11.Bölüm

22 10 17
                                    

5 Saat önce...

Arda...

Mikrofon açılınca hepimiz şok olmuştuk... Yoksa yine birimi ölecekti! 

"evvet yeni odanıza hoş geldiniz... Bu seferki görev sizin için güzel bir son olacak..." mikrofonun ardındaki ses hiç te mutlu gibi değildi normalde konuştuğunda ayrı bir mutluluğu olurdu ama şimdi öyle değildi...

Herkes susmuş mikrofonu dinlemeye başladı "Bu seferki görevi kazanan kişi pelin i görebilecek..."  dedi.  Ve dediği anda içimden tek birşey geçti  ' bu oyunu ben kazanıcam' ışıklar kapandı yaklaiık 5 dakika sonra açıldı yerde kocaman bir şişme havuz vardı... Nasıl biz hissetmeden bunca şeyi yapıyordu!!  bir süre sonra  şişme havuzun etrafına toplandık...
" Bu şişme havuzunun içinde gizli olan sert nesneyi ilk bulan oyunum kazananı olucak... " dedi mikrofunun ucundaki katil...  Hemen şişme havuzunun içine girip binlerce minik topçukların arasındaki nesneyiaramaya başladım diğerleri de bir anlık affallamışa benziyodular daha sonradan onlar da hemen içine girip aramaya başladılar...
Yaklaşık yarım saat sonra elime bir cisim çarptı hemen elimle kavrayıp çektim,  gördüğüm şey karşısında şok olmuştum, katlanmış şekilde bir kağıttı...
Diğerleri de bunu fark edince bana baktılar onların da elinde birer kağıt vardı,  bir birimize gözlerimizle soru soruyorduk ardından tek tek kağıtları açtığımızda içinde bir yazının olduğunu fark ettik...

"sessizlik çökermiydi bu şehrin dar sokaklarına... Issız olurmuydu kalabalıklar içinde... Biri var yapayalnız ve biri daha var gözleri umutla akrep yelkovanı aramış..." 

Şok bir şekilde herkes yazılana bakıyordu bir soru bulmaya veyahut bir cevap bulmaya çalışıyoduk, ancak herhangi bir cevap bulamıyorduk...

Ne demeye çalışıyor ola bilir di ki!?
Yaklaşık yarım saat bir saat falan cevap aramaya çalıştık ama yoktu! 

Çıldıracak gibiydim artık sinirle duvara bir yumruk atıp odama girdim... Boş boş duvara baktım...

Bir süre sonra karşımdaki tabloya kaydı gözlerim,  üzerinde değişik değişik semboller vardı geldiğim günden beri o tablo hep dikkatimi çekmişti,  ama umursamadan sadece tabloya donuk gözler ile bakıyodum...

Yaklaşık yarım saat sonra bir kağıt düştü tablonun arkasından,  hemen ayağa kalkıp tabloya doğru hızlı adımlar la gittim yavaşça yerdeki kağıdı aldım elime ve hemen açtım... Kağıdı açacağım sıra kapıyı bir elimle tam açıyodum ki kağıtın üstündeki büyük kalın harfler beni durdurdu...

" Sakkın diğerlerine haber verme yoksa kız ölür... "

Açtığım gibi kapıyı tekrara kapattım ve hemen kilitledim ve kağıttaki yazılara daha çok dikkat ettim...

"10232007"

Sadece sayılar vardı,  anlamsızca sayılara bakınca hemen tam önümde asılı olan tablo ile göz göze geldim, hızlı cana tabloyu asılı olduğu yerden çektim tam da beklediğim gibi kare şeklinde minik demir bir kapı gibi birşey vardı duvar camları gibi olan ama kapı gibi görünen bu kapıya dikkatlice baktığımda üzerindeki şifre için ayırılan bölümdeki sayılara bastım... Birden bire kapı açıldı yüzümde geniş bir gülümseme yayıldı hemen kendimi o kpının içine attım zor da olsa girebilmiştim... Dar ve küçük olan bu uzun koridorda ikerlemeye başladım... Sürüne sürüne karanlık koridorda büyük bir umutla ilerledim...
Yaklaşık birsaat sonra otomatik ışık açıldı ve karşımda bir mini kapı daha vardı... Zar zor nefes alıyodum çünkü kapalı ve dar alanlarda fazla bir süre kaldığımda kötü oluyodum,  hızlıcana kapıyı açmaya çalıştım ama açılmadı bir süre baktıktan sonra yine aynı şifre düzeneği vardı... Sayıları girdiğimde yanlış olduğunu kırmızı bir ışıkla belirtti ardından...

ÇEMBERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin