"Anne.."diye ağlamaklı bir sesle mırıldandım kapıyı açan anneme.
Arın beni eve getirdiğinde uyanmıştım. Zorla onu okula gönderip apartmana kendim çıkmıştım.
Zorla durdurduğum göz yaşlarım annemi görünce tekrardan ortaya çıkmıştı.
"Kuzumm" diye içli bi sesle baktı annem bana.
"Noldu güzel kızım. Anlat annene kim üzdü benim kızımı." Açtığı kollarının arasına girdim.
"Sevmiyormuş anne. İddaymış hepsi. Oyanamış benimle" diye ağlamalarımın arasından mırıldandım.
"Gel bitanem gel." Diyip beni kendinden ayırdı. Kapıyı kapatıp elimden tutup beni salona ilerketti. Koltuğa kendisi oturup beni dizlerine yatırdı.
Gözyaşlarım sessizce ve yavaşça düşerken annem de saçlarımı okşuyordu.
"Karanlıktan gelicekler, önünde dikilicekler. Sarı sarı dişleri olacak, sivri pençeleri olacak. Yakalayacak sanıcaksın ama hep sen kazanıcaksın."
"Ben sana koşmayı öğreticem. İçinden gülmeyi öğreticem. Yalanlar söyleyecekler, Sözlerinden dönecekler. Buzdan kalpleri olucak. Acı sözleri olucak."
"Yaralayacak sanıcaksın ama hep sen kazanıcaksın. Üstlerine gitmeyi öğreteceğim. Düşünce kalkmayı öğreteceğim."
Saçlarımı okşarken mırıldandığı şarkı rahatlatıyordu.
"Sevgililer gelicekler. Kalbini delicekler. Ahu bakışları olucak. Tatlı dilleri olucak. Hep sevicek sanıcaksın ama bazen yanılacaksın. O orda durmayı göstericem. Bu da geçer yahuyu öğreticem."
Annem şarkıyı mırıldanmayı kesip beni kaldırdı.
Yüzümü elleri arasına aldı.
"Bak bitanem hayatında böyle şeyler olacak. İlk olduğu için böyle olman çok normal ama merak etme geçecek. Emin ol geçecek."
Konuşmaya halim olmadığı için başımı salladım.
"Uyu biraz olur mu güzelim?"
Yine başımı salladım.
Koltuktan kalkıp odama yöneldim.
"Merida"
Başımı anneme çevirdim.
"Seni seviyorum" gülümsedim.
"Bende anne, bende" o da gülümseyince odama ilerledim.
Odama girip direkt yatağıma attım kendimi. Ağlamaktan dolayı ağrıyan başımla, yorgun gözlerimle anında mayışıp uyudum.
-----
Ağrıyan gözlerimi yavaşça açtım. Başımda ağrıyordu. Yataktan ağır hareketlerle çıktım. Lavaboya gidip elimi yüzümü yıkadım. Saçlarımı tarayıp topuz yaptım.
Yüzüme biraz nemlendirici krem ve dudak nemlendiricisi sürdüm.
Yüzüme biraz can geldiğinde lavabodan çıktım. Odama girip rastgele bir şeyler giydim.
Odadan çıkıp salona girdiğimde gördüğüm yüzlerle durakladım.
Anlamamış bir şekilde bakarken annem konuşmayı bırakıp güler yüzle bana baktı.
"Günaydın kızım. Arkadaşların seni merak etmiş."
"Günaydın anne. Hoşgeldiniz çocuklar."
"Nasılsın merii"
"Sizi gördüm daha iyi oldum eray" dedim buruk bi tebessümle.
"E hadi hazırsın zaten. Biz seni almaya geldik." Diyen adaya anlamsızca baktım.
Bakışlarımı gören arın konuştu.
"Seni almak için geldik. Biraz dolaşırız dışarıda."
"Çocuklar zahmet etmişsiniz gelip ama gerçekten istemi-"
"Hayır! Geleceksin senin kendini eve tıkmanı uzaktan izlemeyeceğiz."
"Arkadaşların doğru diyor kızım. Dışarı çık biraz kafanı dağıt."
"Off tamam çıkalım o zaman"
"E kahvaltı?"
"Yok anna hiç birşey istemiyor canım."
"Merak etme ayla abla biz birşeyler alır yediririz cesura"
Sonda bana bakarak konuşan arınla yanaklarımı şişirip ofladım.
"E peki madem" dedi annem.
Çocuklar ayaklandı, ben zaten syakta olduğumdan direkt kapıya yöneldim. Kapıyı açıp converselerimi giydim.
Hepimiz ayakkabılarımızı giydiğimizde dışarı çıktık.
Sokakta öylece yürürken arın önünden geçtiğimiz fırına girip simit, poğaça gibi şeyler aldı. Hepimize poğaça ve simitleri verip şeftalili meyve sularını dağıttı.
Hiç iştahım olmasada yavaş yavaş elimdeki simiti kemirmeye başladım.
"Ee napıcaz şimdi."
"Gezelim sadece, öylesine yürüyelim. Yürümek rahatlatır" diyen adayı onayladık hepimiz.
Öylece elimizdekileri yiyip yürürken sahil kenarına gelmiştik.
Elimizdekilerde bitmişti.
Şarkı söyleyen bi grup genç görünce oraya doğru adımlarımı çevirdim.
"Nereye merii" diyen eraya yandan baktım.
"Şu grubun yanına, şarkı söylüyorlar gelin dinleyelim. Belki söyleriz de" son cümleyi mırıldandığım için duymamışlardı.
Beni takip edip arkamdan geldiler.
Gençlerden izin alıp yanlarına oturduk.
Söyledikleri şarkıları dinledik. Geçtikleri yeni şarkı da ben söylemeye başladım.
Koşarak kaçtığım hep
Kendimmişim meğerBelki durup dururken
Belki hiç beklemezkenBir sarılsan geçer
Yollarım dikenli taşlı ellerimde
Fotoğrafın yüzünde aynı gülümseme
Sormadım neden sonumuz geldi böyleÇok yazık
Kolların yuvan sarardı gökyüzünde
Yıldızım ağlarsan düşer ellerime
Korkmadım karanlığınla yüzleşmeye parladımŞarkıyı bitirirken kapalı gözlerimden bir damla yaş düştü.
Yanağımda bir el hissettiğimde gözlerimi açtım. Arın eliyle yüzümdeki yaşı siliyordu.
Bana tebessüm etti, bende ona buruk bir şekilde tebessüm ettim.Kendimi toparladıktan sonra gençlerin yanından kalktık. Yürümeye devam ettik. Birşeyler yiyip akşama doğru evlere dağıldık. Eve gelir gelmez kendimi yatağıma attım.
-----
Karakterler hakkında düşünceleriniz
Bölüm hakkında düşünceleriniz
Final bölüme yaklaştıkkk
Kendinize iyi bakınn.
Seviliyorsunuuz.
Takip etmeyi unutmayınn
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şekersiz | Yarı Texting
Teen FictionŞekersiz: senden sadece adam gibi benim yanımda olmanı istedim Şekersiz: ama sen onu bile yapamadın Şekersiz: gerçi konu adamlığa geldi Şekersiz: sen kalk istersen Şekersiz: malum sana ağır gelen şeyler bunlar 'Cringe, klişe sahneler vardır. Argo ke...