18

213 16 10
                                    

Dean'nın yanından ayrıldıktan sonra dışarıda gezinmeye başladım. Gözlerden uzak bir yer bulduğumda bir taşın üstüne oturdum. Bir yandan da Brenda Lee- Emotions parçasını mırıldanıyordum. 

"Merhaba."

Başımı kaldırıp konuşan adama baktım. 

"Merhaba?"

"Ben Spencer. Deanna'ın oğluyum. Ve sende..?"

"Max." kısa bir cevap verip önüme döndüm. Ama Spencer'in gitmeye niyeti yok gibiydi. Yanıma oturdu.

"Burayı nasıl buldun peki?"

"Güzel." Kısa cevaplar verdiğimin o da farkındaydı.

"Pek konuşkan değilsin sanırım ha?

"Pek sayılmaz. Tanımadıklarıma karşı konuşkan değilim doğal olarak."

"Artık tanışıyoruz. Ben yabancı değilim. Ayrıca sohbet etmek istediğinde her zaman bana gelebilirsin."

Adamın ısrarla zorlaması sinirimi bozmaya başlamıştı.

"Sağol ama arkadaşlarımla konuşmayı tercih ederim."

"Ah doğru. Şu arkadaşların. Duyduğuma göre geldiğinden beri onları dilinden düşürmüyormuşsun."

"Evet öyle."

"Onların bugün gelebileceğini sanmıyorum."

"Nedenmiş?"

"Fırtınadan dolayı düşen ağaçlar yolları kapatmış. Aaron söylemişti. Yani yolları biraz uzayacak. Yarın gelirler."

"Belli olmaz. Bugün de gelebilirler."

"Pek sanmıyorum ama her neyse. Evine yerleştin mi?"

"Hayır. Bir evimin olduğunu şuan öğreniyorum."

Spencer ufak bir kahkaha atıp ayağa kalktı.

"Hadi gel o zaman."

İstemsizce ayağa kalktım. Spencer'i takip etmeye başladım. Beyaz bir evin önünde durduğumuzda ilerleyip kapıyı açtı. Bana evi gezdirdi. Ev gerçekten çok güzeldi. Tekrar aşağı indiğimizde kapının önünde Deanna duruyordu.

"Evi nasıl buldun?"

"Çok güzelmiş. Teşekkür ederim."

Deanna bana gülümserken tekrar konuştu.

"Spencer ile tanışmışsınız."

"Evet. Tanıştık."

"Ne güzel. Seni bu akşam evime davet etmek istiyorum Max. Hoş geldin yemeği."

Kadın gülümseyerek bana bakmayı sürdürürken gülümsemeye kendimi zorladım.

"Tamam gelirim."

"Harika! O halde biz seni yalnız bırakalım da biraz dinlen."

Deanna ve Spencer gittiğinde üst kata çıkıp kendimi yatağa attım. Tavanı izlerken kendimi çok bencil hissediyordum. Ben burada bu kadar rahat bir yerde uzanabilirken onların ne halde olduğu hakkında hiçbir fikrim yoktu. Daryl'ın ne halde olduğu hakkında hiçbir fikrim yoktu. Tek tesellim onların da buraya gelecek olmalarıydı.

Uzandığım yerde doğrulup biraz öyle durdum. Serumum bitmişti. Dean'ın yanına çıkmak için evden çıktım.

                                                                                        ***

Yeni serumla eve geldiğimde koltuğa oturdum. Yolda giderken birkaç insanla tanışmıştım. Kapı çaldığında ayağa kalkıp kapıya ilerledim. Kapıyı açtığımda sarışın bir kadın elindeki tepsiyle gülümseyerek bana bakıyordu.

Infection/Daryl DixonHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin