Uçaktan indiğimizden beri 2 saat geçmişti. Saat 16.22 idi, herkes odalarına yerleşmişti. Kıyafetlerimiz özel olarak buradan ayarlatmıştım. Onlar da odalarımızdaydı ben ise otele giriş yaptığımızda eşyalarımı yerleştirmiş duş almış şuan ise kıyafet hazırlıyordum. Hava çok sıcak olduğundan rahat kıyafetler tercih etmek istemiştim.
İkinci sırada bulunan elbiseyi aldım ve giydim. Siyah midi yırtmaçlı askılı yazlık bir elbise tercih ettim. Aynadan kendime baktığımda karşımda güzel bir görüntü vardı. Balkondan fazla rüzgar geldiği için camı kapatmaya ilerledim ve balkonun bi hayli güzel olduğunu fark ettim.
Önümde renkli binalar vardı hepsinin camlarında çiçekler bulunuyordu. Biraz daha ilerde deniz vardı otelimizde de havuz bulunuyordu otel yazlık görüntüleri çok vardı. Tüm odaların dekorunda krem ve kahverengi kullanılmıştı. Odalar çiçek kokuyordu gerçekten güzel bir oteldi burayı umarım bugün patlatmamız gerekmez.
Balkonda papatyalar vardı çok canlı görünüyordu özenle ilgilendikleri aşikardı. Bir demet papatyalardan toplamaya başladım. Balkon camını kapatıp papatyaları masaya bıraktım. Makyaj yapmak istemiyordum sadece güneş kremi sürdüm ve saçımı yapmaya başladım. Maşa ile doğal dalgalandırdım ve at kuyruğu yaptım ardından önden iki tutam aldım ve serbest bıraktım. Masanın üzerinde bulunan papatyaları aldım ve bağlama noktasına tokayı gizleyerek yerleştirdim ve hoş bir görünüm oluşturdum.
Yemeğe daha vakit olduğu için kendimle ilgilenmek istiyordum makyaj çantamdan beyaz oje çıkardım ve onları sürdüm. Ardından gümüş küçük yılan çifti ve taşlı minik kelebek küpesini kulağıma taktım. Hafif bir parfüm sıktım. Koluma gümüş zarif bir saat taktıktan sonra saatimi kontrol edip ayakkabı seçimine yöneldim. Beyaz bantlı güzel görünümlü sandaletlerimi giydim. Ve odadan ayrıldım, yemek katına gitmek için merdiven tercih ettim. Yemeğin ardından zorlu bir görev bizi bekliyordu.
Yemek katına giriş yaptığımda içerinin tahminimden fazla kalabalık olduğunu gördüm. Bu kadar insanı buradan uzaklaştırmak çok zor olacaktı illaki itiraz edenler olacaktı onlara olayı açıklarken bir haber uçarsa plan iptal olabilirdi. Telefonumu müdürlerden birini aramak için kullanacaktım ki telefonumu unuttuğumu fark ettim.
Tekrar odaya çıkmak için geri döndüm oda katıma giriş yaptığımda bir kadının yavaş ve sarsık adımlarla ilerlediğini fark ettim. Yanından geçerken bana baktı ve onun Rüveyda olduğunu gördüm onu şuan alsam kameralar çalışıyordu ve yakalanırdık. Alamazdım planı aksatıp kafama göre davranamazdım ama şuan almazsam ya bir daha bulamazsam diye düşündüm. İyi karar vermem gerekiyordu ve bende sorumluluk sahibi olarak planıma sadık kaldım. Odama giriş yapıp telefonumu yatağımın üzerinden alıp tekrardan yemek katına ilerledim ve bu sefer asansör kullandım.
Kata giriş yaptığımda direk yemek aldım ve bir masa aradım bizimkilerin yanına oturmam şart değildi. Ama maalesef bu düşüncelerim yalan oldu. Burcu beni gördü ve neredeyse koşarak yanıma geldi ve bizimkilerin nerede olduğunu tarif etti.
Oraya doğru gitmek durumunda kalmıştım Burcu tam tatile gelmiş gibiydi kot kısa şortu beyaz crop ve ayağında siyah sandalet vardı. Sarı saçlarını düzleştirmiş ve parlaması için yağlar sürdüğünü tahmin ediyordum.
Bizimkilerin masasına geldiğimizde herkesin yemek yediğini ve kahkahalarla konuştuğunu fark ettim Araz bile gülüyordu hem de Bora'ya karşı. Bunlar mi normaldi yoksa ben mi fazla anormaldim. Onlar benim varlığımı bile fark etmezken sağ olsun Burcu benim varlığımı belirtti.
"Hanımlar, beyler kalkın bir patronumuza selam verin bizi böyle güzel bir yere getirdi ve akşam operasyon var tek ben mi heyecanlıyım. Hem Fulya bugün harika olmamış mı? " dedi Burcu kesintisiz konuşurken ona gülümseyerek bakıyordum özlediği belliydi ve heyecanlı oluşu da belliydi. Herkes bana güzel bakarken Sanem yemeğini didikliyordu. Bora ayağa kalkıp bana yerini vermeyi teklif etti.
"Buyurunuz güzel patronumuz bugün yakıyorsun dikkat et. Biliyorsun canım etrafımızda fazlasıyla bela var birde sana aşık olanlarla uğraşmayalım" Bora'nın yerini vermesiyle ben onun yerine oturdum o da Aybüke'nin yanına oturdu.
"Teşekkürler, ayrıca bakıyordum da tipim yok biliyor musun canım. Adam yok yani tip var karakter yok aynı bu masadakiler gibi. Ama merak etme gözüme biri çarparsa alırım onu. Tabi bugünden sonra akşam güzelce eğleneceğim yarın boşum. " dedim etrafıma bakıp özellikle Araz'a bakarak daha sonra etrafımdaki erkekleri süzerek söylediğim sözler ve ardından akşam eğlencemden anlaşılan rahatsız olmuştu.
"Sen akşam hiçbir şey yapmayacaksın. Ben senin sevgilin olarak geleceğim ve sende uslu uslu dinleyeceksin. " dedi Araz bu kadar rahat ve kesin konuşması tuhaftı. Eğer kendisini bu gece bu hayalleri kurarak geçeceğini düşünüyorsa sadece düşünce olarak kalabilirdi.
"Ateşim harika olmuşsun seni bu kadar tatlı görmek beni mutlu ediyor" dedi Beren bana her zaman elbise yakıştırırdı ama ben fazla sık giyemiyordum sonuçta ajandım. Ciddi ve rahat olmam gerekiyordu.
"Teşekkürler bebeğim artık herkes yemeğini yiyebilir mi daha fazla övgü dinlersem kendimi dünya güzeli ilan edeceğim. " dedim ekip gülümserken Sanem kızgın bakıyordu eğer benim gibi alkış toplamak istiyorsa benim onu bi güzel bozup düzeltmem lazımdı.
İlerleyen dakikalarda küçük sohbetler eşliğinde yemek yemeği sürdürdük. Zaman yaklaştığında herkese yapması gerekenleri tekrarladım ve hazırlanmaları için odalara gönderdim. Ben yolda müdürle konuştum ve birden fazla etkinlik düzenlenmesini istedim böylece herkes buradan uzakta olacaktı.
Ama bazı müşteriler teklifi reddetmişti niye bu kadar düşünüyorlar bu insanlar neden bu kadar kafalarına takıyorlardı. İnsanoğlu her zaman çok düşünmekten, kaygıdan ve stresten problemleri ortaya çıkıyordu. Hayat felsefemden biri her zaman anı yaşa olmuştur. Yaşa mutlu ol şuan var ama yarın bu yaşadığın olmayabilir. Aynı şuan da olduğu gibi fırsat ayaklarına gelmişti ve geri tepiyorlardı.
En azından otel görevlileri ilaçlama bahanesiyle odalarından çıkmazlarsa bir ceza talep edileceğini tembihlemişti. Zaten kamera sistemlerinde katlarda ve diğer bölümlerde çokça sivil ajan olacağından dolayı problem olacağını sanmıyordum.
Kıyafet aynasının önünde kendime bakıyordum saçlarımı açmış ve maşa yapmıştım makyajım kıyafetimle uyumlu olması açısından kırmızı tonları tercih etmiştim. Elbisem göz alıcıydı bu gece fazla dikkat çekeceğim aşikardı. Kırmızı simli mini boyda, sırt dekoltesi olan bir elbiseydi. Elbisenin arkasından ipleri bulunuyordu onları çapraz şekilde bağlamıştım. Ayakkabı olarak tek bant, taşlar ve simleri bulunan topukluydu.
Kolye üç tane takmıştım hepsi gümüştü birinde halka zincirdi biri küçük parlak taşları vardı diğeri ise melek kanadı bir tarafı beyaz bir tarafı siyahtı Aslı doğum günümde hediye etmişti.
Küpe olarak basit gümüş halka taktım. En sevdiğim ve çok sık kullandığım parfümlerimden birini sıkarak işim tamamlanmış oldum. Telefonumu aldım ve saatin çok yaklaştığını gördüm o sırada Araz mesaj attı.
"Kesinlikle toplantıya sevgilin olarak geliyorum" mesajın içeriği buydu kendisi böyle olacağına çok emindi sözleşmeyi hatırlatsam fena olmazdı sanki.
"Koluma bir sevgili çok yakışırdı ama onun sen olmayacağına eminim" yazıp gönderdim ve cevabı gecikmeden geldi.
"Bir gün sevgilin olmam için peşimden koşacaksın. " yazdığı mesaja güldüm kendisini prens sanıyordu galiba.
"Ben Fulya Ateş olarak sana yeminim olsun hiçbir erkeğin peşinden koşmayacağım. " kendimden bu konuda çok emindim asla dediğim her şey asla olarak kalırdı.
"Sevgilim toplantıya geç kalacağız seni almaya geliyorum. " gerçekten geleceğinden şüphem yoktu ama her işte böyle davranırsa ben ne yapardım.
"Ölümünü istiyorsan zevk aldığım teknikleri üzerinde denemekten çekinmem. " mesajım gitmedi büyük ihtimal gerçekten beni almaya geliyordu ve bende tekrardan bunun olmayacağını açıklayacaktım.
"İstersen zevk aldığın konuları gece uzun uzun konuşuruz sevgilim. " mesajı okumamla kapı çaldı Araz'ın geldiğini tahmin ediyordum ve bu işte bu şekilde davranırsa onu odaya kilitleyecektim. Silahımı, telefonumu ve çantamı alarak kapıya çıktım.
"Eğer böyle devam edersen seni odaya kilitlerim ve buradan gidene kadar açmam Araz. " çıktığım gibi dediğim sözlerle, burun burunaydık neredeyse ve tehdidime karşı gayet insancıl duruyordu.
"İstersen beraber odada kilitli kalalım sağ kalan kim olur sence sevgilim. " dedi beni ciddiye bile almıyordu. Yaptığı açıklama sonunda bacak arasına tekme attım ve anında iki büklüm olmuştu.
"Sözleşmeyi iyi okumadıysan bir daha okumanı tavsiye ediyorum maddeleri ihlal edersen ortaklık biter ki şuan yaptığın tam olarak bu. Eğer bana karşı zıt davranışlar da bulunmaya devam edersen ortaklığı anında bitiririm. Şimdi yürü sevgili asistanım asla sevgilim olmayacaksın Araz " yaptığım açıklama sonunda beraber yan yana yürümeye başladık.
"Sen hiç asla, asla deme diye bir söz duymadın mı kızım? " dedi ve şokla ona baktım, kızım mı bu iyice beni sevgilisi sandı, ayrıca ne kadar saçma bir söz o öyle.
"Hayat boyunca bu kadar anlamsız sözlere kulak asmadım ayrıca bana bir daha asla kızım deme iyice aştın kendini karşında askerlik arkadaşın yok. " dedim karşısında durup kurduğum cümleleri dikkatlice dinliyor gibi yapıyordu ama gözü elbisemde ve makyajımda dolaşıyordu.
" Bu ne kadar iğrenç bir elbise kim tasarlıyor böyle şeyleri hem sen niye alıyorsun bunları hiç yakışmamış." konuştu moda ikonu kendisi galiba moda tasarım okuduğu için çok bilgiliydi bu konularda. Hayatında bu kadar güzel bir kadın ve muhteşem bir elbise görmediği için hoşnutsuzdu.
"Hiçbir erkeğin özellikle senin düşüncelerini umursamıyorum. Bu elbise İtalya'dan özel tasarım, fiyatı bir araba ediyor ve bana da çok yakıştı sen kıskandığın için rol yapıyorsun." dedim karşı karşıya otel koridoru ortasında benim elbisemi konuşuyorduk.
"Lan sen manyak mısın kadın bu bez parçası 1 metre bile değil araba fiyatı nasıl olabilir. Sen niye alıyorsun bunu hem sen bunla üşürsün hava soğuk git uzun bir şeyler giy canım ortağım. " bu adam kafayı yemiş tek mantıklı cevap bu olarak geliyordu.
"Yemezler canım ben gayet iyiyim ve güzelim. Sende artık kıskançlığını kes, yoruyorsun. " gözlerini büyüterek kendisini gösterdi ve alaycı bir gülüş attı bende kollarımı birleştirdim mükemmel açıklamasını merak ediyordum.
"Ben seni neden kıskanayım, kıskanmıyorum seni düşünende suç götün donsun, o zaman görüşürüz sevgili patronum haydi gidelim bekliyorlar. " dedi gülümseyerek yoluma devam ettim. Toplantı için yemek katında olacaktık ama bir şey yemeği planlamıyorduk. Etrafa baktığımda hepsi bizim ajanlardı. Misafirler ikna olmuştu anlaşılan hem ajanların dolanması sayesinde hem güvenlik sağlanıyordu hemde müşteri azlığı göze çarpmıyordu.
Bölümle ilgili sıkıntılardan dolayı kısa bir bölüm oldu malesef bölüm çok fazla içime sinmedi diğer bölümlerde telafisi olacak. Bölümü beğenmeyi ve yorum atmayı unutmayın. Öpüldünüz bebikolar♡
İnstagram @rabiardmofficial
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖLGE AVCILARI
Teen FictionKötülerin dünyasında savaşmak ne kadar mümkün sizce? Bir grup ajanın geçmişte yaşadıkları zorluklara rağmen bir arada olarak mücadele etmesini konu alan bir hikayedir. Sırlar ve gizli kalanlar günümüzde nasıl zorluklarla başımıza gelecek Herkes...
