Ne kadar uzun sürerse sürsün

70 4 21
                                    

Caroline duydukları karşısında ne tepki vereceğini bilmiyordu. Bir saniye Klaus ona aşkını mı ilan etmişti yoksa yanlış mı duyuyordu?  Hayır en önemlisi neden bu kadar şaşırmıştı sanki Klaus'un ona karşı olan ilgisinin farkında değildi. Ama yine de bu sözün ağzından bir çırpıda çıkıvermesi ona çok özel hissettirmişti daha önce kimseden böyle bir sözü duymamıştı Tyler'dan bile. Onunla olan ilişkisi bile gayet yüzeysel giderken karşısındaki bin yıllık zalim melezden bu cümleyi duymak hem gururunu okşamış hem de aşka dair bazı şeyleri sorgulamaya itmişti. Karnında kelebekler uçuşturma hissi değil de neydi bu peki? Klaus Mikealson her zamanki gibi yine onu etkisi altına almayı başarmıştı. Ne diyeceğini bilmeden ağzından sadece şu kelime döküldü;

Caroline: ne

Klaus: yapma aşkım bunu bildiğini ikimizde biliyoruz

Caroline: evet ama bir çırpıda hiç düşünmeden söylemen beni biraz şaşırttı

Klaus: neden? Kendimden başka kimseyi düşünmeyen acımasız bir megaloman olduğum için mi?

Caroline bir şey diyemedi sadece başını eğdi klaus ise iki eliyle caroline'ın yüzünü avuçlarının içine alıp gözlerine odaklandı

Klaus: senin için her şeyi yaparım. Yeter ki gel benimle. Kraliçem ol kraliyetimizi birlikte büyütelim.

Caroline yüzünü klausun ellerinden kurtarıp yüzünü tekrar düşürdü.

Klaus: neden bu kadar korkuyorsun her şeyden çok gelmek istediğini biliyorum.

Caroline: korktuğum filan yok ayrıca artık korkmuyorum

Klaus: sorun ne o zaman

Caroline: tyler

Klaus: inan bana onunla ilgili gerçeği öğrendiğinde şu anda onu düşündüğün için üzüleceksin.

Caroline: ne gerçeği

Klaus: sana bunu ben söylemeyeceğim o söyleyecek. Sanırım bu gece duyman gerekeni duydun tekrar görüşeceğiz.

Klaus ümitsizce gitmek için hazırlanır o sırada Caroline arkadan seslenir.

Caroline: Tyler senin yanında mı

Klaus: evet illa öğreniceğini söylüyorsan yarın benimle new orleans'a gel.

Caroline: gelicem.

Ertesi sabah

Klaus'un sözleri Caroline'ın aklını karıştırmıştır ayakları geri gide gide New Orleans'a gidiyordur  yan koltuğundaki kötü kurtla. Üstelik çocuk gibi tribini yiyordur karşısındaki bin yıllık melezin. Uzun bir sessizliğin ardından Caroline söze girer.

Caroline: benimle konuşmamaya kararlı mısın

Klaus: hayır aşkım seninle sonsuza kadar konuşabilirim sadece değmeyecek bir adamın üzerine bu kadar düşünmen canımı sıkıyor

Caroline: değmeyecek adam dediğin kişi benim sevgilim farkında mısın

Klaus: evet doğru seni en özel gününde yalnız bırakan sevgilin

Caroline: senin yüzünden olduğunu söylememe gerek yok değil mi

Klaus: boynumda zincir bile olsa senin yanına gelmek için her şeyimi verirdim beni tanıyorsun gelirdim ki ben onun boynuna zincir bile bağlamadım

Caroline: kendinle neden onu kıyaslıyorsun sürekli sen ondan farklısın

Klaus: farklısın derken

EnchantedHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin