Yazarın ağzından:
"ne yani ben bunlarla aynı evde mi kalacağım? Hem de biriyle birlikte uyumam lazım? NE SAÇMALIYORSUN!?"
Seungmin sinir krizi geçirmek üzereyken karşısında oturan kendiyle hemen hemen yaşıt olan gençlere baktı. Oldukları odanın duvarları, buna zorunda olduğunu hatırladıkça, üstüne üstüne geliyor daralıyordu. Karşısındakiki gençler de hallerinden memnun değillerdi.
Kimse birbirini tanımıyor, daha önce karşılaşmamıştı. Ama hepsi aynı şeyi yapmıştı. Bu hayırsever sandıkları adama kanmıştı. Üniversite öğrencileri için büyük indirim ile evlerini satıyordu. Ama kimse bilmiyordu ki bu evde 4 oda ve kalacak 8 kişi vardı. Anlaşma kağıtları imzalandığı için ellerinden bir şey gelmiyordu.
Gençlerin hepsi ev tutma konusunda zorluk çekiyordu ve bu fırsatı gözü kapalı imzalamışlardı. Sözleşme 1 yıllıktı ve birbiriyle alakasız olan bu üniversiteli çocuklar aynı evde bir de hepsi biriyle ya yana kalacaktı...
"Seungmin cim lütfen sesini alçay herkes aynı durumda"
Adamın bu ukala tavrına sinirlenen Changbin bağırmaya başlamıştı.
"kimse istemiyor işte ver paramızı yırt sözleşmeyi!"
"artık çok geç sözleşmeyi düzgün okumamanızın sorumlusu sizdiniz, şimdi vazgeçerseniz paranızı vermem, ister dava açın ister şikayet edin hiçbir şey yapamazsınız, sizi dolandırmadım ben işimi yapıyorum"
"pislik" (8'i birden)
Yapacak bir şey olmadığını anlayanlar ayaklanmıştı, yani hepsi. Kapıdaki bavullarını yüklenip onları bırakması için gelen geniş arabaya binmişlerdi. Yoldalarken herkes dertli dertli önüne bakıyordu.
"bari gideceğimiz ev güzel olsun, çöplük gibi çıkarsa sanırım bölümümü bırakıp evde evlenmeyi bekleyen kızlar gibi oturacağım, güzelim ellerim çamaşır suyundan kırış kırış olacak sanırım" (felix)
"o kadar katılıyorum ki benim yurttan bir da girmemek üzere ayrılma sebebim aynı odada 6 kişi kalmamızdı, ama şimdi..." (seungmin)
"şunu bir kafana sok burada kimse birbirine bayılmıyor, herkes aynı durumda konuşmak yerine alışmak zorundayız" (Chan)
"çok konuşuyorsun ve yaşlı görünüyorsun kaç yaşındasın" (seungmin)
"25 yaşındayım sadece son senemdeyim ve okul değişimi yüzünden buna katlanıyorum canım" (Chan)
Birbirleri göz deviren ikiliden sonra araba durmuştu. Tek tek aşağı inen gençler evin hangisi olduğunu seçmeye çalışıyordu. Şoför evin numarasını söylediğinde herkes evlerin numaralarını incelemeye başlamıştı. Sonunda 103 numaralı evi bulduklarında dış kapıyı açmıştı birisi. Hepsinin aklında aynı şey vardı. Bu ev çok fazla lüks ve güzel... Herkes içeri doluştuğunda kapıyı kapatan Chan ın bile ağzı açık kalmıştı.
"evin içinde havuz var... EVİN İÇİNDE HAVUZ VAR HAVUZ VAR!" (Jeongin)
Mutluluktan önüne gelen ilk kişi yani hyunjin e elektro şok verilmiş gibi sarsmaya başladı. Hala evde havuz var diye bağırıyordu.
"beni bir bırak!" (hyunjin)
Ellerini ondan çekip mutluluğunu ellerini çırparak devam ettirmişti genç oğlan. Bahçeyi, ağaçları, evin beyaz rengini şenlendiren çiçekler, fazla lüks görünen etrafındaki çiftler ve siyah kapısını uzun uzun süzdükten sonra içeri girmişlerdi. İçeri de dışarısı gibi lükslükle doluyken ev sahibinin akıl sağlığının yerinde olup olmadığını sorgulamışlardı. Herkes bavullarını üst kata yani kalacakları dört odaya çıkan merdivenin oraya koymuşlardı. Herkes salona geçip, sanki burada 8 kişi kalınacağını biliyor gibi olan geniş koltuğa oturmuşlardı. Lider ruhlu ve diğerlerine göre daha az konuşmaktan çekinen kişi yani Chan konuşmuştu.
"şimdi herkes kendine oda arkadaşı seçecek, yataklar biliyoruz çift kişilik" (Chan)
İlk olarak Jeongin söze girmişti. Kısaca kendini tanımıştı.
"ben başlayayım Yang Jeongin adım, eğlenceli bir kişiliğim var 2001 liyim, uyuma konusunda deli yatmam yani dağınık değilimdir, yemek yapamam sadece" (Jeongin)
"deli yatmam deyince hemen herkes sana seninle oda arkadaşı olalım demeyecek" (Minho)
Jeongin in yüzü düşmüş ve kollarını bağlayıp susmuştu.
"kura çekelim?" (Jisung)
Kimse birbirini tanımıyor olduğu için kabul etmişti. Jisung bulduğu bir kağıda rastgele 4 kişinin isimlerini yazmıştı. Kendi adı olmak üzere, Felix, Seungmin ve Jeongin in ismini yazmıştı. Kartları karıştırıp diğerlerine uzatmıştı.
"bana... Jeongin çıktı" (Changbin)
Yüzü düşük olan Jeongin aynı odada kalacağı gence bir göz gezdirdikten sonra başını sallamış ve önüne tekrar dönmüştü.
"Felix kimdi?" (hyunjin)
"benim" (felix)
"hyunjin ben memnun oldum maviş" (hyunjin)
Felix in göz alıcı mavi saçlarına gülerek karşılık vermişti hyunjin. Felix maviş demesine şaşırmış ve tepki vermeden geri önüne dönmüştü.
"Jisung sendin sanırım?" (Minho)
"evet, sen...?" (Jisung)
"Minho"
İkisi de yalancı bir gülümseme sunmuştu birbirlerine. Son kalan Chan ve seungmin de aynı odada kalacaklarını anlamıştı.
"bay memnuniyetsiz aynı odada kalıyoruz?"
"evet bay yaşlı aynı odadayız"
^~^
Yeni fic wuhuuu
Foto çok iyi yalnız dvskgdkdhd
Nasıl bir başlangıçtı?
Mükemmel planlarım var bu konuyla ilgili
Bol bol yorum yapıp enerci verin lütfen
Enerciiiii
Diğer bölümde görüşelim
💜
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Haven | ot8
FanfictionBirbirini tanımayan 8 genç aynı evde kalmak zorunda kalırlar... "önüne dön, ve benimle aynı odada hatta evde kalacaksan alış buna" (Chan) "saçmalama be ne bakıcam ben sana, normal bir insan gibi 'kızlardan' hoşlanıyorum" (seungmin) Chanmin - Hyunl...