YOUNG WILD AND FREE • TAEKOOK ✓

1

Haiiii ben geldiim. İlk bölümü getirdim durunamadım yine jdfdshfjdf Bu fic için heyecanlıyım umarım severek okuduğunuz bir fic olur, libidosu yüksek ama aynı zamanda eğlenceli bir fic yazmayı amaçlıyorum hadi hayırlısı sjfhjshfjdhf

Yazım yanlışlarım varsa affoluna. Keyifli okumalar dilerim lokumlarım! Xx

+++++

Jungkook|

Çantamı omzuma astığım gibi evden çıkıp asansöre yöneldiğimde, arkamdan tanıdık derin sesi işittim.

"Günaydın Jungkook."

Gözlerimi yumup elimle alnıma vurma isteğimi bastırdım. Gözlerimi hızlıca geri aralayıp alt dudağımı ısırarak onu duymamış gibi yapıp koşarcasına asansöre yöneldim.

Asansörün kata gelmesi için düğmesine hunharca basarken, Taehyung temkinli adımları eşliğinde yanıma geldi.

"Günaydın dedim." Dişlerini sıkarak yinelediğinde sırıtarak, onu yeni duymuş gibi davrandım. "Aa günaydın profesör Kim."

Elindeki deri çantasını sıkıca tutarken yarım ağız gülümsedi. "Yerinde olsam mastürbasyon için daha rahat ve sessiz ortamlar seçerim. Odan bunun için ideal mesela." dediğinde öksürerek kata gelen asansörün kapıları daha tam açılmadan bodoslama içeriye daldım.

Ah Tanrı aşkına dün gece tam bir rezillikti. Terasa çıktığını fark etmemiş, onu görmemiştim. Tam da kendimden geçmeme ramak kalmışken mesaj atmıştı ve mesajını üstten okurken gözlerim yerinden çıkacak gibi açılmıştı. Üstelik tam da mesajını alelacele kaydırıp kapatmaya çalışırken yanlışlıkla görüldü atmıştım.

Sonra da başımı kaldırıp baktığımda onunla göz göze gelmiştim. İkimizde rezidansın en üst katındaydık ve teraslarımız yan yanaydı. Arada ufak bir istinat duvarı dışında bir engel yoktu.

"Terasta olduğunuzu bilmiyordum ve mastürbasyonun yeri ve zamanı olmaz. İhtiyacım olmuş ki yapmışım." dedim ona arkamı dönerek. Yüzüne bakmaya utanıyordum ve yanaklarımın ısınmaya başladığını da içten içe hissedebiliyordum. Ama yine de söyleyeceklerimden geri kalmamıştım.

"Madem öyle mesajımı görür görmez neden ihtiyacını karşılamaya son verip toparlanarak içeriye girdin?"

Sorusuyla birlikte yanağımın içini kemirmeye son verip ona doğru döndüm. Üstümdeki beyaz crobumu düzeltirken gözleri crop top'ın açıkta bıraktığı göbeğime kaydı.

"Gözünüzün içine bakarak kendimi çekmeye devam mı etseydim?" diye ona kafa tutarcasına soru yönelttiğimde, gözleri gözlerime tırmandı. 

O sırada asansörün lambası sönünce üzerime eğilerek giriş kata inmek için düğmeye bastı.

Düğmeye basmasıyla ışık yanarken asansör aşağıya doğru hareket etmeye başladı. O sırada uzanmasıyla göğsü göğsüme sürtünürken nefesimi tuttuğumu fark ettim. 

Can alıcı bir yavaşlıkla geri çekildi ve dudaklarında kendini beğenmiş bir gülümseme yer edindi.

"Ben mesajı yazıp sana göz kırptıktan sonra içeriye geçecektim, ama sen apar topar kalkıp telefonunu bile düşürdüğünü umursamadan içeriye koşturdun."

Benim utandığımı kabul etmemi istiyordu, ama bunu yapmaya niyetli değildim. Omuzlarımı dikleştirerek göğsümü şişirip derin bir nefes çektim içime.

Ardından lipbalmlı dudaklarımı birbirine bastırarak ağzımı şapırdattıktan sonra işaret parmağımı göğsüne bastırarak söze atıldım.

"Orada olduğunuzu bilmiyordum profesör Kim. Ama çok meraklıysanız bir sonraki sefere gözünüzün içine bakarak mastürbasyon çekerim." 

Cümlem bittiği anda ssansör giriş kata ulaştığında ona göz kırpıp asansör kabininden indiğim gibi özgüvenli bir şekilde yürümeye başladım.

Saçlarımın arasındaki gözlüğümü çıkarıp gözlerime takarken uzun ve dalgalı saçlarımı savurarak onları dağıttım.

Havalı bir şekilde rezidans güvenliğine el sallayıp "Günaydın." dedikten sonra açık kapıya yöneldim.

"Günaydın Bay Jeon, günaydın Bay Kim, bu arada Bay Jeon kapı-"

Güvenliğin sesi kulaklarımda çınlarken başımı cam kapıya sertçe geçirmem bir oldu. Beynim dönerken gözlüğüm yere düştü.

"Ah sikeyim!" diye tıslayarak alnımı tutup bir adım geri çekildim. Cam o kadar temizdi ki, kapı açık zannetmiştim!

Taehyung eğilip gözlüğümü yerden alıp, "İyi misin?" diye sorduğunda alnımı ovuşturarak, "Beynimin patlaması dışında mükemmelim!" diye çıkışıp gözlüğümü elinden aldım.

Güvenlik görevlisi çarptığım kapıyı açarken o kapıya kinlenmiş gibi döner kapıya yöneldim.

Oradan çıktığım gibi gözlüğümün kırılmadığına şükrederek geri taktım.

Rezidanstan çıktığım gibi caddenin sonuna doğru yürüyüp otobüs durağına geçtim.

O sırada durakta durup yolcu alan otobüs devam edince arkasından mercedes benz g63 geldi ve durakta durarak kornaya bastı. Plakaya baktığım anda dudaklarım beğeniyle kıvrıldı. Taehyung'du bu.

Camı sonuna kadar açıldı. "Atla, bırakayım." dediğinde başımı iki yana salladım.

Aracından indi ve ön kaputun etrafında dolanarak ön yolcu koltuğunun kapısını açtı. Ardından kaşlarıyla araca geçmem için işaret verdiğinde dilimi dudaklarımın üstünde gezdirip oturduğum yerden kalkıp araca yürüdüm.

"Çok seks- çok kibarsınız profesör Kim." diyerek ona göz kırpıp araca bindiğimde, dudakları beğeniyle büküldü. 

Kapıyı kapatıp durağın önünü meşgul etmemek için hızlıca aracının etrafından dolanıp aralık bıraktığı kapıdan içeriye girip kapıyı çekerek kapattı.

Bense o arada rahat deri koltuklara gömülmenin keyfini yaşarken emniyet kemerime uzandım.

Taehyung dikiz aynasından ona baktığımı fark edince başını çevirerek yüzüme baktı. Gözlerimi dikiz aynasından ayırıp doğrudan onun keskin gözlerine diktim. "Ah bu arada bir şey var..." dedi ve duraksarken kaşları hafifçe çatıldı.

Kaşlarının çatılmasına rağmen gözlerinde alaycı bir bakış vardı.

"Olur da ihtiyacın olursa diye söylüyorum, aracımda mastürbasyon çekmek yok Jungkook." dedi ve bana göz kırptı.

**

Bölüm sonu sjjsdhsjdhfshd Bunlar çok fena olacak bak hazır olun :') Umarım bölümü sevmişsinizdir. Mini fic gibi olacağı için bölümlerin kelime sayısını çok uzun tutmayacağım ne ben yorulayım yazarken, ne de siz sıkılın. Bir taşla iki kuş işte Xx

Bol bol oy ve yorum isterim. Gelecek bölümde görüşmek üzere. Sağlıcakla kalın, seviyorum sizi baiiii! Xx

Instagram: Sevvyniz / Sevvytk / Sevvyedit

-Şevval