve bir birlerini dövmeye başladılar herkes tek tek kalkıyordu ben ikisine bağırdım " DURUN! Ne yapıyorsunuz!" ama iki de duymuyordu en son arda Tahir i yere yatırıp yumruklar savuruyordu " birdaha sakkın bu kıza dokunma !" ikisine şok içinde bakıyordum en sonunda kalktım ve Arda yı tutup çektim " Bırakın birbirinizi!" arda bir türlü bırakmıyordu " ARDA!" en sonunda arda yumruğu havada durdu sinirle kalktı kolumdan tutup yerine geçti ama ben sertçe elini çektim " ne yapıyorsunuz!Niye kavga ediyorsunuz !" arda hala sinirle soluyordu... Gözlerimin içine sinirle baktı ve kolumu tekrar tuttu ve ben tekrar elini çektim bana sinir ve şokla baktı ben Tahire doğru döndüm ağzı yüzü kan içindeydi yanına doğru yürüdüm onu yavaşça kaldırdım ve yerine oturttum... Arda bana öfkeyle bakıyordu en sonunda duvara bir yumruk vurarak yerine geçti , Tahire baktım yüzündeki yaraların acısıyla hafiften inliyordu çok kısık bir sesle " beter ol..." dedim Tahir bana anlamsızca baktı " efendim? Ne dedin duyamadım da?" ona baktım " beter ol dedim!?" yine sesim kısıktı sadece o duyuyordu bana anlamsızca baktı kulağına eğildim " birdaha sakkın bana kötü amaçlarla dokunma!" bana sessizce " ne diyosun sen !" dedi yine sadece benim duyacağım bir sesle " bana sarılırken söylediğini ben de duydum Tahir!" bana şok olmuş bir şekilde baktı... Ağlıyorum diye onu duyamayacağımı sanmıştı ama hem ben ve sanırım arda da duymuştu sinirle alnındaki yaraya dokundum ve hafifçe bastırdım " ben senin bilğin kızlardan değilim! " dedim sinirle dudaklarından çıkan acı inlemesi umurumda bile değildi sinirle kalktım ve arda nın yanına sessizce oturdum... Ona baktım dudağında yara olmuştu " çok ağrıyor mu ?" dedim hüzünle bana sinirle döndü" ne dediğini duydun dimi ! Ne diye hala onun yanına gittin !" ona hüzünle baktım " onu duymadığımı sanıp heveslenicekti..." bana sinirle baktı " onun hevesini onun bir taraflarına-" ağzını kapattım " boş ver!" dedim tahammülsüzce ama hala öfkeliydi bileğimdeki minik bezi çıkarttım ve dudağındaki kanı temizledim sonra elini aldım elini duvara vurduğunda açılan yaraların üzerine bezi bağladım... "Özür dilerim..." dedim hüzğnle,"Senin özür dileyeceğin bir durum yok o şerefsiz in suçuydu!" dedi sinirle ona gözlerim dolu dolu baktım " konuyu....kapatsak." bana başını tahammüslsüzce onaylarcasına salladı... Kafamı omzuna yasladım ve bana " Senin için yıldızları bulucam" dedi... Şok olmuştum bunu da duymuştu ona bakıp tebessüm ettim kulağıma eğildi " karanlıktan korkma yanında ben varım " dedi ona tereddüt ede ede sarıldım sonra oda bana sarılınca rahatladım ve sarılmamı sıkıkaştırdım " iyiki tanıştık " dedim... Bana hiçbirşey demedi... Nedenini anlamadım... Yoksa o sevinmemişmiydi ! Düşünceler içindeyke konuşmaya başladı " Pelin sana birşey söylemem gerek ..." sarılmayı bırakıp anlamsızca ona baktım " ne diceksin??" " Aslında be-" derken mikrofon açıldı ve mikrofonun ardındaki katil konuşmaya başladı.... Acaba bu sefer nasıl karartacaktı hayatımızı yada bu sefer kimin hayatını yok edecekti...

Karanlık aydınlanıyordu yıldızlar ile ... Ama ya bir gün yıldızlar yok olursa... O zaman ayı aricaktı gözümüz... Peki ya ayda yok olursa bu sefer aydınlığı aricaktı gönlümüz...peki aydınlık neredeydi.... Hangi sokağın, hangi asrın, hangi şehrin sonundaydı... Umutlar tükenmez aydınlığı ve gecenin yıldızlarını bulana kadar...

Bu sefer ki bölüm çok geç geldi biliyorum çünkü pek havamda değildim 😅 kusura bakmayın belki çok beklettim... Bende yazmadığım günler bölümü çok merak ediyordum dkfbrjdbgd şimdi gönül rahatlığıyla baştan sona okicam...😊 umarım ki beğenmişsinizdir... Bu arada Tahirin orada ne dediğini söylesemmi söylemesemmi bilemiyorum... Ama sizin de bilmeye hakkınız var:) Tahir orada " Herkes uyudu istersen..." ve sustu... Böyleydi ama sonra eklemek istemedim 😅 umarım bu bölümü beğenmişsinizdir...

ÇEMBERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin