1.BÖLÜM(jk'in görüşü)

163 12 0
                                    

Annemin,annelere has gibi değil de kendine has olan, kışın ortasında kalmış ve buz tutmuş çiçeğin yaşamı imkansız sayılırken ilkbahar gelince açması gibi çok özel ve de güzel kokusu odamı dolduruyordu.Gözlerimi henüz açamamıştım,tuhaf bir şekilde yorgundum hem de yarının doğum günüm olduğunu bilmeme rağmen.Yarın 17 yaşıma basacaktim,basit gibi gelse de 17 yaş bana çok kasvetli,sorumluk sahibi,yetişkin ve olgun bir gencin yaşıymış gibi hissettiriyordu.Sonu gelmeyecek başlangıçların sonuna oynamak gibi ya da.Bütün bunları zihnimden hızlıca geçirirken bir his,bir dürtü beni kahvaltıya çağırıyordu.Ya da kısaca annem.

- Büyümüş de küçülmüş tavşan kahvaltıya gelmek ister mi?

İstemsizce gülümsedim,biraz sinir bozucuydu belki de onyedinci yaşın henüz genç olmamıza rağmen çevrenin beklentileri yüzünden yetişkin bir insan gibi kararlar vermemiz gerektiği korkusu içinde olduğumdandır.Neyse artık çok düşünmemeye karar verdim çünkü bayağı acıkmıştım.Ayrıca bizimkiler gruptan mesajlar atıp duruyordu.

                  

Namjoon:En küçüğümuz bugün büyüyormus aman da aman!

             Suga:Hanimiş bizim velet?

Hoseok:Tamam gençler abartmayın biz de o kadar büyük sayılmayız ama yine de bizim miniğimiz büyüyor

Jimin:Dostum sen bu ergenlere bakma sözde onlar da 17 yaşında ama 7 yaşındaki çocuklar gibi zorbalıyorlar

               Jk:Eğer gıcıklıklarınız bittiyse yüksek müsadeleriniz ile kahvaltı yapmam gerek
*Jk çevrimdışı*

Jin:Ama kahvaltıda ne olduğunu da söyleseydin neyse hadi bizim gergin çocuğu almaya gidelim.

Moralim bozulmuştu biraz yarın olsa da kurtulsam şunların esprilerinden yine de annemin yanına kahvaltı etmeye gittim.Muzlu pankek en sevdiğim atıştırmalıktı.Elimi uzatıp bir tanesini gömmek üzereyken annem yakaladı ve yakalayıp elime vurması bir oldu.

-Yarın 17 yaşına girecek oğlum bu mu benim?

-Ne var anne hem 17 yaşına girdik diye pankek de mi yemeyelim?

Annem hem sinirli hem gergin hem de gülümsüyor gibiydi.Hangi duyguyu hissetmem gerekiyordu karar veremedim.Evet gergindi sanırım o yüzden pankeki elle yememe kızmıştı.Sanki sormamdan korktuğu bir şeyler var gibiydi hatta bu soru babam hakkında bile olabilirdi.

-Anne?

-Evet canım.

-Babam yarın gelecek değil mi doğum günüme?

Annemin bı an duraksadığını hissettim ama onunla beraber ben de hareket edemez oldum, gözlerimi daha kırpmadan annemin soruma olumlu bir yanıt vermesini bekliyorken umut beni yine yarı yolda bıraktı hem de daha soruma bile güvenle tutunamazken.

Hayır gelmeyecek,dedi ve birden yükseldi ilk defa bu kadar sinirli gördüğümü hatırlıyorum.

-Ne demek gelmeyecek nasıl olur da böyle sorumsuz davranır ben onun tek çocuğuy-

-Değildin işte değildin Jeon Jeongguk!

Bazen öyle zamanlar oluyor zamandan dışarı zamanın dışında en derinden gelen anıların belleğimi terk ettiği zamanlar.Sözler duygusuz ve hisler gereksiz gibi geliyor.Kaçış olarak "boşluk" diyebiliyoruz sadece "boşlukta gibiyim".Tabi ben bunu kendim için kullanabilir miyim?Bilmem onu da bilmiyorum zaten ben hiçbir şey bilmiyormusum bugüne kadar.

THE COLOR|TAEKOOKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin