'💟'______________________________________________
Namjoon Jin'in kabanını eline alıp indi arabadan Jin'den sonra. Arkadan ilerlerken yarın ki programları anlatmaya başladı. Gelen teklifleri, yapması gerekenleri...
Derken eve girip Jin'i takip etti. Hâlâ işten bahsediyordu. Jin büyük banyoya girip kapıyı hafifçe ittirdi. Namjoon merdivenleri çıkıp ona yetişince banyoya ilerlemeye başladı.
"Leke için gerçekten üzgünüm. Çıktı m-"
Banyoya girdiğinde Jin lavabonun önünde durmuş ve ceketi de lavaboya koymuştu. İki elini lavaboya dayamış kafasını da eğmişti. Namjoon gelince eğik kafasını kapıya doğru çevirdi.
Namjoon'un gözleri saniyelik büyümüş ve hemen kapıyla birlikte geri çekilmişti. Kapıya dönük kafasını aynaya çevirip gülümsedi. Bilmiyordu ki Namjoon'un hislerini. Ama bu şekilde hiç öğrenemezdi. Denemeliydi sadece.
"Bir havlu verip gidebilirsin."
Suyu açıp duşun altına girdi. Dışarıdan hiç ses gelmiyordu. Sonradan ayak sesleri uzaklaştı. Ve tekrar yakınlaştı. Kapıyı çalıyordu Namjoon. Kapıyı az aralık ile açıp havluyu içeri tuttu.
"Oraya nasıl geliyim Namjoon~..?"
Gözlerini kapatıp yavaşça su sesine doğru yaklaştı. Havluyu uzatıp bekledi. Jin elinden havluyu aldığında arkasına dönüp gitmeye yeltendi. Jin'in sesiyle durdu. Gözleri hâlâ kapalıydı.
" Ha, bir de şunu unuttum."
Namjoon devamını bekliyordu ki aniden arkadan dirseğinin tutulup çekildiğini farketti. Sırtı duvara çarpınca yüzüne gelen su damlalarıyla gözlerini açtı.
Koca bedenini çekmekten olsa gerek Jin'i karşısında nefes nefese , ıslak saçlarıyla gördü. Namjoon'u çekerken gömleğin üst ve orta düğmeleri açılmıştı. Giydiği beyaz gömlek, akan suyla çoktan bedenine yapışmıştı. Siyah pantolonu daha da koyulaşmıştı.
Jin ise karşısında bir beyaz atlı prens misali saçlarına ve çıplak bedenine düşen su damlalarıyla akılları baştan alıyordu.
Jin bir hamle bekliyordu ama karşısında ki öylece dalmıştı. Namjoon gergince ve yavaşça aşağı doğru bakışlarını indiriyordu. Pantolon ve kemeri görünce rahatlayıp gözlerini kapatarak nefes vermişti. Jin'de kafasını yana çevirip gülümsemişti.
"Üzgünüm Jin. Geçici duyguların olduğu için seninle eğlenemem. Seni çok seviyorum ama sen ve Taehyung varken hiçbir şey yapama-"
Namjoon eliyle duşluğu indirip suyu kapattı. Bu dediklerinden sonra Jin'in gülüşü solmuş ve ciddileşmişti. Suyun kapanmasıyla Namjoon penisine bir dizlik attı.
Namjoon acı acı inlerken gülümsemesini tutamadı Jin. Duvara dayalı kolu indirip yatak odasına koştu Namjoon. Kendini yatağa attı. Aşağıdaki korumalarda varken hiçbir ses çıkaramazdı.
Yüz üstü yatağa dönük acının dinmesini bekliyordu. Arkadan adım seslerini duyunca yatakta dönüp gelen Jin'e baktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
' My Manager My Soulmates ' -"Concrete Walls"
FanfictionHer şey Ho-seok'un kuzeni Namjoon'un işine özenmesiyle başlar... . . . 'Okuduğun için pişman olmayacağına söz verebilirim. Sadece dene. Bunu da ilk bölümü okumaya başlayarak yapabilirsin.' °Desteklerinizi bekleyeceğim.° '°💜°' . . . °°°