evet artık tam anlamıyla parise ayak basmış bulunmaktayım önceden babamla en çok geldiğimiz ülke annem buraya aşık biriymiş ondan tek hatıra da Eyfel kulesiymiş
otelin önüne geldiğimizde arabadan inmeden dışarıda bizi bir sürü kişinin karşıladığını fark ettim
" elimi tut " dedi yağız
" neden "
" balayına geldik ya karıcım askerlik arkadaşım gibi durma yanımda istersen " haklı olmasıyla birlikte elini tutarak arabadan indik
" hoş geldiniz yağız bey "
" hoş geldiniz zeliş hanım " lar havada uçuşuyordu bu kadar toplanmaya ne gerek vardı canım
" merhaba bay henri nasılsınız " dedi fransızca konuşarak
" iyiyim sizi gördüm daha iyi oldum evlenmişsiniz hayırlı olsun " diyerek bana da döndü yağız sanırım fransızca bildiğimi bilmediğinden komik bir şekilde tercüme ediyordu
" ben size odaya kadar eşlik edeyim " diyerek dediğini yaptı ve kral dairesi görüntüsünde mükemmel bir odaya getirdik
" ben sizi yalnız bırakayım eğer bir isteğiniz olursa aramanız yeterli " diyerek odadan çıktı ben ise odayı keşfe çıktım hoş oda demeye bin şahit isterdi bildiğin ev gibiydi burası
" beğendin mi "
" fena değil kendi evimi tercih ederim " dedim dalgın bir şekilde
" kendi evimi derken " dediğine cevap vermeden balkona çıktım ve Eyfel kulesini izlemeye başladım uzakta olabilirdi fakat yüksekte olduğumuz için görebiliyordum yağız cevap vermeyeceğimi anlayarak
" aç mısın " dedi
" seni bile yiyebilecek kadar açım " dediğimde sırıtarak
" dün bence yeteri kadar yedin hala mı açsın " dedi imayla
" çok komik kocalık vazifeni yap da git karına yiyecek bir şeyler bul " dediğimde gülerek içeri geçti yemek sipariş ettiğinde çok geçmeden kapımız çalmıştı her çeşit şey vardı yedikten sonra odaya girdiğimde iğrenç bir manzarayla karşılaşarak yağızı çağırdığımda o da aynı tepkiyi verdi
" bunlar ne ya " diye söylendim
" yani balayı çiftiyiz sonuçta " diyerek yatağız üstündeki güllerle göz göze geldik
" ya Allah aşkına git birini ara temizlesinler şurayı ya "
" saçmalama ne diyecek adamlara benim karım hiç romantik biri değil zaten balayında da değiliz mi diyeceğim "
" diyebilirsin " dediğimde kafasını yana yatırarak bana baktı
" alerjisi varmış de " dediğimde poflayarak telefonunu çıkarttı ve dediğimi yaptı çok geçmeden bir kaç kadın gelerek odayı temizleyip gittiler
" mutlu musun " dediğinde sorusuna cevap vermeden
"yorgunum ben bir kaç saat kestireceğim sende ne halin varsa gör " dediğimde kalkarak odaya geçtim arkamdan bir şeyler söyleniyordu fakat duyamayacak kadar yorgundum
her zaman ki gibi karşımda yine babamın yüzü belirdi paristeki evimizdeydik annem de vardı resimlerden gördüğüm kadarıyla çok güzel bir kadın dı annem babamla birlikte balkonda kahvaltı ederlerken yanlarına gitmek istiyordum fakat hareket edemiyordum bağırıyordum fakat sesimi duymuyorlardı
" babaa " diye bağırdım duymadı
" annee " diye bağırdım duymadı
duymadılar sanki ben orda yokmuşum gibiydi ya da onlar yokmuş gibi
nefes nefese onları sayıklarken omuzlarımda birini elini hissediyordum
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İNTİKAM
Dla nastolatkówGözlerinizin önünde babanızın öldürüldüğünü görseniz ne yapardınız ? Evet tam tahmin ettiğim gibi intikam alırdınız. Bu da benim intikam hikayem
