" ya yağız bak vallahi geberteceğim seni ne balayı ya gerçek evli değiliz biz unuttun herhalde"
" ya babam rezervasyon yapmış ben ne yapabilir acaba "
" gitmeyeceğiz de zeliş hasta olmuş de otele alerjisi varmış de ne bilim uydur bir şeyler "
" uyduramam gideceğiz "
" bana bak işine geliyor herhalde senin "
" ee yani tatil yapmış olacağız sonuçta "
" ya ne tatili sen bizim neden evlendiğimizi unuttun herhalde " dediğimde kapının çaldığını duydum ve içeriye hakanın girdiğini duydum
" sesiniz dışarı kadar geliyor bir sorun mu var " halitten izin kopardığımız gibi soluğu hakanın yanında aldım ve her şeyi anlattım
" yok bir şey " dedi yağız
" sizi bekliyorlar hadi " dediğinde üstümdeki gelinliği süzdü
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
" yani aşırı güzel olmuşsun okey ama keşke gelinliğe benzeyen bir şey alsaydın " dedi hakan
" beyaz işte "
" beyaz olan her elbise gelinlik sayılmaz güzelim "
" sen siyah gelinlik giymediğime şükret bence " diyerek elimle elbiseyi düzelttim
" tamam tamam bir şey demedim hadi sizi bekliyorlar aşağıda "
"sen nikah memurunu ayarladın dimi " dedim hakana
" ayarladım ayarladım öyle sahte bir belge imzalayacaksınız sadece " düğün bizim evde yapılıyordu kalabalık sayılmazdık yağızın bardaki arkadaşları halit ve bir kaç koruma rıza amca da vardı fakat kerim görünürlerde yoktu aşağıya indiğimizde sanki gerçekmiş gibi rıza amcayı duygulu görmeyi beklemiyordum biz yerimize oturduğumuzda memur genel konuşmasını yaptı ve ardından
"siz rıza kızı zeliş halit oğlu yağızı kocalığa kabul ediyor musunuz " dediğinde yağıza döndüm o bana bakarken bende ona baktım ardından memura dönmeden yağızın gözlerine bakarak
"evet " dedim sakin bir ses tonuyla ayı soruyu yağıza da sorulunca oda gözlerini benden çekmemişti
"evet " dedi o da aynı sakinlikle
" belediyemizin bana verdiği yetkiye dayanarak sizleri karı koca ilan ediyorum gelini öpebilirsin " dediğinde yağızla göz göze geldik bu kısmı unutmuştuk yavaş yavaş ayağa kalktığımızda yağız dudaklarıma baktı ben ise kaşlarımı kaldırarak dudaklarımı öpmesine izin vermedin ardından kısık sesle
" alnımda öp " dediğinde sırıttı ve dediğimi yaptı ardından alkışlar koptu uzun süreli bir tantanadan sonra herkes dağılmıştı ardından kerimin geldiğini gördüm
