Geri Dönüş Yok { Kagehina }

YENİDEN BAŞLIYORUZ

(evlendikten sonrası)

"Evlenmemizin üzerinden 1 ay geçti artık bir kontrole gitsek mi? Belki cinsiyetini de öğreniriz."

"Haklısın aslında gitmemiz lazım. Düğün ve aileler falan derken aklımızdan çıktı."

"Yarın için bir randevu alıyım tatlım."

"Olurr. Ah bu gün ne yemek istersin?"

"Bu gün dışarda yemeyi düşünüyordum, ne dersin?"

"Hayır diceğimi düşünme lütfen."

Sonunda evlendik ve çok mutluyuz. Kageyama ve ben sonunda tamamen rahat ve kaygısızdık. Aslında tam kaygısızız  denilmez. Bebek ve benim sağlığım için gerçekten çok endişeleniyor ve bana hiç bir şey yaptırmıyordu. Yine de onun bu halleri çok tatlıydı. 

Kageyama'nın ailesiyle de aram baya iyiydi. İlk zamanlar benden nefret eden insanlar şimdi beni gerçekten seviyorlardı. Kageyama'da babasıyla birlikte şirketi yönetmeyi öğreniyordu. Babası ona"APTAL SAPTAL YARI ZAMANLI İŞLERDE ÇALIŞARAK MI KARINI VE ÇOCUĞUNU BÜYÜTÜCEKSİN! SORUMLULUK SAHİBİ OLMA VAKTİ BENİMLE ŞİRKETTE ÇALIŞICAKSIN!" dediğinden beri gece gündüz her şeyi öğrenmek için çok çabalıyor. Ben ise lise bittiğinden beri ne işe girdim nede üniversiteye gittim. Bu durum beni biraz rahatsız ediyordu.

İkimizde hazırlanma işlerini bitirince birlikte dışarı çıktık ve bir restorana gittik. Keyifle sohbet edip yemeğimizi yedik. Her günüm böyle keyifli geçiyordu. Yemekten sonra biraz yürüyüş yapıp eve geri döndük. İkimizde yorgun olduğumuzdan ve doktora gidiceğimizden dolayı erkenden yattık. Bebeğimizin sağlığını ve cinsiyetini merak ediyorum. Umarım sağlıklıdır. 

"Çoktan sabah oldu portalım hadi kalk."

"Ah hemen mi?"

"Evet duş alıp, kahvaltımızı yapalım ve doktora gidelim. Bu gün izinliyim yani doktordan sonra gezebiliriz."

Hızlıca kalkıp duş aldım. Kageyama benden önce kalkıp duş aldığı için, ben banyodayken oda kahvaltı hazırlıyordu. Her sabah onun elinden bir şeyler yemek çok hoş. 

"Benim tatlı kocam ne pişiriyorr~"

"Sosis, patates kızartması, yumurta ve yağlı ekmek var bu gün. Başka bir şey istersen yapabilirim."

"Ah hayır en sevdiğim kahvaltı bu."

Kahvaltımız biter bitmez hazırlanmaya başladık. İkimizde deli gibi heyecanlıydık. 

"Dün babamla konuştum ve bize bir araba yolladı. Rahatça bir yerlere gidip gelebilmemiz için. Bundan sonra bu bizim arabamız."

"Senin ehliyetin var mı?"

"Tabiki de var geçen sene almıştım ya."

"Ah doğru, unutmuşum."

"Hadi binelim hayatım."

Kısa bir sessizliğin ardından konuşmaya başlayan ilk o oldu.

"Sana bir şey sormak istiyorum."

"Sor tabi bitanem."

"Sen okulda hep başarılı bir öğrenciydin. Derslerin ve notların açısından diyorum. Voleybolda asla benim kadar iyi değildin."

"Tabi ne demezsin. Senden iyiydim bir kere."

"Tamam tamam öyle olsun. Karım ne derse o. Bende düşündüm ki bu sene daha yeni başlamışken dershane yada özel hoca ile çalışsan ve sınava girsen nasıl olur? Çünkü ne kadar çok üniversiteye gitmek istediğini biliyorum. Tabiki de yapmak zorunda değilsin ama eğer istersen ben senin yanındayım."

"Aslında geçelerde bunu bende düşündüm. Okulumu bitirmek istiyorum evet ama nasıl yapıcağımı bilmiyorum ve sana da yük olmak iste-"

"Ne yükünden bahsediyorsun ben senin eşinim. Bana asla yük olamazsın sen."

"Teşekkür ederim her zaman yanımda olduğun için. Çok şanslıyım."

"Bende çok şanslıyım. Hadi in bakalım geldik bile."

Hastane bir sürü insan kaynıyordu. Fakat en genç çift bizdik. 

"Hoşgeldiniz efendim. Ne için gelmiştiniz."

"Bizim randevumuz vardı. Bebek kontrolü için."

"Ah tabi. Hemen yandaki oda efendim. Geçmiş olsun."

Önümüzde sadece bir kişi vardı. Çok beklememiz gerekmicekti yani. İkimizde aşırı gergindik. Resesif bir omeganın, özellikle erkek resesif bir omeganın hamile kalması düşük bir ihtimalken bir kere kaldım. Ardından düşük yapan resesif erkek omegaların tekrar hamile kalma olsılığıda düşük olmasına rağmen tekrar hamileydim ve buda bizi geriyordu. Bebeğin sağlıklı olmasını diliyorduk.

"Lütfen şuraya uzanın ve pantalonunuzu çıkarıp tişörtünüzü yukarı çekin. Şimdi hastamıza bir bakalım. Hmm resesif omega, önceden bir hamilelik ve düşük gerçekleşmiş doğru mu?"

"Evet."

"Şuan hamile olduğunuzdan emin misiniz, çünkü ihtimaller çok düşük."

"Evet hastanede öğrendik."

"Peki bir bakalım. Karnınızın alt bölgesine bir losyon sürüp ultasonla bakıcam. Losyon biraz soğuk olabilir. Ah evet cidden hamilesiniz. Yaklaşık 4 aylıklar."

"Anlamadım. Aylıklar derken?"

"Eşiniz ikiz bebeklere hamile. Çok düşük olasılıkların hepsini barındırıyorsunuz. Alın bir olması zor şey daha bebeklerin biri kız biri erkek."

Kageyama'da ben de duyduklarımız karşısında şok içindeydik. İkizlerimiz olucaktı ve biri kız biri erkekti. Hayatımın en mutlu anlarından birini yaşıyordum.

Serimize geri başladık. Hayırlı, uğurlu, bol okumalı, bol yorumlu ve bol beğenili olsun inşallahhh.

Yazım hataları için özür dilerim ve beğenip yorum yapmayı unutmayın. İyi gecelerr.