Dayanılmaz olan yaşam değil insanlarmış.
-Franz Kafka-Ettiği kısa teşekkürden sonra ikimizde çıktık. Aşağa indiğimizde Ozan Bey dış kapıda bizi bekliyordu. Bize bakıp sırıttı.
"Hayırdır çıkmamdan faydalanıp biraz daha mı aşk yaşadınız." Yakut Bey ona ters ters baktı. Hâlâ olayın etkisinden çıkamamışa benziyordu. Bende çok çıkmış gibi değildim. Çünkü o an utanmasam ve yapabilmem bende ona yaslanacaktım. Ama yaslanmadım. Çünkü biliyordum ruhumun ağırlığından o da yıkılacaktı. "Neyse ne. Hadi bu sefer senin arabanla gidiyoruz."
"Tamam." Yakut Bey onaylamıştı ve bu galiba Ozan Bey'i şaşırtmıştı.
"Sen. Beni. Arabana. Kabul. Ettin. Yakut, oğlum hâlâ Nehir'e sarıldığın için sarhoş musun?"
"Neden ki Ozan Bey. Beni bugün kendi arabasıyla aldı."
"Ne?! Ulan it! Benim arabam bozulunca beni eve götürmek yerine çekici çağırıp gitmiştin. Cinsiyetçi it!"
"Ulan senden büyüğüm ben terbiyeli ol!"
"37 yaşındasın hâlâ adam olamamışsın!"
"37? Abart abart! 27 yaşındayım ben."
"Artık gitsek mi?" Sorduğum teklifle Yakut Bey'in bana dönmesi bir oldu. Kafa sallayıp Ozan Bey'e döndü ve onada hadi anlamında kafa işareti yaptı. Sonra beraber arabaya yürüdük. Arabanın önüne geldiğimizde ben arka kapıya yeltendim. Ozan Bey beni itti ve konuştu.
"Yalnız bende önkoltuğabinme fobisi var. O yüzden arkaya ben bineceğim."
"Arka kısım en az üç kişilik yani ikimizde binebiliriz." Evet arkaya binmek istiyordum çünkü az önce ki olaydan sonra şuan bile gariptim. Ozan Bey ise yine abartarak konuştu.
"Olmaz!"
"Neden?" dedim kollarımı önümde bağlayarak.
"Çünkü benim bir de arkakoltuğaikikişibinme fobim var."
"O ne be Ozan!"Yakut Bey gülerek araya girmişti.
"Sen sus bi'! Hadi Nehir ablam öne hadi güzel savcı BACIM." Son kelimeyi vurgulamıştı. "Bacım diyorum çünkü ben Behlül değilim. Yengeme anca 'bacım' derim." Göz devirip ön koltuğa yeltendim. Yakut Bey ile arabaya bindik ve en son Ozan Bey bindi. Biz bakıp sırıttı.
"Yalnız benim bir de YakutveNehir'ineleletutuşmaması fobim var. Yani o eller birbirine bir değse."
"Ozan oğlum benimde Ozan'ıdövememe fobim var. O ne olacak?"
"Fobilerini yenmelisin Yakut. Offf neyse hadi sürde gidelim." Yakut Bey ise cevap vermeden arabayı sürdü. Gidiyorken sürekli Ozan Bey konuşuyordu. En son Yakut Bey aynadan ona bakarak konuştu.
"Sen de ki çene ve enerjiye hayranım Ozan."
"Belli sürekli onu taklit ederek benim başımı şişiriyorsun." Ozan Bey şok içinde bana baktı ve kahkaha attı. Yakut Bey ise bozulmuş gibi konuşsun.
"Aşk olsun. Ben bundan daha az konuşuyorum." Ozan Bey ise gülmekten iki koltuğa birden uzanmıştı. Sonra birden kalktı ve ikimize baktı.
"Neyse bu arada Yakut aşk çoktan olmuş da siz kabul etmiyorsunuz." Sonra Yakut Bey'e bakıp sırıttı. "Onun için yazd-"
"Ben şarkı açıyorum!" Yakut Bey aceleyle şarkı açtı. Ozan Bey ise arkasına yaslanıp biraz daha sırıttı. Yakut Bey ses düğmesini açtı ve şarkı sesi doldu. Cem Karaca-Bu Son Olsun. Yakut Bey ile müzik zevkimiz benzerdi. Başımı cama çevirdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İntihar
Teen Fiction"Ne 'ben'dim, ne kızdım, ne insan, ne biri, ne beden, ne kişi, ne ölü, nede ruhtum. Yalnızca yalnızdım.". Yıllar önce intihar eden yedi arkadaştan son kişi Deniz Mert Türk'ün cesedinin bulunmaması bu dosyanın açılmasına neden oldu ama açılan tek şe...