Merhabalarrrr yeni bölümle sizlerleyizzzz
İyi okumalar 💖Sözümün yarım kalmasının sağlayan başımızın üstünden füzenin geçmesiydi ani refleksle Ayaz kolumdan çekerek üstüme yattı. Şu an yüzlerimiz bir birine çok yakındı başımı döndürsem dudaklarımız bir birine değecekti. Kalbim ağzımda atıyordu bunun sebebi yakın olmamız değildi füzenin tam dibimizden geçmesiydi.
"Çadıra bakmam gerek yakınlara bir yere düştü" ayağa kalkmak isterken yeniden kolumdan aşağıya çekti "SALAKMISIN SEN İZLENİYORUZ KALK AYAĞA DA VURSUNLAR O DAKİKA" füzenin sesine Azat ve diğer asker koşarak yanımıza geldi "LANN YATSANIZA AŞAĞI ŞİMDİ ANLINIZIN ÇATINDAN VURUCAKLAR" Ayaz'ın dediğiyle Askerler hemen kendilerine gelip yere yatdılar. Usul usul ağlıyordum çadırdan haberim yokdu içindekilere bir şey olabilir.
Azatın sesiyle ona taraf baktım "Beyza bir şey mi oldu yaralandın mi neden ağlıyorsun?" Kafamı hayır anlamında salladım benim yerime Ayaz cevap verdi "Galiba füze çadırın yakınlarına bir yere düştü çadıra koşup bakmak istiyordu izin vermedim ani sinirle bağırdım bir den ondan ağlıyor ola bilir" bir anda Mehmet aklıma geldi "Mehmet nasıl ona bir şey ol-oldu mu?" Kekeleyerek ve burnumu çekerek konuşuyordum.
"Tamam ağlama Mehmeten haber almak ister misin?" Tam bir çocuk edasıyla Ayaza bakıp kafamı salladım. Cebinde olan telsizi alıp ayarlamalar yapmaya başladı "Kartal'dan Mehmete Kartal'dan Mehmete iyi misin?" "Mehmetten kartala Mehmetten kartla iyiyim sorun yok " Ayaz gözümün içine bakıp güven vermeye çalışarak " Gördünmü iyi bir şeyi yok" "şahsuvar toplanmamız gerek sen Beyzayı al güvenli tarafa geç ben çocukları toplayacağım" Şahsuvar başını sallayıp benimle baraber eğilerek güvenli dedikleri alana geçtik.Bizim ardımızdan 5 dakika geçmeden Ayaz askerlerle birlikte geldi ilk bana döndü ve "Rahat ol gelirken çadıra baktım hiç birine bir şey olmamış sadece tedirgin olmuşlar kollarında serum olduğundan dışarı çıkmamışlar" Ayaz konuşmaya başlayacakken Mehmet gelip karşımda çömelerek "Beyza sen istersen uyu çok yorgun yıpranmış görünüyorsun" başımı hayır anlamında salladım tam konuşmak isterken Ayaz'ın kalın sesi kulaklarıma doldu "Mehmet flört zamanı değil toplantı yapmamız gereken" Mehmet gözlerini benden çekerek omzunun üstünden arkaya baktı "bir dakika kartal" Mehmet tam bir şey söyleyecekken ona izin vermeyip sözlerini boğazına diktim "Mehmet sen git bak kartal çağrıyor " Mehmet gözlerini kırpıp yanımdan ayrıldı. "Çıkın toplantı çadırına " kerkes tek tek çadırdan çıkınca yalnız kalmıştım Ayaz'ın dediği sözler kulaklarımda dolanıyordu "Mehmet flört zamanı değil toplantı yapmamız gereken" neden öyle dedi anlamadım aslında Mehmete sadece arkadaşça konuşmuştu.
Gözümü açtığımda sabah olmuştur çadırdan dışarı çıkınca timin dışarıda toplandığını ve çelik yeleklerini giydiklerini gördüm. Hahif yakınlaşınca Ayazın sesi işitildi "Beyza sen de hazırlan şurda masanın üzerinde duran yelek senin. Yeleği t-shirtün altından giy! Giydiğin belli olmasın beyaz önlüğü giyince önünü kapa çok gözükmesin yelek" bu adam beni nasıl görmüştü arkası bana dönüktü bu adamın arkada da mi güzü var.
"Mehmet üstümü değiştireceğim gel çadırın önünde dursana kimse girmesin içeriye" Mehmeten önce Şahsuvar konuşmaya başladı "üzgünüm Beyza Mehmeti ben alıyorum silahları hazırlamamız gerek . Kartal sen dursana çadırın önünde" Şahsuvar sırıtarak elini Mehmetin omzuna atıp yönlendirdi. Ayaz söylense de zorla kabul etti. Hemen içeri girip çantamdan kiyafetlerimi çıkardım. Gömleğimi çıkarınca bir şeyi unuttuğumu anladım ama bilin bakalım aptal ben neyi unuttum tabii ki yeleği almayı unuttum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Özel harekat aşkı
Chick-LitTesadüfen aşkı bulursanız ne yaparsınız? Ondan kaçarmısınız? Yoksa alıp sım sıkı sarıp sarmalarmısınız?