killing me slow

343 37 31
                                    

Chapter 2: killing me slow

Ayaklarımı soktuğum havuzdan yavaşça çıkartıp kuruladıktan sonra biten limonatamı yenilemek için mutfağa gitmiştim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Ayaklarımı soktuğum havuzdan yavaşça çıkartıp kuruladıktan sonra biten limonatamı yenilemek için mutfağa gitmiştim. Açık olan büyük cam kapıdan mutfağa geçtiğimde bizimkilerin sesinin içeriye kadar gelmesiyle gülümsedim. Annem iyi ki evde değildi yoksa çoktan kovulmuştuk.

Şu an tam olarak Jiwoo, Jisung ve Jisungların arkadaşları Felix, Jeongin ile birlikte ufak bir havuz partisi gibi bir şey yapıyorduk. Onlarla ne zaman bu kadar kaynaştığıma gelirsek,

Ben de bilmiyordum.

Felixle tanışalı dört gün olmasına rağmen gayet iyi anlaşmıştık. Jeonginle zaten önceki geldiğim zamanlardan tanışıyorduk. En azından Jisung ve Jiwoo'nun arkadaşları olduğundan da o kadar mesafeli yaklaşmama gerek kalmamıştı.

Buzluktan buz kalıplarını çıkartıp bardağıma boşaltırken arkamda hissettiğim bedenle irkilerek o tarafa döndüm.

"Ah kusura bakma öyle sessiz sessiz geldim." Felix havlusunu boynunda tutarken bana da sıcak bir gülümseme bahşettmişti.

Sarı tutamlarından damlayan su taneleri boynuna ve üzerine yeni giydiği belli olan kolsuz beyaz t-shirtüne düşüyor ve görsel şölen misali bir görüntü yaratıyordu. Saçlarını yavaşça geriye attığında o da tezgaha yaslanarak ayakta dikiliyordu.

Ben de aynı şekilde gülümseyerek buzları bardağa koymaya devam ettim, "Sorun değil, sen de mi limonata için geldin?"

Elindeki bardağı benimkinin yanına koyarken başını salladı. O da sessizce buz kalıplarını bardağa yerleştirirken birden bileğimi kavrayıp kendine çekti.

"Pembe kuvars? Sen de mi aşkı bu yolla arıyorsun?" Kafasını kaldırıp bana bakarken göz göze gelmemizle teması kesip bilekliğime baktım.

"Yılın başında almıştım, o zamanlar doğal taşlara ilgim çok olduğunda evde bir kutu dolusu doğal taş bilekliklerim vardı. Bu da onlardan biri sadece." Anladım dercesine kafasını sallarken bu sefer ben sordum,

"Sen de mi diye sordun, başka kim bu şekilde aşk arıyormuş ki?"

Limonatasını buz dolu bardağına koyarken benimkini de doldurmayı ihmal etmemişti. Aynı şekilde tezgahtaki pozisyonunu geri alırken içeceğinden de bir yudum aldı.

"Bir arkadaşım sayesinde biliyorum, o da senin gibi meraklıdır böyle şeylere. Tanışsanız kesin çok iyi anlaşırsınız."

Kafa sallayarak içeceğimi elime alıp, "Sen de bir gün tanıştırırsın o zaman." diyerek diğerlerinin yanına doğru adımlamıştım. Onun da arkamdan geldiğini hissedebiliyordum. Geri havuza ayaklarımı sokup elimdeki içeceği yudumlarken bu sefer Felix de bana katılmıştı.

"Hadi ama kenarda sadece ayaklarınızı mı sokacaksınız?" Jisung havuzun ortasında kafası suyun üzerinde bize doğru konuşurken kafamı sağa sola salladım. Keyfimi hiç bozamazdım.

cruel summer ★ lee felixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin