Ah Marvolo...
Senin çaresiz çırpınan ruhun...
Harry'nin ona bıraktığı sesli mektup biter bitmez lanet odadaki iki adamı vurdu. Severus geldiğinde zaten Lucius ile görüşmedeydi.
"Crucio!"
Karanlık Lord öfkeliydi. Oldukça. Lanet Dumbledore! Harry'nin tüm hayatını kurgulamıştı. Arkadaşlarını seçmişti. Yakınlaşacağı öğretmenleri seçmişti. Büyü dünyasına adımını attığı daha ilk yıldan onları bir kez daha düşman etmek ve karşı karşıya getirmek için perde arkasında kukla oynatmıştı. Lucius ve Severus'u lanetin altında çıldırtmamak için laneti kesti. Onlara aklı başında ihtiyacı vardı.
"Sanırım Harry'nin en nefret ettiği profesör unvanını yakında kaybedeceksin Severus. Hagrid, McGonagall ve hatta tüm öğretmen kadrosunu yakından takip et. Bir kez daha Harry'e hayatı zindan etmelerine izin verme. Onun saçının teline bile zarar gelmesin demiştim. Ancak Harry ağlıyordu. Neden ağlıyordu Severus?"
Severus cevabının ne kadar kritik olduğunu anlamış olmalı ki, gözle görülür şekilde yutkundu. Voldemort tekrar sordu.
"Harry ile sohbet edecek kadar yakın değilsiniz. Nasıl bir konuşmada Harry'e ilk mektubunu getiren kişinin Hagrid olduğu ortaya çıktı?"
"Lordum-"
"Seni uyarıyorum, bana yalan söyleme cüreti gösterme Severus. Harry anılarında mektubuna başlamadan ağlamıştı."
"Dursley Ailesi hakkında konuşmuştuk Lordum."
"Crucio!"
Voldemort laneti kaldırdıktan sonra söyledi. "Sana yalan söyleme demiştim. Harry sana yaşadıklarından mı bahsetti? Harry bu konuda kimseye güvenmiyor."
"İlk başta Dursley ailesinden bahsetmiyorduk Lordum. James Potter hakkında konuşuyorduk. Her zaman çocuğun babası gibi kibirli olduğunu düşündüm. Bunu yüzüne bir kez daha vurduğumda patladı. Geçen yıl bazı çok özel anılarımı görmüştü. Bu anılar James Potter ve arkadaşlarını içeriyordu. O anıları gördükten sonra ne kadar hayal kırıklığına uğradığını anlattı. Ve-"
Voldemort devam etmesini işaret etmek için tek kaşını kaldırdı. Severus iç çekti. "Babasının kuzenine ne kadar çok benzediği için yaşadığı hayal kırıklığını anlattı. Konu kuzeni ve ailesine gelince göz yaşlarını tutamadı. Ayrıca bana sürekli ona benzemekle suçladığım babasını tanımadığını söyledi. Annesi ve babası hakkındaki bilgileri ilk kez Hagrid'den öğrenmişti."
Voldemort, tüm kötü anılarını Harry'e hatırlattığı ve Harry'i ağlattığı için sessiz bir öfke topuydu. Tehlikeli bir fısıltıyla söyledi. "Crucio."
"Bir daha Harry'nin gözünden bir damla yaş gelmesine sebep olursan yemin olsun Severus, seni, senin yarattığın lanetle öldürürüm!"
Karanlık Lord Lucius'a döndü. "Sana görevini hatırlatmam gerekmiyor diye düşünüyorum Lucius. Şimdi Defolun! İkinizi de görmek istemiyorum!"
Lucius ve Severus saygıyla eğilip çıktı. İki adam da gördükleri lanetin etkisiyle titriyordu. Ancak defalarca lanete maruz kalan Severus'un dizleri tutmadı. Tam düşecekken Lucius tarafından tutuldu ve Lucius'un yardımıyla odadan ayrıldılar. Voldemort adamları umursamadı ve masasına oturup mektuba başladı.
***
Lucius ve Severus odadan dışarı çıktığında Severus söyledi. "Teşekkürler Lucius."
"Her ne haber getirdiysen o kadar kızdı ki, laneti her zamankinden daha uzun tuttu. Ne haber getirdin?"
"Potter, Dumbledore'un etrafındaki herkesi kontrol ettiğini düşünüyor. Sırf Potter'ı savaşa sürüklemek için herkesin rol yaptığını düşünüyor. Potter haksız sayılmaz."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sen Benimsin
Fiksi PenggemarBeşinci senenin sonunda Voldemort, Harry'nin bedenini ele geçirmek istediğinde bir şey keşfeder. Harry Potter onun hortkuluğudur ve bu her şeyi değiştirir.