Sahi ben kim miyim?
Ben, soğuk karlı kış gününde anne ve babasının istemediği, henüz beş yaşındayken kaderine terk edilen ucube çocuktum. Ateş kızılı saçlarım, cam mavisi gözlerim ve bembeyaz tenimle, bu özelliklere sahip ülkenin tek insanıydım. Bir falcının bu ucube çocuk, size kara talih getirecek sözüne inandığı için ailem beni sırf görünüşüm yüzünden terk etmişlerdi. Bana ailemin arkadaşları olan Umay anne ile Yiğit baba sahiplenmişti. Beni kendi öz evlatları bilip bağırlarına basmışlar, kendi oğullarından beni ayırmamışlardı.
Yavuz..
Kardeş olarak büyütülmüştük, beş yaşında beni evlerine getiren Umay anne ile Yiğit baba, bu senin abin demişlerdi. Aramızda beş yaş vardı ve Yavuz beni hep koruyup kollamıştı. Tek sorunum ona abi diyememekti, çünkü Yavuz kalbimde sakladığım en mahrem sırdı. Kendi içimde bastırdığım, büyümesine dahi izin vermediğim kendi kendime bile itiraf etmediğim ama hep tohum halinde bekleyen sırrımdı. Herkes özellikle Annem, babam ve Yavuz bize abi kardeş gözüyle bakarlarken, ben böyle yasak bir aşka düştüğüm için içten içe kendimi kahrediyordum. Bu sır benimle mezara gidecekti.
1.bölüm en kısa zamanda gelecektir. Beklemede kalın..
Yorum ve beğenilerinizi bekliyorum.
Kitaptaki yer ve mekanlar hayalidir. Gerçek hayatla alakası yoktur.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KALBİMDEKİ ZEHİR 'Kızıl Kelebek'
FantasiaAynı çatı altında büyütülen Afra ve Yavuz tüm engellere rağmen birbirlerine aşık olurlar. Afra hakkında doğuştan gelen bir kehanet vardır. O kiminle olursa olsun o aileye ölüm getirecektir. Afra kehanetten korksa da Yavuz bunu umursamaz. Birlikte ol...