4.BÖLÜM

237 24 95
                                    

Tüm ekip arkamda karşımızdaki güzelliğe bakıyorduk o ise bana dudak büzerek bakıyordu.

"Tamam güvenliğin için düzgün adamlar yollayacağım sana" dedim bana hızla sarılıp öptü. Ben kendisinden biraz uzaklaşıp onu inceledim.

"Sağ ol bebeğim hadi çık bakalım da diğerlerini de göreyim " deyip içeri girdiği an Bora merdivenlerden hızla inerek kızı duvara yapıştırıp suratına baskı uyguladı.

"Sen kimsin!" diye bağırdı Bora, aralarına girip Burcu'yu kolundan tutup geriye doğru çektim.

"Ne yaptığını sanıyorsun Bora" dediğimde karşımda sinirli bir halde duruyordu merdivenlerden koşarak indiği için hızlı soluklar alıp veriyordu.

"Sizi korumaya çalışıyorum, ekibimizden birine daha bir şey olmaması için çabalıyorum anlıyor musun Fulya" sinirle bağırıyordu haklıydı aslında diğerlerine baktığımda da anlamsız bakışlarını görebiliyordum daha fazla tedirgin olmamaları için anlatmaya karar verdim.

Burcu'ya döndüğümde az önce Bora'nın bozduğu saçlarını ve kıyafetlerini düzeltiyordu her zaman bakımlı ve özenli olmayı severdi.

"Herkes otursun bir yere Burcu yanıma otur" diyerek tekli koltuklara oturduk diğerleride yerlerine oturduklarında anlatmaya başladım Beren ve Emir gibi eskiler tanırdı Burcu'yu.

"Burcu, eski ekip üyem eski olanlar zaten biliyor bilmeyenler çok şey kaybetmediniz" dedim Burcu bana ters ters bakıyordu.

"Ben neden tanımıyorum" dedi Bora karşımda oturmuş bacaklarını beyaz pufa koymuştu.

"Senden kısa bir süre önce gitti" dedim ayaklarını puftan çekip normal oturdu. Sorgulayan bakışlarını herkeste gezdiriyordu.

"Neden gittin? "dedi Burcu'ya dönerek soruyu ona yöneltmişti. Burcu hala saçlarıyla oynuyordu Bora ona anlamsız bakışlar atıyordu.

"Yeni bir hayat kurmak istedim her şeyden uzakta, kimsenin olmadığı" şimdi ise bu fikrinden vazgeçmiş olacak ki buraya kadar gelmişti. Bizden uzaklaşmak istediği için gitmesi ardından tekrardan geri gelmesi çok hoş karşılayabileceğim bir durum değildi.

"Neden geri döndün peki" dedi Aybüke o da anlamaya çalışıyordu herkes gibi Burcu'nun karşısındaki tekli koltuğa oturmuştu.

"Yapamadım çünkü ben buraya aitim çoğunuzdan önce ben vardım ve şimdi tekrar buradayım bu kadar, sorgunuz bitti mi? "dedi Burcu tüm mimikleri ile bulunduğu yere hep ayak uydurur ve lideri olurdu ama burada tek bir lider vardı. Buraya gelip kendisinin eline ipleri alabileceğini düşünüyordu ama o ipler çoktan kül olmuş şekilde benim enkazımın ardında saklanıyordu.

"Evet Burcu'yu tanıdık yeter bu kadar şimdi sana gelelim Burcu burada yaşamayacaksın, çevremde olmayacaksın bu yüzden âhkam kesmeyi bırak ve benimle gel" dedim suratı renkten renge girmişti, imajının sarsıldığını düşünüyordu muhtemelen.

Ayağa kalkıp beyaz merdivenleri yol aldım arkamdan herkes şaşkınca bakıyordu onlara gerçeği anlatmak istememiştim çünkü Burcu'yu hayatıma sokmamıştım. Arkamdan Burcu geliyordu üst kata çıktığımızda Emir'in odasına girdim. Burcu girip kapıyı kapattı, konuşmalarımız duyulsun istemiyordu.

"Neden yine geldin, sana bu kapıdan çıkarken söylemiştim Burcu Ulaş ona gidersen bu kapı sana bir daha açılmaz" dedim eski günleri hatırlayıp tekrardan kalbimde bir ağrı hissettim.

"Ama şuan buradayım geçmişi bırak Fulya eski günlerimizi özlemedin mi, beni özlemedin mi? " eski günler her zaman güzeldi hayatımın dönüm noktası olmasına rağmen eskiyi unutmam, unutturmazdım. Bu yüzden affedemiyorum karşımdaki kadına baktığımda o küçük kız çocuğunu hala görüyordum ve yanında o kız çocuğunun elini tutan bir kız daha ve o da bendim ama şuan el ele değil karşı karşıyaydık bunun sebebi Burcu'ydu. İhaneti asla affedemezdim ve Burcu bana ihanet etmişti planlayarak yüzüme karşı yapmıştı bunu.

GÖLGE AVCILARIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin