douzième

66 1 19
                                    

—»————» bölüm başı «————«

"Rolünü gayet iyi bir şekilde yerine getirdin, akıllı oğlum." dedi ve Sawney'in kafasını okşadı Zeke. Ardından, ceketinin iç cebinde olan küçük bir kutuyu çıkardı ve içinde bulunan ödül mamasını köpeğine uzattı. Üzerinde biriken tüyleri toplamak ve Sawney'in tasmasını takmak için lavaboya gelmişti, içeride kendisinden başka kimse yoktu. Bu yüzden acele etmiyor ve ilk zaferinin tadını çıkarıyordu.


Kendi kendine aynadan gülümsedikten sonra, tüylerden kurtulmak için ceketini çıkardı. Bu sırada lavaboya ait kapı da açılmış, içeride başka bir ayakkabının sesi duyulmuştu.


"Selam, Zeke ve sevgili köpeği. Ya da, Hange'nin ilgisini çekmek için kullanılan yem mi demeliyim?"




Duyduğu ses ile kafasını kaldırdı ve aynadaki görüntüye baktı. Levi Ackerman, siyah mermer ile döşenmiş duvara yaslanmıştı ve alaylı bir gülümsemeyle kendisine bakıyordu. Oysa, birkaç dakika önce evlerine dönmek için Hange ile birlikte kutlamadan çıktıklarına şahit olmuştu.




Aklına gelen düşünceyle, Zeke de kendi kendisine gülümsedi.




Levi sırf onunla konuşmak için, Hange'yi arabada bırakmış ve geri dönmüş olmalıydı.




"Sana da merhaba, Ackerman." diyerek ayna üzerinden göz teması kurdu, ardından tekrar ceketine odaklandı. Eğer tüyler çıkmazsa, bunu sorun etmeyecek ve Sawney'i tekrar kucaklayıp eve dönecekti. Zaten kutlamaya gelmesinin tek nedeni Hange ile tanışmaktı, diğer insanlarla konuşup vakit harcamak istemiyordu.




"Eminim gece boyu karımı izlemekten daha önemli işlerin vardır, değil mi? Neden Hange ile böylesine ilgili olduğunu söylemek ister misin?"Levi kaşlarını çattı ve kafasını kaldırarak Zeke'ye baktı. Normalde, insanlar tarafından 'yakışıklı' ya da 'tatlı' olarak adlandırıldığını biliyordu, ama babasından ona geçen tehditkâr bir tarafa da sahipti.




"Onu da nereden çıkardın?"






Zeke'nin sesindeki alayı saklama gereği bile duymadığını fark edince sırtını duvardan ayırdı ve aynaya yaklaştı. "Gece boyu attığımız her adımı izliyordun. İlk başta bizimle konuşmak istediğini ve uygun bir zamanı beklediğini düşündüm, dolayısıyla umursamamaya çalıştım. Ama yanıldığımı fark etmem uzun sürmedi. Sen, bizimle ilgilenmiyordun, sadece Hange'yi izliyordun." dedi ve bakışlarını Sawney'e çevirdi. "Yaptığın o beceriksiz tanışmadan bahsetmek bile istemiyorum. Neden köpeğin Hange'yi görür görmez yanına geldi? Beni bu konuda aydınlatabileceğine eminim."






"Çünkü onu Hange'nin fotoğrafını kullanarak eğittim. Ne kadar zeki bir köpek, değil mi?" dedi ve tüylerin çıkmadığını fark ederek iç çekti. Takım elbisesini temizlemesi için birilerini bulmalıydı, yoksa son tasarımı olan kıyafet çöpe gitmek zorunda kalacaktı.




Aniden birinin yakasından tutmasıyla sendeledi ve ne olduğunu bile anlayamadan kendisini duvara yaslanmış hâlde buldu. Hareket  karşısında o kadar şaşırmıştı ki, Sawney bile ondan daha önce hareket etmiş ve havlamaya başlamıştı.




Levi ise kendisinden yalnızca birkaç santimetre uzun olan Zeke'nin gözlerine baktı. "Beni dinle," dedi sahip olduğu en soğuk sesi kullanarak. "Seni evimin ya da karımın yakınında görmek istemiyorum. Lanet olası bir stalker falansan, başka insanlarla uğraşmanı öneririm. Eğer bir daha bakışların Hange'nin üzerinde olursa Ackerman ailesinin ne kadar güçlü olduğunu sana öğretirim, anlıyor musun?"




déchirements ◍LevHan◍Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin