Her ne kadar tehlikeli olsa da sonuçlarına katlanamayacağımız şeyler için hayatımızın değerini görmezden gelebilirdik.
Sonuna kadar pişman yaşamaktansa elinden geldiği kadarını gerçek anlamda yapmak insana en azından ' denedim ' demenin rahatlığını verirdi.
Jungkook bütün hayatı boyunca en yakın arkadaşına olan sevgisini içinde tutabilirdi fakat böyle yaparsa sonsuza kadar ' ya o da beni seviyorsa? ' düşüncesi ile boğuşmak zorunda kalacaktı.
Bu yüzden hiç düşünmeden bir şeyler hissettiğini ve bu duyguların silinmez olduğunu anladığı anda Seokjin'e açılmıştı. Seokjin'i elbette kaybetmek istemiyordu fakat hayatı boyunca bir belki ile de yaşamak istememişti.
Hoş Seokjin onu olabilecek en nazik şekilde reddetmiş, Jungkook ile olan arkadaşlığına devam etmişti.
Jungkook sert bir yumruk veya onlarca hakaret beklemişken ona nazikçe gülümseyen ve omzunu sıkan beden karşısında ona daha çok aşık olmuştu. Evet, yapmamlıydı ama duygularına nasıl söz geçirecekti ki?
Seokjin onunla öyle nazik bir şekilde ilgilenirken, uzaktan uzaktan onu izlerken ve o kadar güzel gülüyorken Jungkook onu nasıl sevmeyecekti ki?
Pes etmiyordu, Seokjin onu sevmiyordu -bunu bütün dünya biliyordu- fakat Jungkook yine de deneyecekti. Seokjin gibi birini, hayatının aşkının öylece yok olmasını istemiyordu.
Fakat son zamanlarda canı o kadar yanıyordu ki daha fazla ofiste durmak istemiyordu. O aptal adamla aynı ofiste olmak, Seokjin'in odasında Taehyung olduğu için odaya girememek canını yakıyordu.
Odaya girdiğinde karşılaşacağı görüntünün korkunç olasılıkları adımlarının geriye gitmesine sebep oluyordu.
Seokjin onu tatlı bir şekilde selamlarken arkasından alayla ona bakan Taehyung'u görmek sinieini bozuyordu. Çünkü Taehyung'un olayı çözdüğünden emindi. Diğeri öğle yemeğine çıktıklarında inatla Seokjin'in yanına oturuyor, her seferinde Seokjin'i sinirlendirerek diğerinin kıpkırmızı olmasını sağlıyordu.
Ne zaman Seokjin ile konuşsa ardından kafasını çevirip Jungkook'a sırıtmayı ihtimal etmiyordu. Junglook bu durum biraz daha devam ederse diğerini yumruklamaktan çekinmeyecekti, açık açık onunla alay eden bu aptal adamı kesinlikle yumruklamak istiyordu.
" Şu dosyayı uzatır mısın? " Seokjin odasının önünden geçerken duyduğu kibar sesle iç çekmiş, Taehyung'un yine o odada olduğunu anlayınca çenesinj sıkmıştı.
" Elin yok mu? " Jungkook diğerinin yine Seokjin ile uğraşmasına dayanamamış olacak ki hızlı adımlarla kendi odasına ilerlemiş, Seokjin ise burnunun ucuna kadar inen gözlüğu geriye ittikten sonra diğerine kısa bir bakış atmıştı.
Taehyung göz devirdikten sonra Seokjin'in söylediği dosyayı uzatmış, Seokjin sessizce işine dönmüştü.
" Yorulmadın mı? Daha dün davan bitti, şimdi yenisine hazırlanıyorsun. Bir haftadır uyumadın resmen dokunsam öleceksin. "
" Ah, beni duygulandırıyorsun Taehyung. Her dakika beni tehdit eden adamdan böyle sözler duymak... aşık olacağım diye korkuyorum. " Taehyung diğerinin alaylı cümlesiyle yüzüne soğuk bir ifade yerleştirmiş, Seokjin yine tehdit yiyeceğini düşünerek gözlerini yummuştu.
" Bana aşık olmak kötü bir şey mi? " Seokjin aldığı soruyla kaşlarını çatmış, Taehyung'a kısa bir bakış atmıştı.
" Ne bileyim, olan birine sor. " Taehyung gözlerini kaçıran bedenle alayla gülümsemiş, parmaklarıyla tahta masanın üstünde küçük sesler çıkarmaya başlamıştı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
cerebrum jailed |taejin
Fanfictionavcıları da avlamaya yemin etmiş kim taehyung, onu kurtarmaya çalışan ama ilk hedeflerinden biri olan kim seokjin'i es geçecek miydi? #taejin #ukejin #semetaehyung #oneshot