•HİLAL•

122 5 0
                                    

Uyandığımda Ateş yanımda yoktu derin bir oh çektim.
Dün yaşananlardan sonra yüzüne bile bakmak istemiyordum.
Evet ben güçlü bir kadındım ya da öyle sanıyordum.
Abimden az dayakda yememiştim.
Ona ağlamadıysam buna ağlamaya hakkım yoktu zaten.
Ondan da tiksinmeye başlamıştım hiç bir bok bilmeden biliyormuş gibi konuşuyordu.
Hala daha inanamıyordum.
Bi escort damgası yememiştim.
Madem bu kadar hakaret edicekti beni başka bir eve götürecekti.
Dünkü makyajımı bile sinirden silmemiştim.
Kendimi soğuk bir duşa soktum.
O soğuk suyun tenime değmesine izin verdim.

'Ateş'ten'

Konağın içerisine girdik.
Direk Ata Bey'lerin yanına gittim.
Projemi 3 milyona satın alıcak kişiydi o. Annemin hisselerini bana geçtiğini öğrenmişti. Fakat Zafer ona "Ateş'in karısı olmadan geçirmem" dediği için beni arayıp böyle bir teklif sunmuştu.
Karınla imzalayın dediği için Devrim'ide konağa getirmek zorunda kalmıştım.
Ata Bey'lerle bir süre konuştuktan sonra konu projeye ve Devrim'e geldi. Ata Bey bana

"Karınız nerede Ateş bey?" diye sorduğunda kendimden emin bir şekilde yanıma bakıp gösterdim "Bu karım Devrim." Bir dakika ne!?
Devrim? Yanımda Devrim yoktu.
Ata Bey koca bir kahkaha attı.

"Projeyi istemiyorsanız anlarım."
"Yok yok anlaşmayı kabul ediyoruz kendisi lavabodadır ben bir bakıp geliyim." derken adımlamaya başladım ve hızlandım.
Şu siktiğimin tuvaleti neredeydi.
Üst kata göz ucuyla baktım ama orada sevişen insanları gördüğümde direk orayı eledim.
Her yere göz gezdirdim ama yoktu. Nerde olabilirdi ki.
Geri Ata Bey'in yanında gittim.

"Karımsız devam edelim tek ben atıyım imzamı." dedim endişeli sesimle.
"Üzgünüm Ateş Bey karınızın da imzası gerek ancak öyle alırım."
"Peki Ata Bey."
elimden bir şey gelmiyordu Devrim gerekiyordu. 

1 aydan beri planlanan işimiz bir Devrim yüzünden iptal edilmişti.
Sinirden deliye dönmek üzereydim 3 milyon az para mıydı sanki.
Alt katta hiç bir yerde yoktu.
Üst kata çıktım.
Gözlerime inanamadım.
Beni sevmiyor muydu 3 hafta içinde alıştık sanmıştım.
Onu sevmeye çabalamıştım hep kendimi çünkü evlenmiştim.
Belki bu zorla evlilik iyi bir şeye dönüşürdü diye.

Hala daha o adamla konuşuyordu.
Böyle bir kat neden vardı ki.
Apaçık elbisesiyle herkes ona bakıyordu.
Sanki bilmiyormuş gibi yapıp ortamda durmaya devam ediyordu.
Sinirlerim gittikçe geriliyordu.
Hızla onun yanına gittiğim gibi bileğinden tutup arabaya götürdüm.
Arabayı sürerken bana bakıp dikkatimi dağıtıyordu.
Çok güzeldi.
Çok güzel bakıyordu bana.
Sanırım ondan hoşlanmaya başlamıştım.
Ona bakarsam gözlerimi ayıramayacağımı biliyordum.
Eve geldik salonun ortasından gene bana bakıyordu sonunda dayanamayıp patladım.
...

Nasıl yani? Her şey benim yüzümden miydi?
Kolunu sıktığımı düşünmemiştim.
Daha önce hiç bir kız bana bağırmaya cesaret edememişti.
Ama Devrim farklıydı.
Çoğu kız paramın peşindeydi ama Devrim kendi hayatının.
Sinirle odasına çıkmasını izledim.
Fazla sinirlenmiştim bunun zorda olsa farkına vardım. 
Hakaret etmiştim bir kadına, kendimi nasıl affettirebilirdim ki.
12 yaşında annemi kaybettiğimden beri sanki duygusuzlaşmıştım.
Aynı babam gibi.
Beni kendine benzetmişti.

Benzemekten en çok korktuğum kişiye dönüşmüştüm.

Sözde baba dediğim Zafer Kara'ya..

'Devrim'den'

Duştan çıktım bornoza sarıldım sadece iç çamaşırımı giydim ve kendimi yatağa attım.
Ateş uyanmamıştır düşüncemle yatakta biraz daha kestirecektim.
Saçımdan akan soğuk sular vücuduma değdikçe rahatlatıyordum sanki.
"Devrim uyan!" sarsılıyordum biri beni sarsıyordu.
Gözlerimi hafif aralayıp karşıma baktım. Ateş'ti beni uyandıran.
Yüzsüz müydü? Onca şeydem sonra nasıl odama gelirdi.
O da duştan yeni çıkmış olucak ki ıslak saçları alnına düşüyordu.
Hala onu affetmemiştim.

ATEŞ'İN ADIMLARIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin