5. Bölüm

2.5K 207 75
                                    

Göze aldıklarımın hepsiyle yüzleşmeye hazırdım ama biraz zaman lazımdı bana sadece.

Çökercesine yatağımın üzerine oturduğumda babaannem de yanıma oturdu endişeyle. Elimi tutup hafif sıktı.

"Meryem, evlenmek istemediğin için mi böyle dedin? " Babaannemin hâlâ umudu vardı, sorusuna başımı iki yana salladım. "Kimle evlendin o zaman kızım sen? "

"Bana biraz zaman verin babaanne, ihtiyacım olan yalnız bu. "

"Amcanı tanımıyor musun sen, o durur mu hiç? "

"Durmasın babaanne, öldürecek hali yok ya. "

"Sen yanlış bir şey yapmazsın tanıyorum seni, bir sebebin illa vardır, de ki bana arkanda durayım. "

"Keşke istemiyorum dediğimde arkamda dursaydın da bugün bunları yaşamasaydık babaanne. Belki o zaman güvenip kimle evlendiğimi, niye evlendiğimi söyleyebilirdim. " babaannem sıkıntılı bir nefes alıp elini elimden çekti. Elini yakınır bir şekilde dizine vurdu.

"Bebek işi de gerçek o vakit. " babaannem başını iki yana sallaya sallaya söylenmeye devam etti. "Ya Rabbi sen büyüksün! Bu duyulduğunda ne edeceğiz biz? Amcanın yapacaklarından bile korkmayıp neye susuyorsun o zaman?! "

"Taşıdığım canın, canına zeval gelmesinden korkuyorum! " Sesim yüksek çıkmıştı biraz. Derince bir nefes alıp bakışlarımı indirdim. "Zorlama beni babaanne benim derdim bana yeter! "

"Ne demek o öyle? Neye bulaştın sen?! "

"Yalvarırım babaanne gelme daha üstüme, diyebilecek olsam niye susayım! " Mehmet'e sözüm vardı, o başındaki belaları halledene kadar onun adını kimse duymayacaktı. Olurda üvey annesi ile üvey kardeşi varlığımdan ve bebeğimden haberdar olacak olurlarsa tüm ailesini nasıl yok ettilerse bizi de aynı şekilde yok etmek isteyeceklerdi. Neticede istedikleri mal varlığı ve servete kavuşmaları arasındaki tek engel Mehmet'i. Şimdi bir diğer engel varlığını öğreneli henüz yirmi dört saat olan bebeğimdi.

Ceren'in anlattığına göre emelleri için yapamayacakları şey olmayan insanlarmış ki Mehmet de söylemişti; 'Melek yüzleri altındaki canavarlığı insan aklı alamaz' demişti. Üvey annesini hiç görmedim ama üvey kardeşine bir keresinde denk gelmiştim. Birkaç yıl önce Mehmet Türkiye Şampiyonu olduğunda babam onu tebrik etmişti çarşıda karşılaştığımızda, o zaman yanındaydı görmüştüm. Ama Mehmet'e kardeş gibi davranıyordu gel gör ki aynı kişi Mehmet'in kız kardeşini organ mafyasına satıp böbreklerinin çalınmasına sebep olmuştu.

Mehmet kardeşini yaşatmak için kendi böbreğini verip onu hayata bağlamış. O zamandan bu zamana etraflarında olan hayini arayıp durmuş, yıllar sonra kardeşi olarak kabul ettiği kişinin aradığı düşman olduğunu öğrenmesiyle hayatının en büyük yıkımını yaşamış. Ne yazık ki onların suçlarını delillendiremeden onların tuzağında bulmuş kendini.

Dökülen gözyaşımı yavaşça silip babaanneme döndüm.

"Babaanne, ben yanlış bir şey yapmadım. " Babaannem yüzüme ne yapacağını bilemez bir şekilde bakmaya başladı.

"Bilirim bilmesine de ben nasıl anlatayım şimdi bunu her bir kişiye? "

Herkes kendince haklıydı ama iyi bildiğim bir şey vardı ki ben haksız değildim. Kapı hafif aralanırken Fatıma göründü aralıktan.

MERYEM "Tamamlandı"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin