"Onun yeteneğini kopyaladığını öğrendiğinde Lucifer'ın sana çektireceği işkenceler zihnimde canlanıyor, kardeşim"
Boğazından gelen hırıltılı bir sesle güldü. "Zevk duyarım"
"Pekala" olduğu yerde durdu ve gözetledikleri kadına baktı. "Bu seksi güzellikle ne yapmak istediğini bilmiyorum ve sormak da istemiyorum"
Tek kaşını kaldırdı "Seksi mi?" Dudak büzdü ve hafifçe omuzlarını silkeledi. "Bence şirin gözüküyor"
Alaylı bir ifadeyle başını sağa sola salladı "Ağzına bu kelimeler hiç yakışmıyor Mavros" diyerek güldü. Sonra ekledi. "Ve biliyor musun çok sıkıldım. Her ne yapacaksan yap artık"
"Müthiş ikizim Mauro, çok sabırsız olduğunu sana daha önce söylemiş miydim?"
"Hah!" Büyük bir kahkaha patlattı. "Genelde Şeytan'ın en uyuz oğlu derler" Mavros da kahkahasına katılırken söylemeden edemedi. "Haklılar sonuçta"
Kadın bir anda hareketlenince onlar da hareketlendi. Arkasında oldukları çalı titreştiğinde Mauro "Görünüyor muyduk?" diye sordu endişeyle.
Mavros rahat ve kendinden emin bir tavır takındı yüzüne. "Elbette, neden yüzüm normal sanıyorsun?"
Derin bir nefes verdi ve Mauro da şeytan halinden insan formuna geçti. Cehennemden çıkmaları tehlikeli olduğu kadar görünmeleri de tehlikeliydi.
Görünüyorlardı fakat kız neden fark etmemişti onları? Halen Yaban mersinlerini yavaş yavaş topluyor ve sepetine atıyordu.
Mavros kardeşinin ne soracağını iyi biliyordu. "Farkında" dedi sadece.
Mauro'nun kafası iyice karışmaya başlamıştı. "O zaman neden-"
"Ortaya çık ve ne istediğini söyle"
Mavros çarpık bir gülümse ile çalının arkasından çıktığında Mauro gölgelerde saklanmaya devam etti.
Ellerini ceplerine koyarak yüzündeki sırıtışı sürdürdü. Kız ise onun aksine soğuk tavrıyla her an tetikte olduğunu gösteriyor, korkmadan karşısında duruyordu. Mavros'un en sevdiği şeyde onun bu halleriydi. Belkide sürekli onu görmek isteyişinin nedeni.. Bundan rahatsız oluyordu fakat ilgisini de çekiyordu.
"Konuşacak mısın yoksa bana gösterdiğin 32 dişini de kırmamı ister misin?"
"Geçen gün deneyip yapamadığında içinde kaldı değil mi?"
Gözlerini kıstı ve bir süre bu melez şeytanın ne haltlar çevirdiğini düşündü. "Yapabilsem güzel olurdu" dedi özellikle dişlerine bakarak.
Mavros en sonki karşılaşmalarında yaşananları hatırlayarak gülüşünü söndürdü. Kızın öfkesi bir şeytanınkinden daha fazlaydı.
"Sana söyledim doğanın döngüsü filan" Birkaç adım attı ve aynı boyda oldukları için rahatça gözlerine baktı. Oldukça yakın duruyorlardı. Gülümsedi. "Öldürmek istesen yapamazsın yani"
"Ne istiyorsun?" Gözlerini devirdi Mavros. İlla sadede mi gelecekti?
"Bir şey sormaya geldim, Edna" dedi sakince.
Edna kaşlarını kaldırdı. Böyle kısık tonlu konuşmalar hiç onluk değildi çünkü. Biraz şaşkınlık ve merakla hiçbir şey söylemeden soruyu bekledi.
"İçinde yaşayan, en büyük arzun nedir?"
Mauro Lucifer'dan duymaya alışkın olduğu sözleri ikizinden duyunca olayın merkezine biraz yaklaştı. Anlattıklarına inanmıyordu ve kendi gözleriyle görmek istiyordu. Sıradan bir kıza karşı güçlerinin işlememesi ne kadar mümkün olabilirdi?
İblisin parlayan kırmızı gözlerini izledi ve işe yaramadığını bilmesine rağmen onunla biraz oynamak istedi. Yüz ifadesini masumlaştırdı.
"Aslında..." Söylemek istemiyormuş gibi yaptı, ama onun için sorun değildi, yalan da söylemeyecekti. Bir dakikalığına da olsa gerçekçi olmak istedi. "Sanırım tekrar çocuk olmak isterdim, annemin beni bırakıp gitmediği zamana dönmek. "
Mavros cevabı beklemediğini belli edercesine şaşırdı. Yüzü farklı ifadelere büründü devamlı. Az önce hissettiği o duyguya ne diyorlardı?
Edna oyununa kandığını fark ederek güldü. İşaret parmağını göğsüne koydu ve ona bakmasını sağladı. Mavros daha da şaşırdı. Bir kadına, bir de eline bakıyordu. "Şimdi de cehennemdeki akrabalarının güçlerini mi üzerimde deniyorsun?"
Mavros bir şey demek için ağzını açtı fakat konuşamadı. Bu kadının onun üzerindeki etkisi nasıl oluyordu da bu kadar büyüktü?
Kulağa hoş gelen bir melodi gibi olan kahkahasını dinledi. Gülerken saatlerce onu izlemek gibi saçma bir düşünce düştü zihnine. Başını sallayarak kendini toparladı. Daha doğrusu, denedi. Bu seferde neşeyle saçlarını karıştırdı Edna. Onun. Saçlarına. Dokunmuş muydu?
Mavros'un yüzündeki ifadeye daha çok gülen kız arkaya doğru yürüdü. "Aptal" Arkasında neye uğradığına şaşıran iki kişiyi başbaşa bırakarak keyifle ormandan çıktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Nerita'nın Kalbi (Düzenleniyor)
AcakGün geçtikçe yıkıma sürüklenen gezegenlerin, günahkar ve çaresiz insanlarının hikayesine hoş geldiniz. "Her şey bir kırgınlıkla başladı. Afsız biten kırgınlığın sonu da yıkım olur. Nasıl bilmezsin? Her şey bir hataya bağlı... Pişmanlık vücudu sardı...