8🌱

785 95 119
                                    

(önceki bölümle aynı gündür akşam yemeği saatleri diyelim)

"Minho, jisung odada mı? Yemeğe gelmeyecek mi?" (jeongin)

"h-hayır, bilmiyorum" (Minho)

Minho nun yüzünün sürekli düşük olmasının nedeni tabikide Jisung ile arasının böyle olmasıydı... Herkes onun böyle oluşuna bir yandan üzülüyor diğer yandansa hakkettiğini düşünüyordu. Minho geldiğinden beri rahatsız etmedik insan bırakmamıştı bu evde üzülsün kimsenin umru olmazdı, ama diğer tarafta hiçbir suçu olmayan Jisung vardı? O da üzülüyordu. Aynı evin içinde saklambaç oynamaktan yorulmuşlardı.

"Seungmin" (chan)

"efendim" (Seungmin)

Chan kaş göz işareti yaparak ona Jisung u çağırmasını istemişti. Ama Seungmin asla anlamayarak kızmıştı ona.

"ne kaş göz yapıyorsun söyle ne ol-" (Seungmin)

Seungmin in omzunu tutmuştu Felix ve aynı anda da ayaklanmıştı.

"sinirlenme, yemeğini ye" (Felix)

Chan ın yaptığı kaş göz işaretini Felix anlamıştı. Tamam der gibi iki gözünü birbirine bastırmış ve mutfaktan çıkmıştı. Merdivenlerden de çıkıp odanın kapısını çaldı.

"jisung benim Felix"

Kapıyı çok geçmeden açmıştı jisung.

"yemeğe gelmiyor musun?"

"hayır canım istemiyor teşekkürler"

"ama olmaz böyle yorgunsun hem okulda bir şey yemediğini söylemiştin, hadi inelim"

Felix onun kolunu tutmuş çekiştirecekken jisung hareketsiz kalmıştı. Sonuçta Felix e göre daha yapılı biriydi..

"Felix çok düşüncelisin sağol ama lütfen ısrar etme"

"bana bak şu Minho yüzünden bu halde olamazsın tamam mı? Tamam oldu öyle bir şey oyun içindi, daha fazla uzatmayın aynı evde, aynı odada kalıyorsunuz, daha ne kadar gece 1 den sonra sessiz sessiz odana gideceksin?"

Jisung un gözleri çoktan akmaya başlamıştı... Kafasını yere eğip yaşlarını yanaklarından sildi. Zaten yeterince kötü hissederken bir de Felix üstüne gelince kendini tutamamıştı.

"b-ben özür dilerim jisung"

Onun omuzlarından tutarak kendine bakmasını sağladı. Ağladığını görünce bin parça olmuştu. Anlık onu teselli etmek adına arkadaşça, samimilik kokan şekilde sarıldı. Sırtını patpatladı.

"ondan korkma jisung, ondan utanma, ondan çekinme, ne düşünüyorsan açık açık söyle ona, her şey güzel olacak en sonunda"

Jisung sarılmayı bıraktı ve odaya girip kapıyı kapattı. Yatağa oturup ağlamaya başladı sessiz sessiz...

Felix olanlarla şokta gibiydi. Aşağı indi ve direkt Minho ya seslendi.

"Minho yukarı çıkar mısın?"

"anlamadım?"

"neyini anlamadın yukarı diyor çocuk!?" (chan)

"tamam çıkıyorum!"

Felix yerine otururken Minho kalkmıştı. Merak ve tedirginlikle yukarı adımladı. Bu sırada mutfakta hyunjin Felix in saçlarını okşamaya başlamıştı.

"iyi misin?" (Hyunjin)

"iyiyim, jisung u birinin uyandırması lazımdı, onu biraz kırsam da yaptım" (Felix)

Haven | ot8 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin