ZİHİNSEL SELEKSİYON

HAYALLER EVRENSELDİR BÖLÜM 8

Yemeğe tek başına giden İlge kapıdaki görevliye adını söyledi, görevli İlge'ye masaya kadar eşlik etti. İlge masada oturan iki kişi olduğunu gördü. Oturmasını işaret eden kişinin daha cana yakın olduğunu düşünerek, göz temasını kesmeden kendini tanıtarak konuşmaya başladı.

''Merhaba ben İlge, çiple görüşmüştük.'' dedi

''Hoş geldiniz İlge Hanım, benim adım Sidelya, arkadaşımın adı da Akad, kendisi bundan sonraki süreçte menajeriniz olacak, tabi teklifimizi kabul ederseniz.''

İlge,''Memnun oldum, teklifinizi merak ettim.''

Akad,''Harika, konuyu uzatmadan iş bitirme sürecine geçebilmemiz, iyi bir başlangıç oldu.''

İlge,''Pardon, heyecanlıyım da o yüzden ne diyeceğimi bilemedim. Nasıl isterseniz.''

Akad,''Aslında sizin için uzun bir konuşma hazırlamıştık, konuyu hemen teklife getirmeniz bizim içinde iyi oldu. Sidelya Hanım anlatsın isterseniz o daha hâkim bu konulara.''

İlge,''Tabi ki mutluluk duyarım, merakla bekliyorum buyurun Sidelya Hanım.''

Konuşmaya başlayan Sidelya,

''İlgecim seninle açık ve net konuşmak istiyorum, senin Seçilenlerin seçtiği yeteneklerden birisi olduğunu biliyoruz. Seçilenler ile daha önce karşılaşmadığını da biliyoruz, biz bu yetenekleri keşfetmek ve yol göstermekle görevliyiz. Senin gibi yetenekler her zaman karşımıza çıkmıyor, özellikle yaşadığımız topraklarda nadiren ortaya çıkar o yüzden seni ekranda görünce hemen araştırmaya başladık. Şimdi sana sistemin nasıl var olduğunu ve neler yaptığını anlatacağım, buraya kadar anlaşılmayan bir şey var mı?''

İlge, Sidelya'nın konuşmasından sonra tedirgin oldu, Sidelya kim olduğunu, neyi amaçladığını biliyor olamazdı. Derin bir nefes alıp,

''Benim gibi yüzlerce yetenekli insan var, beni onlardan ayıran ne ki?''

Sidelya,''Seni diğerlerinden ayıran, Seçilenler. Sana kısaca işleyişi anlatmak istiyorum, lütfen dikkatlice dinle. İnsanları kandırmanın yolu, isteklerine ulaşabilecek bir yol sunmak ve o yolun sonunda başaramadıklarını anlayınca, başarmaları için bir araç vermek. Seçilenler ise algı kontrolünü çiplerle çok rahat bir şekilde sağladı, çipler insanları olduklarından daha iyi yapmıyor, çipler ile birlikte oldukları kişi olabiliyorlar, insanların farkında olamadıkları şey bu. Beyinlerini geliştirmek yerine kolaya kaçıp, çipin sunduğu özelliklerle yaşamak için her insan çipe ulaşmaya çabalıyor.

Bundan 100 yıl önce kadar Seçilenlerin sisteminde çip yoktu ama gökyüzü ve evren hep vardı. İnsanları nasıl yönetebiliriz? Sorusunun cevaplarını araştıran insanlarda hep vardı. Bu arayış yüzlerce yıldır devam etti, sonunda ise Seçilenler, çipleri dünyaya tanıttı. İnsanlar arayışlarının sonuna geldiğini düşünüp, daha zeki hissettiren çiplerin yani sistemin onları yönetmesine izin verdi. Geçen yıllardaki akımları hatırlarsan, mistik sanatlar ile bilimi birleştirip insanlara aklın ve mantığın kabul ettiği ruh bilimini, popüler kültürde akım haline getirdi. İnsanlarda haliyle merak etti ve üst insan olabilmenin yolunu ya da daha zeki olabilmenin yolunu popüler bilgileri kullanarak, Seçilenlerin çizdiği yolda aradılar. Sonucunda ne olacak sanıyordun? Seçilenler tabi ki bunu kazanca çevirecekti. Yıllardır insanlara olduğundan daha iyi olduklarını anlatmak için algı çalışması yapıyorlardı. İnsanlar, ''Bizde ne eksik? Neden olmuyor?'' Sorularını sormaya başlayınca, çipleri özelliklerle birlikte piyasaya sundular.

Şunu hiçbir zaman unutma İlge, insan algıları ile doğar, algılatılanlar ile ölür. Şanslı olup kendi algısını koruyanlar da var, onlar da bizleriz, bizler bu sistemin içerisinde algısı açık olanlarız ya da sistemin algısını açtığı insanlarız, seninde artık algıların açık ve bunu algısı açık her insan artık anlayabilecek. Sende artık bizdensin ve kendi algın ile hayatını devam ettirmek zorundasın çünkü senin algına da ihtiyacı olan bir sistem var. Senin bakış açın, senin düşüncelerin sayesinde yeni akımlara yön vereceğiz. Seçilenler seni seçtiyse bir bildikleri vardır, aramıza hoş geldin İlge.''