shiny toy with a price

465 42 24
                                    

Chapter 2: shiny toy with a price

En sonunda odama yerleştiğimde derin bir iç çektim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

En sonunda odama yerleştiğimde derin bir iç çektim. Denizi görmek için sabırsızlandığımdan çabucak işlerimi halledip dışarı çıkmak istemiştim. Aynı zamanda da hemen evimizin bitişiğindeki kuzenlerimi de görmeye gitmem lazımdı.

Daha odamdan çıkamadan birden açılan kapı ve üzerime atlayan bedenle yatakta geriye doğru düşmüştüm. Üzerime atlayan Jiwoo beni boğması umrunda değilmiş gibi bana kocama sarılmıştı.

"Seni çok özledim!"

"Eğer üzerimden kalkardan ben de konuşabileceğim" zar zor konuşurken o da kıkırdayarak üzerimden kalkmış ve dağılan saçlarını düzeltmişti.

"Baban ve Chris gelmemiş."

Daha adımımızı atalı bir saat bile olmadan her şeyi öğrenip gelmesine gülümsedim.
"Onların ufak birkaç işleri vardı, büyük bir ihtimal iki üç gün kadar sonra gelirler."

"İyi ki siz önceden gelmişsiniz!"

"NARİ!"

İçeriden adımı bağırılması ile odamın kapısının açılması da aynı anda olmuştu. Sevgili diğer kuzenim Han Jisung kendini yatağa atarken de yüksek sesle konuşuyordu.

"Hoşgeldiniz, ama Chan sonradan gelecekmiş üzüldüm." Jiwoo onun yüksek sesle bağırmasına kulak tıkarken ben de sağ kulağımı tutmuştum.

"Tanrı aşkına Jisung, sessiz konuş." Jiwoo yüzünü buruşturduğunda Jisung da ona yan bir bakış atarak oturduğu yerde doğrulmuştu.

"Tamam sustum."

Jiwoo sonunda dercesine sesli bir nefes verirken Jisung olduğu yerde doğruldu.

"Bu akşam sizi harika bir yere götürüyorum!"

Onun bu heyecanına karşılık gülümsedim. Neşesini asla saklama gereği duymayıp her şeyi patlamalı yaşayan biriydi.

"Annemin izin vereceği ne malum Bay Han? Hem daha yeni geldik." Sorarcasına ona baktığımda Jiwoo da bana katılırcasına kafa sallamıştı.

"İzin alan kim ki?" O da aynı şekilde bize bakarken yüzünü yarım bir sırıtış kapladı.

"Annemlere sorsak her türlü izin verecekler ne diye bu macera aşkı tanrı aşkına." Jiwoo kardeşine bıkmış bir edayla bakarken Jisung da onu cevapladı.

"Adrenalin olmadan olmaz kızım! Daha önce hiç evden kaçmadım bir kez olsun Nari de bizimleyken kaçalım işte!" Ben ona garip garip bakarken o ise gayet ciddi duruyordu.

"Aman tanrım Han Jisung ah, başım ağrıyor." Jiwoo kendini yatakta geriye doğru atarken elini de dramatik bir şekilde başına yerleştirmişti. Jisung da onun bu haline göz devirirken aşağıdan isimlerimizin seslenilmesiyle hep beraber merdvenlerden koşarak inmiştik.

cruel summer ★ lee felixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin