Seokjin diğerinin varlığına oldukça alışmıştı.
Diğerinin eve geç saatte içkili bir şekilde gelmesine, gelmemesine veya sabahın köründe üzerinde kadın parfümü kokusuyla onu kontrol etmesine alışmıştı. Diğeri ona her akşam yemek hazırlıyor, Seokjin de bunun karşılığında öğle yemeklerini hazırlıyordu.
Taehyung evden her gittiğinde Jungkook'tan almasını rica ettiği ikinci telefonundan diğerleriyle iletişim kuruyor, Yoongi ve Hoseok'un o günden sonra her gün ona sövmesini dinliyordu.
Evet hak etmişti ancak inandırıcı olması gerekiyordu ve biliyordu ki inandırmıştı. Çünkü Taehyung ne zaman evde olmasa korumalardan bazıları gelip onu kontrol ediyorlar ve biraz dinlenmesini söyleyerek ona çay yapıyorlardı.
Seokjin çoğuyla yakınlaşmış, onu idol olarak gördüklerini duyunca şaşırmıştı. İki korumanın ona karşı her zaman yakın olduğunu biliyordu ancak yüz yüze neden onu sevdiklerine dair bir açıklama duyunca şaşırmıştı elbette.
Birinin ismi Mingyu'ydu. Kendisi yetimhanede büyümüş, 18 yaşına gelmeden yetimhaneden çıkıp sokaklarda iş ve ev aramaya başlamıştı. Seokjin diğerinin hiç durmadan ona anlattığı hayat hikayesini dinlemiş, Mingyu ara sıra gözleri dolsa da bunu gizleyebilmişti.
Soon-young ile de sokaklarda tanışmışlardı. İkisi de iş için aranıyorken karşılaşmışlar, ardından işe hangisinin daha çok olduğu hakkında tartışırlarken Cheol ikiliyi ayırmış ve iş verebileceğini söylemişti. Taehyung'un ekibine katılmaları böyle kolay bir şekilde olmuştu. Aslında Taehyung için çalışmıyorlardı. Onlara söylenen patron başka birisiydi. İşe başladıklarından beri böyle öğrenmişlerdi fakat bir anda patronları onları Taehyung ile ilgilenmekle görevlendirmiş, böylelikle Taehyung gibi biriyle karşılaşmış olmuşlardı.
Seokjin hepsini Taehyung'un adamları sandığı için şaşırmıştı ancak diğerleri görevlerine sadıklardı. Taehyung onların patronuymuş gibi emirlerine uyuyorlar ve asla karşı çıkmıyorlardı.
Garipti.
Taehyung'u hapisten çıkardıktan sonra hayatının bu kadar tepetaklak olması garipti. Farklı insanların hikayelerini dinlemiş, arkadaşlarıyla iletişimini onların güvenliği için en aza indirmişti. Annesiyle bile haftada bir kez konuşur olmuşlar -ki diğeri her sabah onu arayıp yemek yemesi konusunda azarlıyor, geceleri uyumadan önce diğerinin yemek yediğinden emin oluyordu- annesi bu konuda şikayet etse de Seokjin'de babasının ölümünden sonra gördüğü farklılıklar yüzünden sessiz kalmıştı.
Seokjin de farkındaydı.
Gittikçe çöküyor gibi hissediyordu.
Sabahları uyanır uyanmaz duşa giriyor, bazen girmiyor, ardından ofisine kapanıp bütün gününü orada geçiriyordu. Bunun Taehyung'a kendini acındırma planıyla alakası yoktu. En başta bunu bir plan olarak görse de yapacak başka bir şeyi yoktu. Dizi veya film izleyemiyor, yemek yaparken eskisi kadar keyif almıyordu. Yaşamaya hevesinin kalmadığını fark edeli çok olmuştu ama bunun gerçek olduğunu görmek canını sıkmıştı.
Mingyu ara sıra gelip yemek yapıyor, Seokjin'in ofisine bırakıp sessizce evden çıkıyordu. Ara sıra onlarla sohbet ediyorlar fakat günün sonunda Seokjin yatağında uyku hapının etkiye girmesini beklerken sessizce tavanı izliyordu.
Üç güne bir mahkemelere gidiyor, ona gelen bütün davaları halletmeye devam ettiğinden emin oluyordu. Jimin'i birkaç kez mahkeme salonunda görse de tepki vermemeye çalışmış, diğerinin dolu gözlerinin ardından onu izlemesine izin vermişti.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
cerebrum jailed |taejin
Fiksi Penggemaravcıları da avlamaya yemin etmiş kim taehyung, onu kurtarmaya çalışan ama ilk hedeflerinden biri olan kim seokjin'i es geçecek miydi? #taejin #ukejin #semetaehyung #oneshot