Ateş Ve Su /MinSung

✧²⁰

Hafta içi telefonumu alıyolar
Şu anda öğlen 12'ye kadar zamanım var saat 09.08
Tüm ficlere yazabildiğim kadar yb yazıcam
Bide ben konuşmaları eğik yazıyorum baktımda bok gibi duruyo
Düz yazcam
__________________✧__________________

"Jisung hızlı biraz! Ödül törenini kaçırıcaksın!"

"Tamam Jeongin ben napıyım stiliste bağır verdiği kıyafete bak amına koyim! "

Jisung zor bela kıyafeti giymiş ve Jeongin'in yanına gelmişti.

"Ha Jisung bi de şey.."

"Ney? "

"Törende Minho'da olacak ve sevgili olduğunuz için onu senin götürmesi gerekliymiş almaya geliyor"

[Amk bi haftada klavyeyle yazmayı unutmuşum 10 dkda 4 kelime yazıyom]

"YA OF BEN BU ŞİRKETİN YEDİ SÜLALESİNİN AMINA KOYAYIM YA!"

__________________✧__________________

Jisung tam kapısını açıp çıkmaya yeltenmişti ki Minho bileğinden tutarak durdurmuştu.

"Kapıyı ben açmalıyım, sevgilin olarak."

"Elim var ve kendim açabilirim, hiç bir şeyin olarak."

Minho yutkunup arabadan inmiş ve kapıyı açmıştı. İkisi mecburiyetten kol kola girip törene ilerlemeye başlamıştı ve her yandan flaş ışıkları patlıyordu.

__________________✧__________________

[AMK BÖLÜMÜ YAYINLIYIM DERKEN BURDAN SONRASI SİLİNDİ]

Jisung Minhonun yanından ayrılmış lavaboya gidiyordu. İşini halledip çıkmaya yeltendiğinde bir kadının kolundan çekmesiyle duraksadı.

"Bir sorun mu var hanımefendi?"

Jisung kadının görüntüsünden biraz korkmuştu. Psikopat gibi duruyordu.

"Evet.. Senin bu güzelliğin ile o aptalın yanında olman."

"Anlamadım?"

"Lee Minho mudur ne haltsa seni hak etmiyor, seni ben hak ediyorum"

"Hanımefendi sanırım kafanız yerinde değil. Bırakır mısınız kolumu?"

"Evet kafam yerinde değil, aklımı başımdan alıyorsun."

Kadın parmak ucunda yükselip Jisung'un boynunu öpmüştü.

"Hanımefendi sizi tanımıyorum. Beni bırakır mısınız lütfen? Rahatsız oluyorum."

"Tanışalım o zaman, ben Choi Ji-woo"

[Jiwoo olarak idolü düşünmeyin isim bulamadım]

Duyduğu isimle gözleri fal taşı gibi açıldı Jisung'un..

Şu an onunla beraber olmak için şekilden şekle giren kadın..

Lise de her şeyin sebebi olan kişiydi..

Yeonjun ve Kai'nin ona zorbalık yapma sebebiydi.

Yeonjun'un ablası Choi Ji-woo..

Jisung bir hışımda kadını itmiş ve koşarak Minho'nun yanına gitmişti.

"Minho eve gidelim lütfen."

"Neden? Bir şey mi oldu?"

"Lavabodan dönerken Yeonjun'un ablasıyla karşılaştım, öpmeye falan çalıştı takıntılı fan sanırım.. Korkuyorum... Eve gidelim lütfen."

"Tamam çıkalım hadi."

__________________✧__________________

Minho ve Jisung arabaya doğru yürüyordu Minho Jisung'un titrediğini farketmişti.

"Jisung tamam bak o mekandan çıktık her şey bitti, kadını bir daha görmezsin zaten neden korkuyorsun hala?"

"İzleniyor gibi hissediyoru- MİNHO!"

Silah sesi..

Minho'nun yere yığılan kanlı bedeni..

Ji-woo'nun "Benim olacaksın Han Jisung!" diye bağırması...

Jisung donmuştu. Hiç bir şey duymuyordu. Sadece karşısında kanlar içinde yatan bedeni görebiliyordu. Gerisi bulanıktı..

Tek hatırladığı Beomgyu ve Soobin'in sesi duyup yanına gelmesiydi. Beomgyu'nun ambulansı aradığını hayal meyal anlamıştı.

Sonrası karanlık..

Soobin kucağına düşen Jisung'u hızlıca arabanın arkasına koltuğuna yatırmıştı ve ambulansın peşinden hastaneye sürüyordu.

"Takıntılı fanlardan nefret ediyorum Beomgyu.. Umarım ona bir şey olmaz... Kaldıramam... Onu tekrar kaybetmeyi kaldıramam.."
__________________✧__________________

Subin ne diyosun sen omege 😱😱😱
Haftaya cumartesiye kadar dayanın ya 🥰
Eğer yarın telefonu verirlerse yazarım
Belli değil
Bide bu bölüm değişikti önceden sonra yanlışlıkla silince buna dönüştü
Normalde Yeonjun Jisung'u lavaboda sıkıştırıyodu Jisung Seungmin'i arıyodu Seungmin yalandan şuan yaptıklarınız bir polis tarafından izleniyor falan diyodu
Bide ben bi haftada klavyeyle yazmayı unutmuşum amk
Dakikada 3 harf yazıyorum
Neyse
Görüşürüzzz