''Birkaç araba dediğin bunlar mıydı? '' diye Ateşin arkasına saklanarak yürürken o her zamanki gibi kendinden emin yürüyüşüyle ilerliyordu bizimkilere doğru.
''Evet ''
''Seni bi doktora götürmemiz lazım Ateş burada yirmi üç tane araba var '' Bir elim kolunu sıkı sıkıya tutarken etraftaki adamların tek ilgilendikleri şey artık arabaları değil bizdik de. Üzerimde hala Ateşin tişörtü ve eşofman vardı. Saçlarımı toplamamıştım her ne kadar Ateş topla dese de.
''Sayılarla aram iyi değil ''
''Sayılarla değil az kavramı yok sende '' dediğimde durup bana döndü. Hafifçe üzerime eğilip
''Eğer az ne bilmiyor olsaydım az önce yaptığım şeyin devamı gelirdi '' deyip yüzüme üflediğinde gözlerimi anlık yumup açtım
''Terbiyesiz '' deyip omzundan itip
''Dönsene önüne çok kalabalık burası ''
''Rahatsız mı oldun? ''Diye sorduğu sıra kolundan tuttum iki elimle anca kavrayabiliyordum. Elimin altındaki sert doku iyice gerilerken tırnaklarımı batırmayı kestim belli ki canı acımıştı.
''Ya Ateş yürüsene '' mızmızlanmama sadece başını sallayıp bıyık altından gülerek geçiştirdi. Onun hakkında emin olduğum şeylerden biri de baş başa olduğumuz zaman gülüyordu böyle ortamlarda hiç açık açık güldüğünü görmedim alayla elbette çokça kez gülüyordu ama gerçek anlamda değil. Ağır abiydi biraz. Kendi kendime gülerken sonunda bizimkilerin yanına ulaşmıştık. Can gülümseyerek elindeki yağı bezle silmeye çalışırken
''Hoşgeldin fakir hanemize '' inanmıyor gibi ona baktığımda
''Hoşbuldum ''
''Haberimiz yoktu geleceğinden, bizde Afranın arabasıyla ilgileniyorduk '' Ateşe bakarak konuşsa da
''Niye ''
''Küçük birkaç dokunuş yaptık '' diyen Aytaç sırıtarak
''Eminim bayılacaksın ''
''Ona ne şüphe '' deyip yerde yatan Ege ve Barışa baktığımda beni farkedip
''Anaaa kimler gelmiş mekanın sahibesi gelmiş '' diyen Ege yattığı yerden kalkıp yanıma geldi. Kolunu omzuma attığı sıra Ateş
''Geliyorum '' deyip yanımızdan ayrıldı.
''Gel bak '' temasından rahatsız olmadığıma sevinip gösterdiği yere yürümeye başladığımda Barış da diğer yanıma geçip
''En çok benim emeğim var '' kafasına atılan şeyle acıyla inleyip
''Yani ikinci sırada da olabilirim '' dediğinde haline gülüp arabama baktım. Ön tarafı tamamen değişmiş arabanın camlarına film çekilmişti. Açık kapıdan içeri baktığımda torpido kısımlarına yerleştirilen şeylerle gözlerim irileşirken bagaj kısmına geçtim. Aynı şeylerden vardı ve
''Bunlar ne böyle ''
''Savunma maksatlı '' diyen Ateşe
''Çeteye mi katıldım yoksa '' yalandan korkar gibi yaptığımda
''Emin ol rapunzel çete diyerek hakaret etmiş olursun '' tanımadığım birinin sesiyle gerilirken olduğum yerde bir kaç adım çekildim.
''Ne işin var senin burada? '' Aytaçın sorduğu soruya karşıdaki adam gözlerini benden ayırmadan cevap verdi.
''Bizzat tanışmak istedim '' Dediği sıra Aytaç, Can, Ege ve Barış önümde dikilip adamın bakış açısından kurtarmışlardı beni
''Uzaklaş buradan ''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BEYAZ TOPRAK
Teen FictionKusursuz bir şekilde yakacağım alevi söndürmeye benim dahi gücüm yetmeyecekken 'niye bunu yapacaktım? bedenimdeki şeytanın benden korkmaması için hiçbir sebep yoktu öyle değilmi ;) *** ''Ben fare değilim '' elime ne geçiyorsa duvara fırlatıyordum '...