LİFELİNE HOSPİTAL

106 10 6
                                    

Merhaba arkadaşlar, hepiniz hoşgeldiniz. Bölüm biraz gecikse de geldi sonunda. Çok heyecanlıyım. Umarım beğenirsiniz. Oylamayı ve yorum yapmayı unutmayın lütfen
Keyifli okumalar🤩

    İçeri adım attığım an gözlerim danışma bölümünü ararken, bunca yorgunluktan sonra Kaya amcanın odasının zemin katta olmasını diledim. Çünkü asansöre binemiyorum.
Danışmadaki boş olan kadın çalışana doğru yürüdüm ve
"Merhaba, kolay gelsin." dedim.
"Teşekkür ederim, hoşgeldiniz." dediğinde gülümsedim ve onu başımla onaylayıp devam ettim.
"Ben başhekim Kaya Bey'le görüşecektim."
"Tabi, randevunuz var mıydı?"
"Randevum yok ama Kaya Bey'in geleceğimden haberi vardı. Beni bekliyor olmalı."
"Sare Hanım?"
"Evet benim"
"Ayy ben çok üzgünüm Sare hanım, geleceğinizi biliyordum ama tamamen aklımdan çıkmış. Çok özür dilerim."
"Önemli değil, özür dilemenizi gerektiren birşey yok" derken sıcak bir gülümsemeyle eşlik ettim.
"Tekrar üzgünüm Sare hanım, size eşlik etmemi ister misiniz?"
"Çok mutlu olurum" dediğimde
"Tamam" deyip ayaklanan kadını izliyordum. Yanıma vardığında tam adım atacağımız sırada arkadan bir kadın
"Bakar mısınız" dedi. İkimizde arkamıza döndüğümüzde kadının bana değil yanımdaki ismini bilmediğim kadın çalışana seslendiğini anladım.
"Kusura bakmayın Sare hanım, sizi biraz bekleteceğim." dedi yanımdan ayrılıp tekrar masasına geçerken. Ben de masanın dibinde durmuş işini bitirmesini beklerken arkamdan
"Merhaba hanımefendi." diyen adama döndüm.
"Merhaba" dediğimde gözlerimle karşımdaki 25 yaşlarında esmer, uzun boylu ve oldukça yakışıklı adamı süzdüm.

(Beyin cerrahı Emir Buğra Güloğlu)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Beyin cerrahı Emir Buğra Güloğlu)

Bana gülümserken konuşmaya devam etti.
"Ben az önce Sedef'le konuşmanıza istemeden kulak misafiri oldum da isterseniz size Kaya hocanın odasına kadar eşlik edebilirim."
"Zahmet olmayacaksa çok memnun olurum." dediğimde hafif gülümseyerek
"Ben de oraya gidiyordum zaten birlikte gitmiş oluruz." dedi.
"Tamam" dedim ve Sedef hanıma dönüp baktığımda onun karşımdaki yakışıklı adama baktığını fark ettim. Ben de tekrar yakışıklı adama döndüğümde Sedef hanıma gülümsediğini gördüm. Bana dönüp
"Gidelim mi?" dediğinde hastanenin içine doğru elini uzattı.
"Gidelim" dediğimde Sedef hanımı başımla onayladım ve yakışıklı adamın gösterdiği yöne doğru yürüdüm. Yürümeye devam ederken yakışıklı adam elini uzatarak
"Bu arada ben Emir, hastanenin beyin cerrahıyım" dedi. Ben de elimi uzatıp karşımdaki adamın elini sıktım ve
"Memnun oldum Emir bey, ben de Sare. Hastanenin yeni genel cerrahıyım." dedim. Şoka uğramış bir ifadeyle
"Ciddi misiniz?" dedi.
"Evet" dediğimde
"Bizim de ne zamandır bir cerraha ihtiyacımız vardı." dedi.
"Yani pek deneyimli değilim, cerrah açığını doldurur muyum bilmiyorum." dediğimde
"Önemli değil Sare hanım siz de tecrübelerle deneyimleyeceksiniz. Kendinize biraz zaman verin." dedi ve gülümsedi. Ben de ona aynı şekilde gülümserken
"Haklısınız" dedim. Gözlerim hastane duvarlarını incelerken konuştum.
"Konudan bağımsız ama bir şey sorabilir miyim?"
"Tabi, dinliyorum."
"Kaya amcanın yani Kaya hocanın odası kaçıncı katta?"
"Ay çok üzgünüm, benim hatam, en başta söylemem gerekirdi. 5 katta."
"Gerçekten mi?" dediğimde ufak çaplı bir hayal kırıklığına uğradım.
"Evet, bir sorun mu var?"
"Yok, sadece asansöre binemiyorum da o yüzden kaç kat merdiven çıkacağım diye merak ettim. Ve sanırım çok yorgunum."
"Öyle mi, çok üzüldüm, ama asansöre binmeye alışmanızı tavsiye ederim çünkü günde 10 kere 10. kata çıkıp inmeniz gerekecek. Eksi katları hesaplamıyorum bile. Ee tabi bir de çoğu hastayla asansöre bineceksiniz."
"Haklısınız ama küçüklükten kalma bir travma olduğu için atlatması hepsinden daha zor olacak."
"Anlıyorum" dediğinde yangın merdivenlerine varmıştık. Tekrar Emir beye döndüğümde
"Emir bey siz asansörle çıkın ben hemen ardınızdan geliyorum." dedim.
"Olur mu öyle şey Sare hanım."
"Olur olur Emir Bey ben alışkınım zaten siz gidin."
"Olmaz!"
"Olur Emir Bey, dediğim gibi ben zaten alışkınım."
"Ben de alışırım öyleyse, hem bakarsınız asistanım olursunuz." dediğinde şok içinde yüzünü izlerken hafif bir gülümseme ve kısık sesle
"Hadi" dedi. Üstümdeki şok yerini sessizliğe bırakırken oluşan sessizliği
"Peki" diyerek dağıttım. Merdivenleri çıkmaya devam ederken Emir beyin aniden durup bana dönmesiyle ben de olduğum yerde durdum ve onu izlemeye başladım.
"Sare hanım siz Kaya hocanın hep bahsettiği üvey yeğeni olabilir misiniz. Laf arasında yanlışlıkla amca dediğinizi farkettim."
"Evet ben Kaya hocanın üvey yeğeniyim" dedim ve kısa bir boşluktan sonra ekledim.
"Amcamla çok yakın olmalısınız. Sonuçta hastanesinde çalışan her doktora özel hayatını anlatmıyordur."
"Yakınız, yakınız ama şöyle yakınız. Kaya hoca benim dayım sayılır."
"Öyle mi bilmiyordum, amcam hiç bahsetmemişti. Gerçi pek sohbet etme fırsatımız olmadığı için."
"Vakit bulamamış olabilir."
"Olabilir, peki amcamla bağınız tam olarak ne?"
"Kaya dayım ve annem lisedeyken çok yakın arkadaşlarmış, lise bittikten sonra da görüşmeye devam etmiş, arayı hiç açmamışlar. O gün bugündür kardeş gibidirler yani."
"Ne kadar güzel."
"Öyle" diyen Emir bey geldiğimiz 5. katın koridoruna çıkan yangın merdivenini araladı ve geçmem için işaret etti. Koridora adım attığım sırada arkamdan gelen Emir beye döndüm ve
"Emir bey-" dememle Emir beyin sözümü kesmesi bir oldu.
"Yalnız sizden bana sadece Emir demenizi rica ediyorum, siz bey deyince kendimi garip hissediyorum" dedi.
"Daha çok memnun olurum, ben de Sare demeni yeğlerim." dediğimde
"Sevinirim" dedi ve devam etti.
"Bir şey diyordun sen"
"Kaya amcamın odası ne tarafta diyecektim."
"Koridorun en sonundaki oda ve ayrıca hastane duvarları arasında Kaya hocaya o tarz hitap etmek yasak, kızıyor"
"Neden?" dediğimde sebebini çok merak ettiğimi belli etmiştim.
"Biz ona öyle hitap edince, çalışanlarının ona olan saygısını yitireceğini düşünüyor, ee tabi haklı, resmiyet önemli."
"Tabi ki çok haklı." dediğimde bakışlarım koridorda bizi izleyen herkesteydi. Yeni olduğumu oldukça derin hissettirmişlerdi. Bakışlarının altında fazlasıyla merak ve bir o kadar da boşluk barındırıyorlardı. Huzursuzca başımı hafif öne eğip derin bir nefes aldım. Emir bana dönüp baktığında
"Bir sorun mu var?" dedi. Başımı olumsuz anlamda saklarken
"Yok sadece herkes bize bakıyor." dedim.
"Evet biraz rahatsız edici, haklısın."
"Onlar da haklı 'bu kız kim' diye merak ediyorlardır." dediğimde Emir,
"'Bu güzel kız kim' diye merak etmişlerdir, hatta en çok da 'Emir hocanın yanındaki güzel kız kim' diye merak ettiklerine yemin edebilirim." dedi.
"Bence aralarında yabancı görmeye alışık değiller, beni aralarına almaları uzun sürecek, hatta belki hiç alamayacaklar." dediğimde ses tonum bir tık düşüktü.
"Sare çok ön yargılı davranıyorsun. İnan bana çoğu seninle çalışmak için can atacak."
"Umarım dediğin gibi olur."
"Emin olabilirsin."
Sonunda Emir ve ben uzun koridoru geçip Kaya amcamın odasına varmıştık. Kapıyı iki kere tıklatıp beklerken içeriden
"Girin" diyen Kaya amcamın sesini duyduktan sonra büyük bir heyecanla kapıyı açıp içeri girdim. Karşımda hala eskisi gibi dinç, yakışıklı ve bir o kadar da karizmatik amcamı görmek heyecanıma heyecan kattı.

AŞKA İNATHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin