özel bölüm

233 26 22
                                    

Bir hafta sonra

Evin banyosundaki küvetten bir takım kıkırdamalar duyuluyordu. Bu ses Jeonghan'ın eline aldığı sabunu Seungcheol'ün göğüs kıllarında köpürtürken Seungcheol'ün gıdıklanarak gülmesiydi.

Küvette oturur vaziyette bacakları birbirine değen ikili gülüşürlerken dış kapıdan sesler gelmeye başladı. Seungcheol bu güzel anın bozulmasıyla sinirlenip ayağa kalktı.

Jeonghan "Nereye pehlivanım?" diye sordu.

"Biri kapıyı alacaklı gibi çalıyor, bakayım bi."

Seungcheol küvetten çıkmadan evvel üzerindeki köpüklerden arınmak için üzerine su dökünüp havlusunu beline sararken "Bir rahat bırakmadınız amk." diyordu.

Geçen bir hafta içinde hayrettir ki kimse tarafından rahatsız edilmemişlerdi şu ana kadar. Seungcheol sinirli sinirli üzerindeki havluyu umursamadan kapıya gidip açtı. Karşısında Woozi duruyordu, boyca kısa olan Woozi'yi ilk başta görememişti ve çatık kaşlarıyla yukarıdan bakarken karşılaştığı yüzle bakışlarını yumuşattı.

"Woozi. Hayırdır?"

Woozi aniden "Bana nasıl söylemezsin hyung?!" dedi. Seungcheol şaşkınca "N'oldu, bir soru mu vardı?" deyince Woozi de "Evet, hem de büyük bir sorun." dedi arkasında beliren Hoshi ile.

Seungcheol Woozi'nin arkasında dikelen Hoshi'yi görünce yüzünü buruşturdu. Az önceki güzel anı bozdukları için birazcık sinirliydi. Eğer bir sorun çıkarsa hepten çıldırabilirdi ama merakı nedeniyle ikiliyi içeriye aldı.

İkiliye çay ikram etmek için içeriye doğru seslenmek üzereyken duraksadı, evde Wonwoo'nun olmayışı aklına dank edince kendine şaşırdı. Sanırım onu özlüyorum diye düşündü.

Tam sedire, ikilinin karşısına, oturmak üzereydi ki havluyla kaldığını hatırlayıp, "Duştaydım kusura bakmayın, böyle karşıladım sizi. Durun, ben üstümü giyinip geleyim." dedi ve hızlıca banyoya gidip Jeonghan'a gelenlerin haberini verip giyinmesini söyledi.

Jeonghan sessizce bir küfür savurup kalktı ve üzerini giyinmek için odaya giderken söylenmeye başladı. "Bıktım senin mafyalarından ha." diye söylenerek geçerken büyük salondaki ikilinin bakışlarını görür görmez far görmüş tavşan gibi durdu ve aniden ortadan kayboldu.

Ardından ikilinin yanında giyinik halde tekrardan Seungcheol gelmişti. Woozi ve Hoshi pis sırıtışıyla onu izliyorlardı. Seungcheol karşılarına oturup "Sorun nedir?" diye sordu.

"Duşta yalnız olmayışın hyung."

Seungcheol duyduğu şey ile soğuk terler atmaya başlarken Woozi konuşmasına devam etti, "Evlenmişsin!" dedi.

Jeonghan içerideden gelen sesleri duyunca yanakları birdenbire kızarmıştı. Nasıl bu kadar çabuk öğrendiklerine şaşırıyor ve büyük adamların bilmesi onu heyecanlandırıyordu.

Seungcheol hata yapmış bir çocuk gibi alt dudağını dişledi. Mafyaların bunu bilmesi önemli değildi elbet ama Woozi yine bildiğiniz gibi, manyaktı işte.

Seungcheol "Aramızda ufak bir söz verdik sadece." dedi.

"Söyleseydin size hediye verirdim hyung! Neyse neyse. Zaten bunun için geldim. Hamamın kırık mermer masrafları benden."

Seungcheol son cümleyi duyunca kıpkırmızı kesildi, o sırada Jeonghan da giyinerek gelmiş, kapının dışında bekliyordu, o da duyduğu ile şaşırdıktan sonra kendini tutamayıp gülmüştü. Gülüşü ile kendisini ele veren Jeonghan pot kırmamak için kendisini sohbetin arasına atıverdi.

Hamam // JEONGCHEOLHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin