tanrısal bakış açısı
Soluk bir gün. Hava kapalıdan ziyade kara. Yağmur bulutları gökte lakin amaçsızlar. Birbirlerine çarpıp şimşek sunamayacak kadar tembeller bir o kadar. Sonsuz bir sessizlik var evde. Minho bomboş sanılacak gözlerle duvara bakarken içinde binlerce sur yıkıyor, Jisung ise sessizce pencereden dışarıyı izliyor. Minho transtayken Jisung sessizce ayaklanıp Minho'ya doğru adımlıyor, dalgaların arasında kaybolacak bir taş olduğunu bilmeden. Kısık bir sesle Minho'ya hitap edip yanına oturuyor. Minho ona döndüğü vakit yeniden boğulacak gibi hissetse bile dudaklarını aralayıp 'Çok karmaşık bir adamsın.' diyor. Dudakları yukarı kıvrılan Minho 'Öyleyim Jis, fazlasıyla karmaşığım.' diyor. Jisung başıyla Minho'yu onaylayıp dudaklarını birbirine bastırarak özgüvensiz ve kısık bir tonda 'Şeytanla aran iyi sanırsam..' diyor. Minho kafasıyla onaylayarak, 'Ben şeytanın ta kendisiyim ve evet, aram oldukça iyi.' dediğinde ayağa kalkıp önünde duran masa gibi yerin çekmecesini açıp büyük sayılamayacak bir kutu çıkarıp perdeleri kapatıyor. Yeniden yerine oturup kutuyu açıyor ve iki beyaz, iki siyah ve bir kırmızı mum olmak üzere toplamda beş mum çıkarıp kenara koyuyor. Bir kutu tütsü ve değişik ufak bir kutu daha. Kutunun içinden beyaz bir örtü ile içinde siyah bir tozun olduğu bir kavanoz çıkarıp masaya koyuyor. Örtüyü serip ardından siyah tozla üstüne örtüye uygun bir boyutta pentakl çizdikten sonra her köşeye birer mum dikip kenara tütsüyü koydu ve küçük kutuyu açıp içinden çıkardığı kibrit ile mumları baş köşeden başlayarak yaktı. En sonunda ise tütsüyü yaktıktan sonra yeniden kutuya yönelip orta boyutlu bir Baphomet heykeli çıkardı. Yüzünde bir gülümseme beliren Minho ile sorgular gözlerle ona bakan bir Jisung kaldı. Minho, Jisung'a dönerek 'Sadece kenarda otur ve izle, çıtın bile çıkmasın.' dedi ve önüne dönüp sıralamayı kontrol etti. Eski dua kitabını çıkarıp derin bir sesle "In nomine Magni Dei Nostri Satanus" dedi. Jisung biraz daha köşesine çekilip Minho'nun kokusunun sinmiş olduğu yastığı kucağına alarak sarıldı ve onu izlemeye devam etti. Oldukça gergin olsa bile Minho'nun ona zarar vermeyeceğine nedensizce içten içe emindi. Ona göre Minho kimseye zarar vermezdi. Minho sözlerinden sonra derin bir nefes alarak gözlerini yumdu ve şeytanı iliklerine dek hissetmeye çalıştı. Şeytan iliklerine işlediği vakit ayağa kalktı ve orta ve ritimik bir tonda "Baphomet","Satanus","Lucifer", "Leviathan", "Ehriman" diyerek aklına o an gelen şeytanın isimlerini saydı. Bu ritmik ses tonu Jisung'un o kadar çok hoşuna gitmişti ki uzun bir süre aklından çıkmayacakmış gibi hissetti. Minho yeniden gözlerini kapatıp isteklerini ve dualarını dile getirdi. Bunu kısık bir ses ve Latince ile yaptı. Jisung, Minho'nun ne dediğini anlamıyor olsa bile ilgisinden bir şey kaybetmiyordu. Duasını bitirdikten sonra yeniden gözlerini kapatıp şeytanı andı Minho. Bedeni zevk ve şefkatle titrerken aklında olan tek şey şeytandı. Bir süre daha dua eden Minho en sonunda "Ave Satanus Amen" diyerek duasını ve anmasını bitirdi. Ellerini Baphomet heykeline uzatıp nazikçe elleri arasında alarak iç çekti ve kutuya koydu. Mumları söndürüp tütsüyü kenara aldı ve siyah tozu kutudan çıkardığı başka bir kavonoza koyup örtüyü topladı. Hepsini kutuya koyup kutuyu yerine koydu ve gülümseyerek Jisung'a yaklaştı. Nazikçe saçlarını ve yanaklarını okşayıp üstüne doğru eğilerek dudaklarına kısa ancak tutkulu bir öpücük bıraktı. Jisung parıldayan gözlerle ona bakarken ruhu ilk defa boğulmuyordu. Minho, Jisung'un yanına oturup Jisung'u kucağına aldı. Kasıklarının üzerine oturttu ve saçlarını sevmeye başladı. Jisung çekingen bir tonda "Az önce yaptığın tam olarak neydi?" dedi ve Minho gülümseyerek "Şeytanı andım meleğim. Şeytanı hissettim, ona dua ettim, dileklerimi diledim ve kendimi güvende hissettim. Şu an en önemli kısmını yapıyorum." dedi. Jisung sorgulayan gözlerle ona bakarken dudaklarını büzerek "Tam olarak nasıl 'en önemli kısım' derken neyi kastediyorsun?" dedi. Minho kafasını Jisung'un boynuna gömüp dudaklarını tenine değdirerek "Zevk alıyorum Jisung. Her anlamda zevk alıyorum. Şeytan için zevk önemli ve sen benim en büyük zevk kaynağımsın. Seninle yaptığım her şeyi seviyorum." dedi. Jisung utanarak Minho'ya sırnaştı. Minho kafasını kaldırıp bir süre Jisung'un gözlerine baktı ardından dudaklarına kayan irislerine engel olamadı. Yavaşça yaklaşıp öperken Jisung o an kendi bildiklerini anladı. Bu adam onun her şeyiydi. Ona ne yapacak olursa olsun, ne derse desin, kim olursa olsun sevecekti. Onun için her şeyi yapabilirdi. Eğer zevk Minho için önemliyse ona en büyük zevki verecekti. Öpüşme derinleştikçe Jisung, Minho'ya sürtünmeye başladı. Minho ellerini Jisung'un beline indirip nazikçe vücudunu okşarken kibarca tenini sevdi. Bir süre sonra Jisung'un dudaklarından ufak mırıltılar dökülmeye başladı.
Bir süre zevkin esiri oldu ikili. Minho zevke ve Jisung'a, Jisung ise Minho'ya doydu. Geçici bir tokluktu bu. Bedenleri sağ olduğu sürece birbirlerine olan açlıkları kalıplara uymayacaktı. Saatler dakikalardı, kasıklar kalçaları, sesler duvarları, gözler bedenleri dövdü saatlerce. Hepsi bittiği vakit Minho, Jisung'u nazikçe kolları arasına alarak saçlarına ufak öpücükler bıraktı. Kokusunu içine çekerken kısık bir tonda "Seni seviyorum." diyebildi. Jisung yanaklarının kızardığını hissedince Minho'ya daha çok sokuldu ve "Ben de seni seviyorum." diyebildi. Sadece şimdilik birbirlerini sevebilirlerdi...
---------------
Selamlar, öncelikle bu bölümde yazdığım anma belirli bir geçerlilik içermez. Ana hatları ile gerçeğe uygun bir ritüel ancak belirli kısımları özellikle doğru vermedim. Öğrenmek isteyen kendisi araştırmalı. Sanırım bu fic için yazdığım en uzun bölüm. Geç bölüm atma sebebim içime daha çok sinen bölümler yazmak istemem. Bu kısım ufak bir mola olsun ve fic hakkındaki görüşlerinizi alayım. 2,4k okumayı geçmiş, ilginiz için çok teşekkür ederim. Umarım zaman geçtikçe daha çok okunur. Diğer ficlerime bakarsanız sevirim, umarım onlar da hoşunuza gider. Yorumlarınız ve oylarınız benim için oldukça önemli. Bazen shame ile ilgili dm alıyorum, onlar için de ayrı olarak teşekkür ederim. Keyifli okumalar dilerim!
