*Texting*
❝Özlemesem gelir miydim?" diye fısıldadım yüzüne doğru. Gözleri hafifçe kapandı.
"Daha önce neden gelmedin?"
"Gelemedim."
"Gelseydin."
"Gelseydim kapın bana açık olur muydu?" dedim korkarak. Gözleri hafifçe aralandı.
"Gelseydin kapımın san...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
♤
SEZİN ÖZEVİN
Hayatı boyunca tüm istekleri yerine yetmiş bir kız çocuğu olmuştum. Ailemin maddi durumu oldukça yerinde olduğu için ne istersem alınırdı. Şımarık değildim belki ama bir şeyin benim olmasını istediğimde sonuna kadar savaşır sonra onu her şeyden sakınır, başkalarının eline geçmemesini sağlardım. Korumacı bir yapım vardı, sevdiklerimi kolay kolay paylaşamazdım. Şimdi ilk kez bir şeyi istiyordum ama savaşmaktan korkuyordum. Ya o zaten birileri için savaşıyorsa? Ya başkasını istemiyorsa. İçim içimi yiyordu ama tek bir hamle bile yapamıyordum ve bu beni bitiriyordu.
Kütüphanede oturmuş Kayayla Ahenki izliyordum. Çünkü yapacak başka aktivitem yoktu. Altuğ arkadaşlarını da peşinden sürüklemiş sırf Pınara yardım etmek için buraya kadar gelmişti. 'Bu aşk değil de ne be' moduna girip Pınarı darlayabilirdim ama şu an yeteri kadar neşeli değildim. Aslına bakarsak son bir haftadır neşem bedenimden çekilmiş gibiydi. Arkadaşlarımla eskisi gibi gülüp eğlenemiyordum. Çünkü yanımızda hep o oluyordu. Aman şimdi nasıl gözüküyorum acaba, bana bakıyor mu acaba telaşına kapılıp neredeyse tek bir laf bile etmiyordum.
Bildirim sesiyle birlikte irkilerek gözlerimi telefonuma indirdim. Kildini açarak bildirim paneline göz gezdirdiğimde gözlerime inanamadım. Gözlerimi birkaç kez açıp kapayarak doğruluğundan emin olduktan sonra üzerine tıklayarak mesaja girdim.
Deniz: Sezin, neredesin?
Biraz bekledikten sonra -bir dakika- titreyen parmaklarımla cevap yazmaya çalıştım.
Siz: okuldayım.
Siz: neden?
Hemen çevrimiçi oluşunu izlerken kalbimin durduğunu hissettim.
Deniz: boşsan bana eşlik eder misin diye soracaktım da.
Gözlerim berelirken çocuğa 'TABİİ Kİ DENİZ!' ya da 'BEN DE SENİ SEVİYORUM!' benzeri bir şey yazmadan önce derin bir nefes aldım.
Siz: olur tabii ama nereye gidiyorsun ki?
Deniz: alışveriş yapmam lazım. Birkaç parça bir şey alıcam.
Deniz: senin zevkin iyi olduğu için sana danışayım dedim.
İçimdeki her şeye fazla tepki veren Sezin çığlık çığlığa olsa da onu susturabildim.
Siz: ay olur tabii.
Al işte! Bak yine kendini durduramadın ay dedin. Ne olacak senin bu huyun?
Deniz: tamam o zaman. 10 dakikaya falan seni almaya gelirim ben.
