✧⁷

976 123 308
                                    

Olm duyuru silinmiş mi lan
Gözükmüyo bende

Neyse ben simdi boş yapmaya baslarsam çok konuşurum bölüme geçim
______________________________________

Jisung yatağında doğrulup etrafına baktığında yandaki koltukla uyuyan hyungunu görünce mutlu oldu. Hızlıca üzerini giyinip mutfağa gitti, masanın üzerinde çok güzel bir kahvaltı ve bir not görünce gülümsedi.

"Öğretmen toplantısı olduğu için erken çıktım. Okula geç kalmayın! Not: Yeni bir öğretmen gelecekmiş benden duymadın.
                                      -Baban"

Hyunjin'i uyandırıp kahvaltı yaptılar. Hyunjin hızlıca hazırlandı ve okula gittiler. Okula gittiklerinde ilk dersleri yeni hocaylaydı. Hoca derse girip kendini hızlıca tanıttı.

"Merhaba çocuklar ben yeni matematik öğretmeniniz Kim Seungmin."

Öğrenciler yerine oturduktan sonra ders başladı. Sınıfın yarısından fazlası dersi dinlemiyordu tabiiki.

"Sen sincap çocuk! Gel şu soruyu çöz bakalım!"

Felix hala boş boş tahtaya bakan Jisung'u uyardı.

"Jisung kalksana amk sana diyo"

Jisung hızlıca yerinden kalkıp tahtaya gitmişti. Ama dersi dinlemediği için soruyu da çözemiyordu tabiiki. Seungmin zaten bu yüzden kaldırmıştı onu. Arkasındaki fısıldama ile şaşırdı Jisung. Minho ona cevabı söylüyordu.

"Sekiz! Jisung duysana artık cevap sekiz!"

Jisung gülümseyip tahtaya cevabı yazmıştı. Seungmin kopyayı fark etmediği için kaşlarını kaldırmıştı.

"Doğru"

Jisung hızlıca yerine geçip tekrar uyumaya başlamıştı. Zil çaldığında Felix ve Minho'ya kantine gitmelerini tuvalete gidip geleceğini söylemişti. Tuvalete girdiği anda kapının arkasından açılıp birinin daha girmesi bir oldu. Jisung arkasına baktığında tanımadığı bir çocuk olduğunu görüp umursamadı. Terlediği için yüzünü yıkadı. Tam çıkmaya hazırlanırken çocuk önüne geçti. Jisung şaşkın bir şekilde çocuğa bakıyordu.

"Çıkabilir misin lütfen?"

"Bekle azıcık oyun oynayalım."

Sırıtmıştı çocuk. Jisung ise daha fazla gerilemiş ve duvara çarpmıştı. Şuan bildiği tek bir şey vardı. Sıçmıştı.

"S-seni tanımıyorum bile? Şimdi çıkar mısın lütfen?"

"Tanışalım o zaman? Ben Ji-hoon. Sen?"

"Tanışmak istemiyorum."

"Offf ama çok sıkıcısın! Biraz eğlenicez sadece"

Elini Jisung'un -olmayan- beline atmıştı. Jisung ise korkudan titremeye başlamıştı. Göz yaşları birbiri ardına akarken yalvarıyordu. Ama karşısındaki kişi onu duymuyordu bile.

"Belin çok inceymiş. Sevdim."

"Bırak.. Lütfen yalvarırım bırak.."

"Acıtmayacağım ama böyle yaparsan daha çok acır."

Yalandan dudak büzmüştü Ji-hoon. Jisung'a daha çok eğilim dudağına minik bir öpücük bırakmıştı. Jisung'un daha da midesi bulanmıştı. Eğer biraz daha burdan çıkamazsa gerçekten karşısındaki çocuğun üzerine kusacaktı.

Ateş Ve Su /MinSungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin