"Peki hyung. Yaparım ben."
"Yapacaksın zaten." Sunghoon acımasızdı.
Riki çantasını kenara bıraktı ve tozlu odaya baktı. İşine pencereleri açıp odayı havalandırmakla başladı. Sunghoon oturmuştu ve telefonuyla ilgileniyordu. Ona bakmıyordu bile.
Riki onu umursamadan gelişigüzel ortalığı toparladı ve süpürgeyi aldı eline. Sunghoon hâlâ onunla ilgilenmiyordu.
Riki yavaşça yerleri süpürmeye başladı. Ancak Riki'nin toza alerjisi vardı ve bu oda toz ile bütünleşmişti.
Süpürdüğü için oda komple toz olmuştu. Bu da Riki'nin hapşırmaya başlamasına sebep olmuştu.
Onun bitmek bilmeyen hapşırık krizlerine sinirlenen Sunghoon ayağa kalkıp süpürgeyi elinden aldı Riki'nin.
"Başımı ağrıttın, git ileride dur biraz. Unutmuşum tabii toza alerjin olduğunu." Riki'nin cevap olarak tekrar hapşırmasıyla Sunghoon göz devirdi.
"Çık şu odadan."
Riki'nin başını iki yana redddedercesine sallaması üzerine Sunghoon sinirle ofladı ona karşı. Kolunu kavradığı gibi dışarı çıktı Riki ile birlikte. Ve yakınlarındaki tuvalete sürükledi onu.
"Elini yüzünü yıka, hadi."
Riki Sunghoon'un dediğini yapıp lavaboya yaklaştı. Elini yüzünü yıkadı ama çekilmedi lavabonun önünden. Suyu da kapatmamıştı. Geriye dönüp Sunghoon ile göz göze geldi ve önüne döndü. Aklına gelen şey gülümsemesine sebep olmuştu.
Riki suyu iyice açtı ve eline doldurdu. Sunghoon inansın diye yüzüne yaklaştırır gibi yaptı. Sonra aniden arkasına dönüp bir avuç suyu onun üzerine fırlattı.
Sunghoon şokla ıslanan üzerine bakarken Riki ona fark ettirmeden bir avuç su daha aldı. Tekrar Sunghoon'a fırlattı suyu ve tuvaletten çıkıp koşmaya başladı. Sonunun kötü olacağını biliyordu ama eğlenmek istemişti.
"YA RİKİ! GEL BURAYA."
"HAYIR HYUNG!"
Riki koşarak az önceki, dünyanın bütün toz kaynağına ev sahipliği yapan o odaya girdi. Tam Sunghoon yakalamasın diye kapıyı kapatacaktı ki içeri o girdi. Suratında tatlı bir sinir ifadesi vardı, öfke yoktu.
"Beğendin mi yaptığını? Üstümün haline bak."
Riki yapmacık bir ifadeyle Sunghoon'u süzdü. Sonra yine yapmacık bir ifadeyle ekledi. "Hmm, çok beğendim hyung. Seni de çok beğendim bilgin olsun."
Riki tekrar kapıdan çıkıp koşmaya başlamıştı koridorlarda. Bu cesaret nereden gelmişti, gram fikri yoktu. Sunghoon'un süpürgeyi elinden alıp işe koyulması ve onu tuvalete götürmesi umutlanmasına sebep olmamış değildi ama bu cesaret başkaydı.
"Seni yakaladığımda göreceksin gününü. Gel buraya."
"Hahaha hayır hyung."
Riki koşarken geri baktığında Sunghoon'un gülerek koştuğunu fark etti. O bu gülüşte takılı kalıp koşmayı unuttuğunda Sunghoon çoktan ona yetişmişti.
"Şimdi görürsün gününü." Diyip hemen önüne geldikleri tuvalet kapısından içeri girdirdi Riki'yi.
"Gel buraya sen gel."
Riki'nin kafasını eliyle kavrayıp başını aşağı eğdirmişti. O pozisyonda Riki'yi lavaboya doğru yürüttü. Su zaten az önceden açık kalmıştı. Riki'nin kafasını suyun altına soktu. Riki ise soğuk suyun etkisiyle çığlık atmıştı. Epey tiz bir çığlık.
O hâlâ suyun altında debelenirken kapı Bay Cho tarafından açıldı. "Sorun ne çocuklar? Bir çığlık duyduğumu sandım."
Riki bu fırsatı kaçırmadan Sunghoon'a sarıldı ve öğretmenine döndü. "Hiç sorun yok Bay Cho. Sunghoon hyung ile eğleniyorduk biraz. Birbirimizi su ile ıslatarak eğleniyorduk."
Bay Cho memnuniyet ile gülümsedi ve işlerini aksatmamalarını söyleyip ayrıldı yanlarından. O kapıyı kapatıp çıktığında Riki hâlâ Sunghoon'a sarılmış vaziyetteydi.
Sunghoon sertçe Riki'yi ittirip tuvaletin kapısından çıktı ve temizlenecek odaya gitti. Neyse ki bu sefer Riki'yi kilitlememişti. Ancak sorun neydi? Neden bir anda sertçe ittirmişti?
*****
Riki odanın kapısına bakan sandalyesinde Sunghoon'un işini bitirmesini bekliyordu. Sandalyenin koluna dirseğini dayamış, elini de yüzüne yaslamış, diğer eliyle ikisinin de çantalarına sarılmış onu bekliyordu. İçeri girmesine izin vermemişti Sunghoon. Ancak Riki bundan dolayı umutlanamıyordu. Sunghoon onu ittirdikten beri en ufak ışık yakmamıştı Riki'ye.
"Gidiyoruz, hadi kalk." İşlerini bitirip yanına gelmiş ve elini uzatmıştı Riki'ye kalkması için. Riki elini tutmak için uzanmıştı. Ancak Sunghoon elini tutmamış, Riki'nin kucağındaki çantayı işaret etmişti gözleriyle. Riki yanlış anladığını fark etmişti ama iş işten geçmişti. Yüzü kızarmıştı utançtan.
Sunghoon ise onun bu haline gülmüş, bu sefer gerçekten tutması için elini uzatmıştı. Aslında başta niyeti gerçekten oydu ama sonra hata yaptığını düşünmüştü. Bu yüzden çantayı işaret etmişti ama Riki utanınca çok sevimli olmuştu.
Sunghoon sonunda kalkan Riki ile birlikte sessiz okuldan çıktı. Riki yürümeye başladığında yanına gitmeyi düşünmüştü aslında. Ancak onu affetmediğini hatırlatıyordu kendisine sürekli. İçindeki bu affetme mevzusunu çözmeden ona yaklaşmazdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mixed Up~Hoonki
FanfictionHerkes sadece benim hakkımda konuşuyor. Ben bile anlamadan dedikoduların başrolü ben oldum... -Mixed up by Enhypen