Miran

197 21 14
                                    

  Eve 4 gibi gelmiş sonra da üstünü değiştirip eşinin yanına yatmıştı. Feci uykusu vardı, yorulmuştu ama en çokta bedenen yorgundu. Hakan Bey isteği gibi masum birini bulmuştu ve o kişi kendi çocuğu idi. Ama nedense ona yanaşırken saçmalıyordu, öyle olunca da oğlu ondan uzaklaşıyordu. Farkındaydı, bu yüzden günlerdir uykuyu adam gibi çekemezdi. Bazen yeğeniyle konuşur ondan fikir alırdı, fakat Miran ile karşı karşıya gelince saçmalardı.

8.10.

Maral uyanınca uyuyan eşini fark etmiş vede yerinde hafif doğrulmuştu. Sonra da onun saçlarını karıştırıp ufak bir öpücük kondurmuştu. Onun yıprandığını bilirdi ve onunda canı yanardı.

Maral - Han!

Dedi ikinci ismiyle seslenerek, normalde kızmak için kullandığı bu ismi şuan sevgi çerçevesinde kullanıyordu. O anda gözlerini aralayan eşiyle gülümseyip şunu söylemişti.

Maral - Doğdu güneşim, günaydın.

Miran - Günaydın yavrum.

Dedi onun dudağına ufak bir öpücük kondurarak, Maral ise tebessümle onun anlına yapışan saçlarını karıştırıp yeniden konuşmuştu.

Maral - Bir duş al bende kahvaltıyı hazırlarım, gelirken de çocuklarla gelirsin.

Miran - Emrin olur sultanım.

Diyince Maral onu son kez öpüp odadan çıkmıştı, o ise eşinin dediği gibi duş almaya gitmişti.

●●●

Miran - Günaydın Umay'ım.

Dedi ilk kızını alarak çünkü minik bebek ağlıyordu. Acıkmış vede üstü kirlenmişti, bunu fark eden Miran ise tebessümle yeniden konuşmuştu.

Miran - Tamam prenses bu pis şeyden seni kurtaracağım, ağlama!

Evet ilk altını temizleyecekti, elbette ki bundan yana gocunmazdı. Sonuçta bu çocuklar ona da aitti, gerektiğinde tüm evlatların altını temizlemişliği vardı. Ama en çokta Ediz'i kendi temizlerdi çünkü o daha çok babayı isterdi. Neyse Miran Han kızının altını temizlerken uyanmış olan 2 büyük oğlu Cengiz Han ile Doruk Han çoktan aşığı inmişti. Tek inmeyen Ediz Han idi, minik oğlu kesin yine bile bile onu bekliyordu. O kızının altını temizlerken bebeğiyse eline aldığı oyuncağı ile oynuyordu. 

●●●

Miran - Günaydın kedicik!

Dedi Ediz Han'ı kucağına alarak, Ediz hemen onun boynuna sarılıp yüzünü onun boynuna gömmüştü.

Ediz Han - Mama!

Miran - Acıktın demi?

Dediğinde aldığı onayla, onunla odadan çıkarken eşi de bebeği emzirmeye gitmişti. Ediz gördüğü asansörle isteğini belli eden bir ses çıkartınca Miran Han asansöre binmişti. Yavrusu asansörü çok severdi, hızla aşağı iniyor oluşu hoşuna giderdi.

Ediz Han - Şen bugün biy yeye giderecek mişin? (Sen bugün bir yere gidecek misin?)

Miran - Evdeyim bebeğim, gitmeyeceğim.

Ediz Han - Yaşaşın, oyun oynayayım.( Yaşasın, oyun oynayalım.)

Miran - Oynarız bebeğim.

Diyip asansörden çıkmış sonra da yemek salonuna girmişti. O anda iki oğlunu görmüştü, onu gören ikili neşeyle günaydın demişti. Miran ilk oğlunu oturtmuş sonra da hepsini tek tek öpmüştü.

Doruk Han - Baba evde misin?

Miran - Evet yavrum.

Doruk Han - Oyun oynayalım yada dışarıda ailecek birşey yapalım.

Diğer Yarım 2 " Evren Farkı"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin