Ameliyat

36 5 0
                                    

Hayatım boyunca hep hasta olan birisi olmuşumdur her şekilde hasta olmayı becermişimdir bünyem galiba biraz kötüydü çocukken. Şahsen şuanda pek değişen bir durum yok. İşte bu yüzden ne zaman soğuk bir şey içsem yada yesem direkt bademciğim sişerdi o yüzden annem doğru düzgün dondurma yedirmezdi bana. Arada bir yerdim ve ne zaman yesem hastanelik olurdum. Bizimkiler bu durumdan baya yorulmuş gibiydiler hareketleri o yöndeydi. Evet yine bir gün dondurma yedim gizli gizli ama saklamam uzun sürmedi çünkü gecesinde acılar içinde kıvranmaya başladım. İlaç odur budur derken gözümü hastanede açtım ve artık çözüm olarak bademcik ameliyatı olmama karar verilmişti. İlk başlarda onun ne olduğunu anlamamıştım ta ki bir sabah zorla hastaneye yatırılana kadar.

Sabah annemin uyan demesiyle gözümü açtım ve açmamla beni kolumdan tutup giydirmesi bir olmuştu. Oysa ki baya acıkmıştım ama yemek yedirmediler bana gittiğimiz yerde yersin dediler bende buna inanmıştım çünkü bana denilen sana en sevdiğin hamburgeri alacağız denilmişti. Apar topar evden çıktıktan sonra hızlı adımlarla otobüs durağına doğru yürüdük ve otobüse bindik hala ben neler olduğunu algılayabilmiş değildim sorguluyordum ama olanlara anlam veremiyordum. Nerden bileyim bir hafta önceki doktor randevusunun aslında ameliyat kaydı olduğunu çocuk aklımla buna erememiştim. Yarım saat gibi bir süre bekledikten sonra otobüs gelmişti ama hala düşünüyordum olanları tek derdim aç olmam ve bir şeyler yemek istediğimdi. Otobüs ilerliyordu ve yolu izliyordum sanki o gün otobüste hep hasta olan insanlar vardı içime doğmuştu bir nebze yine hastaneye gideceğimiz ama reddediyordum düşüncelerimi kabul etmiyordum ve sonunda düşündüğüm gerçek oldu ve beklenen anons geldi “ Kartal Doktor Lütfi Kırdar Hastanesi Durağı” işte tamda bunu duyduğum gibi ağlamaya başladım ama ne fayda annem elimden tutup sürükleyerek beni odaya kadar götürdü ve dedi ki “sen burada bekle ben hemen sana şeker alıp geliyorum” bende buna inanmıştım ama bir yandan korkuyordum çünkü yan odamda bir çocuk ağlıyordu ama öyle böyle ağlıyordu bağıra çağıra korkutmuştu bu beni. Bir süre bekledikten sonra annem geldi. Elinde şeker yoktu ama bir tane küçük boyda hastane kıyafeti vardı şahsen o  yaşlarda o kıyafetin neye yaradığını bilmiyordum ama tam bir saat sonra öğreneceğimden habersiz o kıyafeti ağlaya ağlaya giydim ve yatağa uzandım. Annem odadan çıktı ve elinde bir tane meyveli yoğurtla geri geldi. Tek dediği doktorların sana hediyesiydi bu yoğurt. O yoğurdu ne hevesle yedim o kadar acıkmıştım ki bir dakikaya kalmadan paketin dibini gördüm ama doymamıştım daha fazlasını istedim ama vermediler. Bir süre sonra odaya bir hemşire girdi aslında tatlı bir insandı tabi o zamanlar ona nefretle bakmıştım sanki beni kaçıracak gibi düşünüyordum. Hemşire bana yaklaştı ve bana doğru eğilerek canın sıkıldı mı miniğim diye sordu ve bende masum ve korkak tavırlarla evet demiştim. Bir süre konuştuktan sonra hadi gel senle saklambaç oynayalım dedi ve beni bir yere götürdü; upuzun loş ışıklı bir koridordu ve bir sürü oda vardı içeriden sinyal sesleri gibi kesik kesik sesler geliyordu ve ortam o kadar değişik kokuyordu ki midem bulanmıştı ama o anın heyecanıyla bunları hiç kafaya takmamıştım. Hadi beni yakala diyerek beni bir odaya soktu amacım o kadar masumdu ki hala saf saf buraya neden girer ki diyordum. Nerden bileyim kendi kendime tuzağa düştüğümü olayı fark ettiğimde iş işten geçmişti beni yatağa yatırmışlardı. Bir süre sonra odaya beyaz önlüklü insanlar gelmeye başlamıştı zaten etraf yeterince korkunç değilmişçesine doktorun tavırları beni daha çok korkutmaya başlamıştı. Bana yaklaştı ve nazik tavırlarla sana bir şey göstereceğim dedi ardından ağzıma bir şey taktı. Oradan kesintisiz hava geliyordu ama bu havanın sanki tadı vardı  bir türlü çözememiştim. Tabi bir dakikaya kalmadan gözlerim ağırlaşmaya başladı ve bir anda dünya ile bağım koptu gitti en son hatırladığım şey herkesin başıma üşüşmesiydi. Neredeyse bir buçuk saat geçmişti ve kendime anca gelebilmiştim ama boğazımda değişik bir his vardı sanki orada bir şey kalmış ve yutkunmamı engelliyor bir türlü çözemedim hala olanları anlayamadığım için afallamıştım ve hala açtım. Bir süre sonra odaya annem geldi ve bana bir pipet birde meyveli yoğurt verdi galiba ağzımı pek açmamam lazımdı. Açlıktan yoğurdu yemeye başladım ama bir sorun vardı her bir lokma boğazımdan geçerken büyük bir acı hissediyordum ve yediğim şeyden soğuyordum. Normal hayatımda hep aç olan ben yemekten soğumuştum kafayı yemek üzereydim ama yemek yiyemiyordum boğazım açıyordu. Bir süre cebelleştikten sonra yorgunluktan uyuya kalmışım. Uyandığımda başımda hemşire kontrole gelmişti ve yine aynı nefretle ona baktım beni neden kandırdın dercesine bakıyordum, kızgındım ona içimde büyük bir öfke vardı ve geçmiyordu. Bir süre sonra odadan gitti ve rahatladım hatta yan odadan kendime bir arkadaş edindim adını hiç sormadım ama benden iki yaş büyük bir kızdı kendisi. Bana hastane günlerim boyunca eşlik etmişti hatta hastanemdeki son günümde onu bir daha göremeyeceğim için çok üzülmüştüm ve böylece hastane defterimde kapanmıştı yani sadece bir süreliğine.

Bir Çocuğun GözündenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin