TALANOA TİYATROSU

X.a GHOSEH🎭

Selammm💕

Nasılsınız? Herkes iyidir umarım🤭

Artık şu oyuncu seçimlerinin sonucunu öğrenmeye ne dersiniz? Unutmayın ki iki kişinin de sonucu açıklanacak.. :)

Bu bölümün adını Farsçadan seçtim, farklı bir dilde olsun istedim. Umarım anlamını da doğru yazabilmişimdir😅 Araştırıyorum ama bazen kaynaklar anlaşılır olmuyor hdjdksjd Yani emin olmakta zorlanıyorum. Ghoseh de üzüntü demek ama farklı anlamlar da içeriyormuş, onları da yanına ekledim. (Bu sefer bölüm adında oyun yok arkadaşlar, göründüğü gibi hdmsjdn)

Bu arada yirminci bölümdeyizz, ne ara buraya geldik :)

Bölüm ithafı byzzeren_4588 'e 🧡😌✨️

Sizi bölüme alayımm, yorumlarınızı bekliyorum. Keyifli okumalaar💫

X. BÖLÜM

GHOSEH

Farsça: Üzüntü, sürekli ıstırap, boğazında bir yumru.

Kuşlardan çok kafese kapatılan bir şey varsa o da sevgidir. Sevgi çoğu zaman hapsedilir, ezilip büzdürülerek kafesin içinde durması sağlanır. Bu kafesin farklı demirlikleri, farklı büyüklükleri, farklı enginlikleri vardır. Benim göğsümdeki kafes mesafelerdi, hakkında bildiğim tek şey uzaklıkların ölçülemeyecek kadar çok oluşuydu. Oysa şimdi...

Boğazıma bir yumru yavaş yavaş çöktü, bir anda açılan kafesin yerini ellerim yokladı ve oraya, yüreğine bastırdı. Adımları salonu arşınlarken sanki çevreye yaydığı o mağrur gülümseyişle buraya çeşit çeşit renk, cıvıltı, neşe katıp canlandırdı. Benim gözümde buranın bir tören değil panayıra dönüşmesine izin verdi. Üzerinde giydiği griye yakın kahverengi bir tişört ve siyah pantolonla oldukça şık gözükmeyi başarmıştı, her zamanki gibi.

Salonun orta kısımlarına doğru süzüldü. Bir masanın başına vardıktan sonra elini masaya dayayıp çenesini avuçlayarak ortamı izlemeye başladı. Benim gibi burayı ilginç buluyor olmalıydı, o tertemiz bakışlarında ilgiden başka bir şey okunmuyordu. Bir ara klimanın olduğu tarafa bakınca salonda görünme riskini alıp başımı biraz daha uzattım. Beni görecek miydi? Bazen Nordville'de buluşacağımız sırada erken gelirsem bir yere saklanır, geldiğimi fark edip etmeyeceğini ölçmeye çalışırdım. O ise çoğu zaman, eğer oturduğumuz yer sıklıkla gittiğimiz papatya tepesi ise tepeye uzanır ve "Her neredeysen çık, geldiğini biliyorum." deyip bütün oyunumu bozardı.