avcıları da avlamaya yemin etmiş kim taehyung, onu kurtarmaya çalışan ama ilk hedeflerinden biri olan kim seokjin'i es geçecek miydi?
#taejin
#ukejin
#semetaehyung
#oneshot
oy sayısı birazcık, birazcık az olabilir amaa asla bu fici bırakmayı planlamıyorum. daha önce de söylediğim gibi son kurgularım; foreshadow ve cerebrum jailed. yorumlar biraz artarsa çok hoş olur gerçekten, en sevdiğim şey yorumlarınızı cevaplamak oy vermeseniz de olur. şaka
bu tatlı şakayla beraber yeni bölüme keyifle geçelim, bir sonraki bölümde görüşmek üzeree
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Seokjin birçok kez mahkeme salonuna adım atmıştı. İlk girdiği gün bir lise gezisindeydi. Babasının izinden gideceği kesin bir şey olduğu için hocalara bütün bir hafta boyunca yalvarmış, sonunda Hukuk isteyen öğrenciler için bir gezi düzenlenmesini sağlamıştı.
Her bir üniversitenin Hukuk bölümünü gezmişler, en sonunda adalet sarayına gelmişlerdi. Seokjin hayatının en güzel gezisi olarak o günü seçmişti. Bir sürü geziye gitmiş, birbirinden güzel yerler görmüştü fakat mahkeme salonundan gelen tahta kokusu ona hayatının en güzel gününün nasıl hissettirdiğini hep hatırlatmıştı.
Seokjin ilerleyen zamanlarda aynı ortama girdikçe sıkılacağını söyleyen insanlara yalnızca göz devirmiş, ne kadar aptal oldukları hakkında annesine söylenmişti. Bütün gece kütüphanede çalıştıktan sonra nöbetten gelen annesiyle beraber konuştukları konular genelde bu tarz şeylerdi.
Çok da büyük olmayan evlerinin mutfağında, davlumbazdan gelen loş ışıkla beraber kahvelerini içerlerdi. Seokjin annesine dair bütün anıları sakin ve huzur verici olarak tanımlardı. Okulunda yaşadığı zorbalıkları, kavgalarını, ilk aşklarını anlatırken annesi yüzünde hep sakin bir gülümsemeyle dinlemişti. Seokjin ne kadar yorgun olursa olsun asla onu dinlemeden odasına kapanmayan annesine oldukça düşkündü.
Fakat bunu bütün bir dünya biliyordu ki Seokjin onu sır gibi saklayan babasına her şeyden daha düşkündü. Diğerinin kıravatlarını alıp beceriksizce boynuna sarar, ince çerçeveli yıllar boyunca kullandığı gözlüğünü alıp ne kadar gözü ağrırsa ağrısın takardı. Genç adam iş çıkışı oğlunu evde o şekilde görünce dayanamaz, yüzünde oluşan gülümsemeyle beraber oğlunu kucaklardı.