Yıldızımızı parlatmayı ve bol bol yorum yapmayı unutmayınnnn çünkü beğeni ve eleştirilerinizi dikkate almaya çalışıyorum aşklarım
Tek varlığım okurlarım, teşekkürler...
❤️🥺
***
Toplantı odasından içeri hızla girdiğimde masanın etrafına dizilen ekip birden ayağa kalktı. Başımla selam verdim.
"Oturun."
Sesimin dikdatör olmasına özen gösterdim.
"Fazla vaktimiz yok. Görev aniden çıktı zaten. Temel bilgileri vereceğim. Vakit kaybetmeden başlayayım."
Operasyonun olduğu bölgenin haritasını çıkarırken Burak'ın mahcup bir o kadar da haset bakışları suratımda geziyordu.
Benimle maça giriyorsa günün sonunda kaybedeceğini kabullenmeliydi.
" Bugün yüklü miktarda silah terör örgütünün eline ulaşacak. Görevimiz cephanelerle birlikte onları da paketlemek. Yoksa ellerine geçecek bir sürü mühimmatla masumların kanına girecek kansızlar."
"Detayları biliyoruz Asena Komutan. Tır varmak üzeredir. Kısa kesin."
İnsanı sinir eden ses tonu Burak'a aitti. Öldürücü bakışlarım kıskanç bakışlarını bulduğunda cevap vermeden haritamı elime aldım.
Haritayı masanın ortasına yerleştirdikten sonra gözlerim keskin nişancımız Baran'ı yani takma adı Şahin olan askeri buldu.
Elimle bir bölge göstererek Şahin seni buraya kamufle edeceğiz. Olası bir durumda haberleri senden alacağız.
Kafa salladı.
"Emredersiniz komutanım."
"Ayrıca bir keskin nişancımız daha olacak. Önceki operasyon gibi faka basmak istemiyorum."
İğnelememi fark eden Burak yerinde sinirle kıpırdadı.
"Kime sordun da böyle bir şeye kalkıştın?"
Tek kaşımı kaldırdım
"Birine sormam mı gerekiyordu? Komutan benim diye hatırlıyorum da?"
"Bana bak Asena. Komutan falan dinlemem. Yavuz Komutanın hatrı da demem. Çekerim timimi göt gibi kalırsın ortada. Bu timle yıllardır biz bizeyiz. Gelen kişiyi de biz seçeriz. Kafana göre ekibe adam getiremezsin! "
"Önce benimle konuşurken laflarına dikkat et. Sen kimsin de kendi kendine iş yapıyorsun. Seni şikayet ederim. Hakkında soruşturma açılır. Sakın bir daha emirlerime karşı gelme cürretinde bulunma. "
Burak bana ters ters bakmaya devam ederken. Şahin lafa karıştı.
"Kusura bakmayın komutanım ama Burak komutanım hak-"
"Asena Komutanım."
Şahin'in lafı Yazel'in kapıdan hızla girip bana selam durmasıyla yarım kaldı.
"Hoş geldin Yazel." sıcak bir gülümse bıraktım dudaklarıma ardından time döndüm.
"Yazel Batak. Keskin nişancımız."
"Oğlum lan ağzını kapat ağzını."
Cengiz Şahin'i dirseğiyle dürterken gülmemek için kendimi zor tutup Şahin'e geri döndüm.
"Evet, Şahin sen bir şey diyordun?"
"Valla komutanım ne iyi düşünmüşsünüz. Aklınıza bin maşallah." diyip Yazel'e döndü
"Hoş geldin şey yani geldiniz. Ben de keskin nişancıyım."
"Hoş bulduk."
"Tü oğlum sana bir kıza komutanını mı sattın it herif."
"Estağfurullah komutanım. Sadece destek bana iyi olur diye düşündüm."
Bütün tim gülmemek için kendimizi zor tutuyorduk. Herkes tek tek Yazel'e hoş geldin dedikten sonra anlatımıma devam ettim.
"Yazel'i bir uca Şahin'i öteki uca yerleştireceğiz. İkinizin de görme açısı kusursuz olacak ama birbirinizden mümkün olduğunca uzak yerleştireceğiz. İkinizin de birden paketlenmenizi istemiyorum. "
Onları hallettikten sonra bomba imha uzmanı Barutçuya döndüm.
Olası bir tehlikede sorunu çöz yeter Barutçu.
Hafız ve Çaylak'a görevlerini verdikten sonra sıra Burak'a geldi.
"Ben havada olacağım için bundan sonraki kısım sana emanet. Kara yönetimi sende. Operasyonu yine bok edersen seni attırırım."
Sonra ekibe dönüp hepsinin yüzüne tek tek baktım.
"Bu seferki plan kusursuz. Ama Eğer bir aksilik olursa. Hava Kuvvetleri destek olacak. Ben sizi filodan takip edeceğim. Allah yardımcımız olsun.
Benim ayağa kalkmamla hepsi ayağa kalkıp selam verdi. Ardından herkes teker teker dışarı çıkarken Burak odada kaldı.
Yavaş yavaş adımlarını bana yaklaştırıyordu.
"Özür dilerim."
Cidden mi? Der gibi bakıp dışarı çıkmak için yeltendiğimde önüme geçip beni durdurdu.
"Bak Asena. Cidden bazen ne dediğimi bilmiyorum ve bu kadar üzüleceğini tahmin edemedim. Gerçekten bir daha olmayacak."
"Zaten olamaz. Sen benim askerimsin yalnızca. Yerini bil yeter. Bu sana son müsamaham bir dahaki sefere kendini askeriyenin kapısında bulursun."
"Aynı rütbedeyiz farkındasın değil mi?"
Diyerek alay etti benimle
"AYNI RÜTBEDEYİZ AMA AYNI POZİSYONDA DEĞİLİZ BURAK. AKSİ TAKDİRDE BENİM OTURUP OPERASYONU YÖNETTİĞİM KOLTUKTA SEN OTURUYOR OLURDUN. BUNU O BEYNİNE SOK. ZOR AMA EN AZINDAN DENE!"
O kadar çok yükselttim ki sesimi boğazımın yandığını hissedebiliyordum.
Bakışları yerde oyalandı. Sonra gözlerime sabitlendi.
" Ağladığında."
Durdu.
" Sadece bir süreliğine de olsa kalbin olduğuna inanmıştım. Yazık. "
Kafasını sallayıp odayı terk etti.
BÖLÜM SONU
Umarım beğenmişsinizdirr yorumlarınızı beklemedeyimmm
