16.Bölüm

6.7K 610 282
                                    

Oha ben geldim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Oha ben geldim

Kesin bölümü okuyanlar fiki unutmuştur, önceki bölümün sonuna göz atın kafanız karışmasın HABWJAHSBKWHKQJA

Yorum sınırı:80+ Oy sınırı:60+

"O zaman ben de seni zorla götürürüm."

"Sen delirdin mi?" Jungkook düşmemek adına esmer oğlanın boynuna kollarını dolasa da yere bırakılmak için her yolu deneyip bağırmaktan çekinmiyordu. "Bıraksana beni!"

Ayaklarını olabildiğince uzatsa da kendisini bırakmak gibi bir niyeti olmayan patronu bahçeden çıkarak yolun sağ tarafına doğru ilerledi. Jungkook gördüğü araba ile hareket etmeyi bırakırken kaşlarını çattı. "Madem araban vardı, ne diye motorum var diyorsun?"

Kıkırdayan beden ile ensesine sertçe vurdu. Kendisine dönen sert bakışlar ile ne yaptığını geç algılarken sertçe yutkundu. "Sen az önce bana mı vurdun?" Taehyung'un, ateş gibi yanan ensesine rağmen sakin ses tonuna karşın şirince gülümsemeye çalışarak birkaç saniye önce vurduğu tenini okşadı baş parmağı ile. "Öyle oldu biraz."

"Eğer bir daha bana vurarsan, o ellerini çok daha farklı yerlerde bulabilirsin." Arabaya doğru ilerleyerek konuşan beden ile dudaklarını birbirine bastırarak başını salladı. Kirli zihni dediğini başka bir tarafa çekmişti. Taehyung'un kendisine zarar vermeyeceğini bildiği için böyle düşünmesi çok normaldi!

Kendisini taşımasına rağmen kapıyı nasıl araladığı hakkında bir fikri olmayan esmer oğlan kendisini ön koltuğa oturtarak kapıyı kapattı. Beyaz tenli olanın eli ağırdı, bunu hâlen daha acıyan ensesinden anlamıştı. Bu hareketi bir başkası kendisine uygulasaydı, çok daha ağır bir şekilde karşılık verirdi. Ama kızmak için başını çevirdiği bedenin fal taşı gibi açılmış gözleri ve endişe dolu ifadesi ile onu azarlayacağını düşündüğü o kelimeleri dile getirememişti. Boğazı düğümlenmiş ve konuşmak için araladığı ağzından çok daha farklı kelimeler çıkıvermişti. Bu oğlanın kendisinin üzerindeki etkisi sandığından daha fazlaydı.

Sürücü koltuğuna oturduktan sonra sağ tarafına doğru döndü. Jungkook emniyet kemerini takmış ve annesinden azarlanan çocuk misali kendisini uslu uslu bekliyordu. Bu manzara karşısında gülerek arabayı çalıştırdı. "Kemerin?"

Taehyung umursamaz bir şekilde omuz silkti. "Araba sürerken emniyet kemerini takmayı sevmiyorum, çok rahatsız edici oluyor." Trafik olduğu alanlarda polise yakalanmamak için mecburen taktığı oluyordu. Ama şimdiki zaman gibi boş yolda emniyet kemeri takma gereksiniminde bulunmazdı.

Jungkook hızla başını iki yana doğru salladı. "Taehyung, takar mısın lütfen. Zarar görmeni istemiyorum." Şirin bir endişe içerisine bürünen bedene göz ucuyla bakarak başını salladı. Onun için bugünlük kıyak geçebilirdi. Kemeri takmak için kaldırdığı ellerini konuşan bedenden sonra direksiyona getirdi. "Ben takarım, sen yola odaklan."

ɴuᴅᴇ ᴘʜᴏᴛᴏ •ᴛᴀᴇᴋᴏᴏᴋ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin