✧¹⁵

790 109 135
                                    

Evet
Abim durup dururken bana vurduğu için ben suçluyum.
Çünkü o ERKEK.
Keşke hiç doğmasaydım amk
__________________✧__________________

Jisung gözlerini açtığında önce yanında sandalyede bağlı olan Jeongin'i gördü. Etrafına bakındığında bir depoda olduklarını anladı. Bağlı olduğu ipi çözmeye çalıştı. Ama nafile.

Bir kaç dakika sonra Jeongin'de uyanmıştı. Jisung'a dolu gözlerle bakıyordu.

"Peşinden gelmemeliydik Hyung.."

"Seni öyle bırakamazdım. Kim onlar?"

"Satıldığım ailem.. Hapisten çıkmışlar..."

Açılan kapıyla ikili susmuş ve kapıya bakmıştı. Bir adam ve bir kadın ikisine pis bir sırıtmayla bakıyordu. Kadının elinde silah vardı.

Uzun bir sessizlikten sonra kadın sessizliği bozup konuştu.

"Jeonginnie? Yıllar sonra seni görmek çok güzel.. Annene haber vermeden evden çıkmamalısın. Çok merak ettim seni. Yanında arkadaşında var demek?  Yazık olacak"

Yalandan dudaklarını büzmüştü kadın. Jeongin cevap vermekten kaçınmamıştı tabii ki.

"Annem öyle mi? Anneler çocuklarını tecavüz etmez Kim Jennie. {linç amaçlı değil aklıma idol gelmedi.} Bana ne yapıyorsanız yapın, ama Jisung'u bırakın."

İkiside sadece gülmekle yetinmişti.

Adam konuşmaya başlamıştı.

"Bakalım Minho'cuğunuz sizi kurtarabilecek mi?"

Adam kameraları göstermişti.

__________________✧__________________
Minho başından beri izliyordu. Numarayı polislere göndermişti ama hala konum bulunamamıştı. Şuan Minho'nun evinde Chan, Seungmin, Felix, Changbin ve Hyunjin oturmuş izliyorlardı. Konuk bulununca hızlıca oraya gideceklerdi.
__________________✧__________________

"Off böyle çok sıkıcı oldu! Minho seç bakalım Jisung'u mu vurayın Jeongin'i mi?"

Jisung çığlık atarcasına Minho'ya seslenmişti.

"Beni vurmasını söyle!"

Jeongin ise ağlayarak karşı çıkmıştı

"Hyung lütfen, onun burada olması benim suçum beni vurmasını söyle."

"Minho eğer ki Jeongin'i vurmasını söylersen ve Jeongin ölürse seni ölümden beter ederim!"

Minho dolu gözlerle cevaplamıştı.

"Jisung'u vur."

Sonrasında iki alanda da yankılanan bir silah sesi. Chan, Hyunjin ve Jeongin'in çığlıkları.. Changbin'in son bir umutla konuşması..

"Polisler konumu bulmuş. Yola çıktılar."

Hepsi yola çıkmış atılan konuma ilerliyorlardı. Jeongin iplerinden zar zor kurtulmuş elini Jisung'un yarasına bastırıyordu.

Satıldığı ailesi ise çoktan kaçmıştı.

__________________✧__________________

Jisung gözlerini açtığında gelen yüksek ışıkla rahatsızca tekrar kapattı. Bir kaç dakika bekledikten sonra yavaşça gözlerini açarak etrafa baktı. Yan koltuğunda yanağında ki kurumuş göz yaşlarıyla uyuyan Minho'ya gördü önce. Sonrasında diğer koltuklarda uyuyan babası ve Seungmin hocayı. Kapı açılmış ve Hyunjin içeri yaşlı gözleriyle girmişti. Felix ise ağlıyordu ama onu sakinleştirmeye çalışıyordu.

İkilinin gözleri yatağı bulduğunda sanki uzaylı görmüşçesine açıldı.

"Uyanmış!"

İkilinin çığlıklarına odadaki herkes uyanıp Jisung'a bakmıştı. Jisung anlamaz gözler ile onlara bakıyordu.

"Normal bir şey değil mi?"

Seungmin hızlıca doktoru çağırmaya gitmişti. Minho ise sanki kaçacakmış gibi sıkıca sarılmıştı Jisung'a.

"Jisung ben ilk defa korkuyu iliklerime kadar hissettim.. Seni sonsuza dek kaybettiğimi sandım. Jisung lütfen, bana söv, kız, istersen işkence çektir ama beni bırakma lütfen... "

"Minho sakin ol.. Buradayım... Hem ben ne kadar uyudum her tarafım uyuşmuş."

"4 aydır uykudasınız Jisung bey."

Doktor'un konuşması ile Jisung gözlerini olabildiğince açmıştı. 4 ay mı? Dün vurulmamış mıydı o?

"İzin verirseniz kontrollerinizi yapacağım."

"Tabii"
__________________✧__________________

Jisung'da her hangi bir sorun yoktu ve şuan taburcu olmuştu. Minho ona okulun oradaki parka gelmesini söylemişti. Şu anda oraya gitmek için hazırlanıyordu.

Jisung parka vardığında gördüğü şeyler ile gözleri dolmuştu.

Yerde bir piknik örtüsü, üzerinde resimler, arkadaki ağaçlarda led ışıklar, sincap ve tavşanlı oyuncaklar, beraber oldukları tüm fotoğraflar.. Minho...

Minho Jisung'u görmesiyle ona doğru koşup sarılmıştı. Jisung bunu beklemediği için şaşırmış sonrasında o da sarılmıştı.

Yaklaşık 2 dakika o şekilde durdular. Ayrıldıklarında Minho cebinden bir çift kolyesi çıkarıp Jisung'un gözlerinin içine bakmaya başladı. Jisung gelecek olan soruyu anlamıştı.

"Sevgilim olur musun Jisung?"

__________________✧__________________
Arkadaşlar iyi günler ama,
Alaz'ın önceliği hiç bir zaman Sedef değildi..

Ateş Ve Su /MinSungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin