eight

55 5 0
                                    

Ne kadar zaman geçtiğini bilmiyordu Mei. Usanmıştı artık. Son üç oyuncu hala oynuyordu ve her biri korkudan tek kart atıyor ve kart atarken Mei'nin sayamayacağı kadar zaman geçiriyorlardı. Belki çoktan bir gün olmuştu, belki fazlası. Mei biraz daha burada kalırsa aklını yitireceğini düşündü. Kazananlardan bir kadın bağırdı. "Bitirin artık şu oyunu! Bu kadar beklemek hiçbirinize fayda sağlamıyor!" Mei iç çekti. Yediği krakerinden bir ısırık daha aldı.

Bu sırada sahil normal hayatına devam ediyordu. Karo beşlisi oyununa giden kişilerin öldüğü düşünülmüştü çoktan. Kuina üzgünce nefes verdi. "Gerçekten öldü mü?" Chishiya cevapsız bıraktı. Soğuk kanlılığını korumakta zorlanıyordu. Neredeyse iki gün olmuştu, bu kadar uzun süren bir oyun olabilir miydi? Chishiya Kuina'yı yalnız bıraktı ve odasına gitti. Kendi kendine düşünüp başını ağrıtmak için çok zamanı vardı.

Akşama doğru Chishiya çatıya çıkmış sakinleşmeye çalışıyordu. Kabul etmek istemiyordu ve şu an duyguları kontrolü ele geçirmek üzereydi. Nefesleri sıklamış, hatta kalbi bile sıkışıyor denebilirdi.

Dayanamadı aşağı indi, Kuina'yı buldu. Kuina endişeli bir şekilde ona baktı. "Hasta mısın? İyi görünmüyorsun." dedi. Chishiya olumsuzca kafa salladı. Sanki birazdan dili çözülecek Mei hakkında ne kadar endişelendiğini söyleyecekti.

Az sonra bir çömez geldi bağırarak. "Hey millet! İki gün önce oyuna giden üçüncü grup geldi." Kuina ayaklandı. Chishiya ise... Garip bir hisle dolmuştu. Bunun henüz ne olduğunu kendisi de bilmiyordu. Koşar adım gelenlerin yanına gittiler. Kuina Mei'yi görür görmez yanına koştu ve kollarını sardı. "Yaşıyorsun!" dedi heyecanla. Onun aksine Chishiya oldukça sinirli bir şekilde yanlarına geldi ve Mei'yi kolundan tutarak peşinden sürükledi. Bu durum çatıya gelene kadar sürdü. Mei anlam veremese de yol boyunca konuşmamayı tercih etmişti. Sonunda Chishiya kolunu bıraktı. "Peki, sorun ne?" dedi kız. Chishiya bir süre gözlerinin içine baktı. Evet, sahiden sorun neydi? Neden bu kadar sinirlenmişti? Bir dakika bu hissettiği şey sinir miydi ondan bile emin değildi.

"Öldün sandım." diyebildi.

"Yaşıyorum."

"Farkındayım."

Mei gülümsedi. Chishiya derin bir nefes aldı. "Bir daha yapma." dedi.

"Bu gün bir tuhafsın Shuntaro."

Chishiya duraksadı. "Evet." dedi. Kızın yanından neredeyse omuz atarak geçti ve gitti. Mei arkasından bakakalmıştı.

I'll Never ForgetHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin