"Sezen Aksu' nun dediği gibi; Ciğerimden yanıyorum ben bu defa başka..."
AĞUSTOS 2016
Toprak atılmıştı sanki kalbimin üstüne, o toprağı elleriyle babam atmıştı. İlk toprağı sevgisizliğiyle attı sonra annemi aldığında. Kalbim ağırlaştı gittikçe. Kalbim ezildikçe ezildi.
Büyüdükçe anladım, kurtuluş yok. Tıpkı anneme yaptığı gibi beni de öldürecekti.
Ta ki Hazem'e kadar, babamın elleriyle attığı toprağı sevdiğim adam elleriyle almıştı, acıtmadan incitmeden. Usulca işledi içime.
Gömülü kalbimi Hazem'in kalbi sevgisi iyileştirdi.
Onu düşündüğüm her an yüzümde gülümseme oluşuyordu. Kalbim hızla atıyordu, bedenimi sıcaklık kaplıyordu.
"Daldın yine Ahuela."
Babaannemin sesiyle irkildim. Gözlerimi ona çevirdim, gülümseyerek bakıyordu bana.
"Hadi otur da başlayalım."
Heyecanla yerime oturdum, kokuyu derince içime çektim.
"Babaanne çok güzel kokuyor."
Yarın Hazem'le buluşacağız, aylardır benim için öyle güzellikler yaptı ki. Mutlu olmam için, yüzümde gülümseme oluşsun diye çabalıyordu. Bende kendimce bir şeyler yapıyordum ama sanki eksik kalıyor.
Yaprak sarmaya bayılıyordu. Onun sevdiği yemeği ellerimle yapmak istiyorum. Mutfakta olmayı, uğraşmayı seviyordum aslında ama babam buna da karışıyordu. Mutfağa girmeme izin vermiyordu. Babaannemle tek kaldığımızda mutfakta vaki geçirirdik.
"Baklavaya da ayrı düşkün, bir gün onu da yapalım mı?"
"Gaziantepli tabi düşkün olur. Yaparız güzelliğim benim."
Babaannemi dikkatle inceledim ve onun gibi sarmaya çalıştım, daha öce hiç yapmamıştım ama birkaç denemeden sonra güzel sarınca gülümsedim.
"Umarım beğenir."
"Beğenir güzel kızım, Hazem senin ellerinden zehirde gelse yer."
"Ne yapıyorsunuz gece gece!"
Babamın sert sesiyle oturduğum yerde titredim, uyumuştu ya, ne diye uyandı.
"Hayırdır Zahir gece gece bu ne asabiyet!"
Babam alayla güldü ve bize baktı.
"Asıl size hayırdır?"
"Canım çekti yarın için sarıyoruz."
Kaşlarını çatıp hayretle baktı bize, başını iki yana sallayıp gözlerini bana çevirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DA ' ÜL GUSSA (KARA SEVDA) +18
RomansaDA ' ÜL GUSSA (KARA SEVDA) +18 🥀 Benim kıyametim şimdi başlayacaktı. Bütün araçlar uzaklaşırken ürkütücü bir sessizlik almıştı her yeri. Bulunduğum arabanın farları dışında hiçbir ışık yoktu. Kapımı açtı. "İn!" Yemin ediyorum bağırsa daha az korkar...